Okul

27.4K 1.4K 48
                                    

"Ecee! Hadi nerde kaldın ya!?"

"Geldimm!"

"Yapma ya! Ben niye göremiyorum?!"

"Ay tamam be dur!"

"Ece!" Diye Cırladığında oflayarak çıktım odadan.

"Tamam be tamam geldim."

"Hadi çıkalım."

Bugün okulun ilk günüydü ve hazırlanmak biraz uzun sürmüştü. Okulun ilk günü olduğu için sivil gidecektik ve ne giyeceğimi seçmek benim için zor olmuştu.

Merveyle evden çıktığımızda bahçeden doğru Sedalara geçtik ve bahçe kapısından içeriye daldik. Seda, Alara ve Mete koltuklarda otururken gözlerim Rüzgarı arıyordu.

"Günaydın gençler!" Diyerek kendimi boş koltuğa attım ve devam ettim.

"Rüzgar nerde?"

Seda konuşacağı sırada merdivenlerden gelen hapşırık sesiyle o yöne döndüm.

"Sonunda ya! Hadi geç kalıcaz. Sabah sabah ve ilk gün sevgili müdür abicimle görüşmek istemiyorum."

Seda söylene söylene kalkarken diğerleri de onun peşine takılmıştı. Ben Rüzgarın yanına yaklaşırken mırıldandım.

"Günaydın. İyimisin?"

"Günaydın. Evet iyiyim neden?"

"Hiç." Diye mırıldanırken sağ elimle de Rüzgarın ateşi varmı diye bakıyordum.

"İyiyim dedim Ece. Hadi yürü."

"Aman tamam be. Seni düşünende kabahat."

Önden önden yürürken Rüzgar bana sesleniyordu ama aldırmadım. Arabalara dağılırken Rüzgara trip atsam da yanına oturdum. Bir kez daha hapşırdığinda ona döndüm ama birsey demedim.

Kısa süre sonra okulun önüne geldiğimizde arabaları park edip aşağı indik. Bizimkiler önden önden yürürken biz Rüzgarla arkadan yürüyorduk. Ben Rüzgarın biraz önünden yine trip atarak yürüyordum. Okul bahçesinden geçerken her zman olduğu gibi herkesin gözü yine uzerimizdeydi. Çömezler ne olup bittiğini anlamamıslardı ama onlar da diğerlerine uyup bize bakmaya başlamıştı. Her köşeden uğultular yükseliyordu. Bu uğultular dışında Rüzgarın hapşırık sesi ve bankalarda oturan kızların 'ayyy' 'yerim ya' 'çok tatlıı' gibi sesleri de kulağıma ulaştı. Ve bende haliyle şarteller attı.

Kızlara ölümcül bakışlar atarak Rüzgârın yanına gittim ve kızlara gösteri yapmaya başladım.

Rüzgârın koluna girip konuşmaya başladım.

"İyimisin sevgilim? "

Rüzgar sırıtıp beni Belimden tuttu ve cevap verdi.

"İyiyim sevgilim. "

"Güzel, hadi bizimkilere yetiselim yoksa bazı çiyanları yolmak zorunda kalıcam. "

Kızlar da aynı şekilde öfkeli bakışlarını bana atarken Yapmacık ve sinir bozucu gülümsememi onlara attım. Rüzgarla dipdibe okula girerken ona daha çok sarılıp tısladım.

"Bu kızlara yüz verirsen, bırak yüz vermeyi onlar sana bakarsa bile önce onları sonra seni öldürürüm.  Tamam?"

"Tamam cadı tamam." Dedi gülerek ve Başımın üzerine bir öpücük bıraktı. Yeni sınıfımıza girip duvar kenarındaki boş sıralara oturduk. Yaa ama ben cam kenarı istiyordum.

Merve de benim gibi düşünuyor olmalı ki o da yakınmaya başladı.

"Tüh ya. Keşke yine cam kenarında olsak. Keşke daha erken gelseydik. "

"Olmaz güzelim. Boş olsa bile sizin cam kenarına oturmanız yasak."

Mete Merveye gülerek bir açıklama yaptığında kızlar olarak koro halinde "o niyeymiş?" diye sorduk.

Tabiki benim biricik Öküzüm Cevap verdi.

"Şöyle ki kızlar. Siz cam kenarında olunca yanlışlıkla (!) gözünüz falan dışardaki erkeklere kayıyor. E sonra bizim elimiz De o erkeklerin yüzüne kayıyor. " Yaşasın kaymak! Diye bağırmak geldi bir an içmeden. Her neyse ve Mete devam etti.

"Biz de kimse kimseye kaymasın diye böyle bir çözüm bulduk. "

Biz kızlarla onların suratına boş boş bakarken ben girdim devreye.

"Ne kadar zekisiniz siz öyle(!)"

"Öyleyizdir."

Gözlerimi devirip duvar kenarına iliştim. Rüzgar da yanıma otururdu. Rüzgar geriye yaslanırken ben de Rüzgarın göğsüne doğru yattım.

"Rüzgar ben biraz uyuyımmı?"

"Uyu güzelim."

"Bişey olursa uyandır beni."

"Tamam. Hadi uyu."

İyice yaslandım ve kendimi uykuya bıraktım.

Sonunda okul başladı ya dimi :)) umarım beğenmişsinizdir. Yeni bölümü hemen yazmaya çalışcam. Çok çok öptüm :*

YAN KOMŞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin