DÜŞMAN OKULLAR / Dilarakeskin2

3.7K 259 140
                                    

Evet geldik wattpadin medarı iftiharı , wattpadin en fanatik okuyucu kitlesine sahip bir kaç kitaptan biri olan kurgumuza.

Ben  kurguyu yazarı daha  final yapacağı sırada okuyup eleştirmiştim.O zaman ki okunma sayısı 8,5M idi. Ben tabii o dönem wattpadde henüz yeniydim ve bu kurgunun fanlarının ne menem bişi olduğunu bilmiyordum.Kaynımdan eltimden yemediğim lafı hakareti bunlardan yedim.Üç kez bonibon yemek kaydıyla intihara teşebbüs ettim.Evime kesik horoz başı göndemelerindne sonra da döt katlı apartmanın birinci katından atlamak suretiylen intihara teşebbüs ettim.Çok şükür Allahıma ki ölmedim.

Bu yüzden bu kurgunun eleştirisini yeniden yayınlayacağım esnada kötü anılarım yeniden canlandı.

Şaka bir tarafa ismi Düşman okullar olan bu kitap yayınlanma aşamasına gelince oldu sana Pişman Okullar. Tahminen yakında raflarda yerini alacak ve okuyucusu basılı kitabı eline aldığında editörial düzeltmeden geçmeden önce  Kezban Altınsoyken düzeltmeden sonra lipo suction yaptırıp ,göğüs ve dudak bölgesine silikon yaptırmış jenifer lopeze dönen kitabı tanımakta zorluk çekecek.

Çünkü burada saf ve içten bir dille yazılmış pek çok kitap raflarda yerini almadan düzeltemeye girdiğinde o saf ve masumiyetini kaybediyor ve tornadan geçmiş gibi sıradan ve ruhsuz bir anlatıma sahip oluyor.

Bu kitapta aklımda üç şey kalmıştı.

Birincisi baş karakterin koskocaman kızlar okulu tabelasını gördüğü halde mdürüe hanıma burada niye erkek yok diye sorması

Kızımızın kalacağı yatakhaneyi gördüğünde ama burası dikdörtgenmiş diyerekten hayal kırıklığına uğraması. ( kahvaltıda bile üçgen peynir yiyen kızımız odaların üçgen şeklinde olmamasına çok üzülmüştü.)

Ve son olarak en kıytırık beşinci amerikan soygun filmlerindeki sahneden bile daha tırt olan soygun sahnesi.

Erkek okuluyla yapılacak olan voleybol maçına evietnam savaşına hazırlanır gibi hazırlanan ancak ilerleyen bölümde her iki okulun öğrencilerinin bir birine aşık olup sevişmeleriyle biten kitap bittiğinde aklımda tek bir soru vardı.Bu okullar niye düşman olmuştu?

Henüz bu kısmı çözemedim.Ayrıca kızlar ksımını en az beş sayfa anlatıp erkek kısmını çoğu kez yarım sayfa zar zor anlatmasına da içerlemiştim.

Fanları tekrarfan kızacak olsa da ben yine de acı gerçeği söyleyeyim.Bu kurgu pek çok bakımdan klişe,bayat ve de betimlemeden yoksun haliyle kitap olabilecek bir özelliğe sahip değil.


  KİTABIN ADI : DÜŞMAN OKULLAR

KİTABIN YAZARI : Dilarakeskin2

TÜRÜ : GENC KURGU

OKUNMA SAYISI:  13M



ELEŞTİRMENİN YORUMU

aslında kitabın  ismi nişantaşı kız lisesi ile bağcılar endüstri meslek lisesinin mücadelesi olsaymış daha cuk otururmuş

kahramanımız defne adında bir genç kızımız on yedi yaşında.babası defneyi bir aylığına güney kızlar okulu adında bir okula kaydediyor.hayır bu okulun türü ne bilen yok.kız lisesi mi endüstri meslek lisesi mi ticaret meslek lisesi mi yoksa anadolu lisesi mi bilen yok.okul sadece okul.bır yazar arkadas da bu okulların ne okulu olduğunu zahmet edip yazsa ellerine kramp mı girer.yok illa vampir okulu kız okulu erkek okulu olacak neyse

kızımız asosyal olan ve eşinden ayrı olan  babası tarafından bu güney kızlar okuluna kayda getirilir.kızımız müdürenin odasında babasıyla birlikte kayıt yaptırıken müdürenin boy, kilo, yaş saç rengi gibi etraflı ama vasat tanımını yaptıktan sonra müdüreye okulda mazoşitler ve psikopatlar varmı diye de sormayı unutmaz

bol küfürlü ve argo cümlelerle süslenmiş olan kitapta küfürleri okudukça yazarımızın küfürbazların piri küfürbaz hayroya rahmet okuttuğunu görüyorsunuz.bu kadar küfür iyi mi derseniz bence hoş durmamış.gençlik kitapları küfürlü olabilir ama bu kadarı açıkçası abartı olmuş

