Hikayede #yetişkiniçerikli kısımlar vardır. Yaşı küçük olanlar lütfen okumasın?
Tamamlandı....
"Yoksa hiç bir şeyi hatırlamıyormusun? Halbuki dün çok istekli görünüyordun"
İsteklimi ? Ne demeye çalışıyor bu çocuk.
"Ne demeye çalışıyorsunuz Bay Park...
Ahhh başım..... Olamaz yinemi bu halde uykuya kaldım. Ufff yaa başım çatlıyo saçlarım ıslak uyuma alışkanlığımı edindim kendime?
Kalkıp zaten kurumuş olan saçlarımı tekrardan sıcaklık için kuruttum.
Sıcak baş ağrıma hep iyi gelirdi. Rutin işlerimi tamalayıp üstümü değiştirdim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Aşağı inerek bekledim. Zaten yine durdurup gitmeme izin vermeyecekti.
"Seri odamdaki dosyaları alırmısıın"
Birde benimi çalıştırıyor. Uyuşuk
"Ahhh peki"
Yukarı çıkıp kapıyı açtım. Vee buram buram kokusu içime dolmuştu. Kendine gel Seri. Ama gelemiyordum işte.Bendeki etkisi çok fazlaydı.
Hemen hızlanarak rafa taraf ilerledim.
Tanrım kim dosyaları bu kadar yükseğe koyarki? Zar zor uzanıp dosyaları aldım.
Yere bir fotoğraf düşmüştü. Hemen kaldırarak ters yüzünü çevirdim ve olduğum yerde kaskatı kesilmiştim
Sesli bir şekilde kekelemiştim. "Buu...buuuu"
Bu o vidyodaki adamdı.
Peki bu fotoğraf Jimindeyse onun bir şeyi oluyor demekki. Ama Jimini tanıyan biri neden onun annesine böyle bir şey yapsınki?
Diyelimki onlarla düşman olan biri. Peki benim annemi neden öldürmek istesinki.
Fotoğrafı cebime koyup dosyaları alarak aşağı indim.
"Buldunmu dosyaları?"
"Ihı.."
"Senin yüzünün hali ne?"
"Hiç birşey olmadı. Yani bir şey görmedim. Yani iyiyim"
"Neden bahsediyorsun?"
"Boş ver gidelim"
Jimine bu fotoğraf hakkımda söz etmek istememiştim. Önce kim olduğunu öğrenmeliydim.
Hemen hızlanarak peşinden gidip yine arka koltuğa oturdum.
~
Şuanki ortamı anlatmam çok zor. Herkes işe odaklanmış tabletinde bir şeyler kurcalıyordu.
"Woo Bin yardım edermisin? Burda bir sorun var sanki"
"Tabii ki buraya gel Jaeri"
Hey buda ne? Neden havadan taze aşk kokuları alıyordum.
Onlara bakarak aptal aptal gülüyordumki bir anda Jiminin bana baktığını gördüm. O an şaşkınlıktan elim ayağıma dolaştı ve kağıtların hepsi dökültü. Kağıtları kaldırayım derken bu sefer kalemim düştü. Onu da kaldırayım derken kahvemi bi güzel üstüme döktüm.
Gerçekten daha kötü ne ola bilirdiki.
O anda kapı açılmış Namjoon yanında bir kızla içeri geçmişti.
Kendi elimle ağzıma vurdum. Seri bu kelimeyi daha önce söylediğinde başına gelmeyenler kalmamıştı ve hala söylüyorsun.
Sanırım bu gelen kız daha kötü olacak şeydi.
"Arkadaşlar bu Somin. Jung Somin hani yardım için çalışan gerekiyordu yaa sizinle yakından ilgilenecek.
Kız öne çıkarak herkesle selamlaştı. Sıra bana geldiğinde gülümseyerek pas geçmişti.
"Bay Kim bu bayan hani şu üzerine kahve dökülen sekretermi?"
Sekretermi? Yuh yani. Tamam sekreter değildim ama sekreter olsaydım ne olacaktı? Böyle muamele yapamazdı kimseye.
Ayağa kalkarak kahve bardağını kaldırdım.
Herkes gergin ortamı anlamış bana bakıyordu.
"Şeyy bay kimm demek istediğimiz çalışanı bulmuşsunuz çok iyi....."
Kızın önüne dikildim. "......bu arada biz iş yaparken insanları bir taraflarımızla değil yeteneğimizle etkilemeye çalışırız" diyerek çarpıp geçmiştim yanından.
Tek duyduğum Willimın arkadan oooo'lamasıydı.
Hayoung bile bukadar açık giymiyordu.
Peşimden biri seslendiğinde koridorun sonundan koşuşturan Hayoungu gördüm.
Yanıma vardığında nefes nefese elini dizlerine koyarak hafif eğilerek konuşmuşt
"Bu kızı hiç gözüm tutmadı"
Ana ilk defa ortak fikirdeydik.
"Yah Hayoung eğilmesana bir tarafların açıkta kaldı"
"Ah doğru diyerek eski pozisyonuna dönmüştü.
"Seri gel sana giyecek birşeyler verelim böyle durmayacaksın değilmi?"
"Acaba senin doğru dürüst bir kıyafetin varmı?"
"Tabiiki ben şirkette hep kıyafet bulundururum"
"Tamam o zaman şimdilik bana seninkilerden birini ayarlayalım"
Hayoungla ne zaman aramız iyi olmuştu bilemiyorum. Herşey çok çabuk gerçekleşmişti. Sanırım herşey Jiminin yaptıklarıyla başlamıştı. O beni haklı bulmuştu. Ne kadar kendini farklı göstersede her halde ciddiyete inanan biriydi.
Ben düşünürken oda üzerime bir kaç parça tutarak beğenmemiş gibi tekrar koltuğun üzerine fırlatıyordu.
"Yah Hayoung bir şeyler ver giyeyim işte. Partiye gitmiyoruz sonuçta"
"Hayır olmaz güzel görünmelisin"
"Ne demek şimdi bu"
"Görmedinmi kızı sana neler dedi. Tabii sende iyi payını verdin. Az kalsın Jiminin içine düşecekti"
Tanrım inanamıyorum bu kıza ne oldu böyle bana yardım ediyor.
Normalde olsa jimine sırnaşmaya başlamalıydı. Ama neden aksine bana yardım edip o kızın yanında böyle durmamam için uğraşıyor.
"Seri sana bir şey söylemeliyim sanırım"
"Ahh peki"
"Belkide süşünüyorsundur ki neden birden bire sana iyi davranmaya başladım"
"Aslında evet"
"Peki anlatayım o zaman"
Eh işte yeni biride katıldı.
GELECEK BÖLÜM⬇️
Onu sevmiyordum, yada hoşlanmıyordum sadece beni kurtarmıştı o hayattan.
Ama bir şey vardı tabikide ben Jiminin istekleri için kullandığı biriydim.