güney kızlar okuluyla kuzey erkekler okulu arasındaki bitmek bilmez rekabetin anlatıldığı kitapta iki okul arasındaki kıytırık bir voleybol maçı şampiyonlar ligi maçı gibi oldukça önemli bir havada anlatılıyor.erkeklerden birinin bacağını kırması yüzünden kızlarla yapılacak maçta oynayamayacak olması tüm kızlar okulunu sonsuz bir sevince boğuyor.vay anam vay

kızımızın ilk gününde kızımız kendi dolabını açtığında aniden bir şeyin düşüp burnuna çarpması diğer kızların yeni kıza yaptıkları bir hoşgeldin şakasıdır ancak kızımız bunu fazla ciddiye alır ve sizin yapacağınız şakanın ben ta bilmem ne deyip abartılı agresif tavır ve bağırmalarla diğer kızları şaşırtır.

şaka denilen şey topu topu kırmızı bir şeyin kızımızın suratına carpması ama kitapta sanki kızımızın dolabına şaka olsun diye anakonda yılanı koymuşlarda kızımız korkudan ölüyormuş gibi abartılı bir hava yaratılmış.bu kız üniversitede bize yapılan şakaları görse sanırım kalpten giderdi

kızımız sınıfına girdiğinde bir şey dikkatini ceker sınıfta hiç erkek yoktur.kızlar okulunda erkek olmaması ilginç doğrusu.

yazarımız yatacağı yatakhaneyi betimlerken oda dikdörtgen seklindeydi diyor.valla ben de yuvarlak veya eşkenar üçgen şeklinde olması gerektiğini düsünenlerdenim.dikdörtgen olması beni de şaşırttı.

açıkçası yazarın dilini sevdim ironik ve akıcı bir dili var.bazı saptamaları ve benzetmeleri güzel.bir çok gençlik kurgu kitaplarının aksine sürükleyici bir dili var.gençlerin moda terim ve bezetmeleri kitabı ilginç kılıyor.

yatılı okul çoçuğu olduğum ve benimde üç yılım yatılı okulda geçtiği için bazı öğeler bizim gibi yatılı okul okumuş ya da bunları filmde görmüş olanlar için gülümsetici şeyler.insanı anılarına götürmüyor değil

güney kızlar okulu ile kuzey erkekler okulu arasında geçiş yapan kitapta bir kavga sahnesi var ki evlere şenlik.yazar hayatında hiç mi canlı kavga görmedi ya da dört kişinin yirmi kişie daldığı televizyon filmlerindeki kavga sahnelerinden çok mu etkilendi bilinmez öyle kötü bir kavga sahnesi anlatmış ki sanırsınız bruce lee jeckie chan jean claude van damme ve vın diesel yirmi kisiye ölümüne dalıyor.

kısa süren ve kısa sürmesine şükrettiğimiz abartılı kavga sahnesinden ucuz yırtıyoruz.yazarımız kız olduğu ve erkekler dünyasıyla ilgili pek bir bilgisi olmadığı için güney kızlar okulunu anlattığı bölümler nerdeyse on sayfa sürerken kuzey erkekler okulunda olanları anlattığı olaylar ise bir sayfanın yarısını zor dolduruyor.

kitabın güney kızlarını anlattığı kısımlar açıkcası güzel ve eğlendirici.baştan dediğim gini yazarın espritüel dilini çok sevdim.eksik olan şey biraz daha erkek dünyasına ait olan şeyleri öğrenip bu kitabında harmanlaması.kitap eğer iki okulun rekabetini anlatıyorsa iki okulu da daha genis bir perspektiften eşit mesafede anlatmalı.eger kızlar kısmını 10 sayfa erkeklerle ilgili kısmını 1 sayfada anlatırsanız bu kitap sadece kızlara itap eden bir kitap olarak kalır.

oys kızlar erkekler dünyasını onların ruh dünyalarını merak eder.erkekler sadece kavga eden iki yumruk sallayan tipler değildir.yazarımızın yakın çevresindeki erkeklerden destek alması şart

kitap dil olarak üslup olarak iyi ama iyice derinlemesine irdelenmemis iki farklı cinsin okuduğu okullar arasındaki rekabet kızlar yurdu edebiyatıyla sınırlı kalmış..eğer yazar sadece kızların kaldığı bir yurtta kalan kızların başından geçen olayları anatıp erkekler ilişkilerini anlatsaydı amacına uygun olurdu

kötü değil ancak geliştirilmesi ve detaylandırılması gereken bir kitap.kişilerin fiziksel tahlilleri yapılırken daha rasyonel ve detaylı tahliller yapılabilir.sadece siyah saçlı mavi gözlü bir çocuktu demek o kişiyi gözümüzde canlandırmaya yetmiyor



okuyucu notu: 1/10

kitapta görülen eksiklikler

erkekler okulunun iyi işlenmemesi

iki okul arasındaki rekabetin iyi anlatılamaması derinlemesine islenmemesi
"

WATTPAD KİTAPLARINA ELEŞTİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin