♡73 Bölüm♡

5.2K 398 30
                                    

Polislerin adamları yakalamasıyla ikimizde dolaptan çıkmıştık. Garip garip bir birimize bakıyorduk.

Polisler her tarafı aradıktan sonra bizim ifademizi almak için geldiler.

İkimizde koltukta oturmuş soruları bekliyorduk. Polisin sorusu üzerine Jimin anlatmaya başlamıştı.

"İşıkların aniden gitmesi garip geldi ve bahçeye çıktım. Çalılıklarda hafif haraketlilik hissedip yaklaştığımda başımdan sert bir şeyle silahla vurmuşdular. O anlık gözlerim kararmış ve yere düşmüştüm. Belkide bayıldığımı düşündükleri için gitmişlerdi. Sonrada işte içeri tekrar girdim.

Sevgilimide alıp banyoda dolapta saklandık. En azından bize zaman kazandıracaktı"

Aklıma takılan tek şey vardı bana sevgilim demesi....

Polisler gittikten sonra etrafın dağınıklığını toplamak istiyordum ama önce Jiminin yarasına bir bakalım.

Mutfaktan bir kaç şey alıp yanına koltuğa oturdum.

"Buraya dönermisin başına pansumam yapmam gerek"
Dönmemişti.

"Hey seninleyim"

"Dönersem gözlerine bakamayacağım"

Tanrım neden şimdi böyle şeyler söylüyorsunki zaten az önce olanları hatırladıkça. Aishhh....

"Gözlerini kapa o zaman Jimin"

Buda bana daha öncesini hatırlatmıştı. Gözlerini kapattığında öptüğüm zamanı.

Hiç bir şey demeden gözlerini kapatıp bana taraf dönmüştü.

Bense hemen işe koyulup pamuğu alnındakı yaraya hafif bastırarak kurumuş kanları temizlemeye çalışıyordum.

Hızlı yapmaya çalışıyordum çünki gözleri kapalı olsa bile tam karşımda böylece dikilmesi, etrafın sessizliğinden dolayı tamamen duyulan nefes alışı....

Hemen pansuman yapıp minik bir yara bandı yapıştırıp diğer şeyleri masanın üzerine koydum.

"Jimin sana bir şey söylemeliyim"

"Gerek yok ben ne söyleyeceğini biliyorum.

Beni affetmediğini biliyorum. O olanlarda beni sadece orda tutmak içindi biliyorum. O yüzden birşeyler söylemek zorunda değilsin. Zaten insanlar hep zor durumda olduklarında öyle şeyler söylerler. Çünki birbirlerini göremeyeceklerini düşünürler. Şimdide kurtulduğumuza göre....

Ama belkide o olay olmasaydı birbirimize içimizdekileri söyleyemeyecektik. Yani bir nevi iyi oldu.

Haaa sakın endişelenme sana verdiğim sözü hala hatırlıyorum. Asla yakınlaşma yok"

Tamam ilk başta o lanet olası yerden çıkmasın diye yapmıştım ama sonrasında kesinlikle öyle değildi.

Ona kapılmıştım ve sadece ordan gitmemesi için değil onu istediğim için öpmüştüm.

Ahhh lanet olsun izin versene kendim söyleyeyim. Neden benim yerime konuşuyırsunki..

"Peki Jimin anladım. Ben uyumaya gideceğim. Buraları sabah hallederiz"

"Yalnız uyuma bekle"
Koltuktan kalkıp kendi odasına gitti bende kendi odama çıktım.

Bir süre sonra elinde yastık ve battaniyeyle içeriye dalmıştı.

Battaniyeyi yere serip yastığınıda üzerine koyup uzandı.
"Hey yerdemi uyuyacaksın?"

"Yanında uyumamı istemezsin değilmi"

Ah tama~m. Birşey de söyletmiyor.

Bir saat geçmişti ama uyuyamıyordum o öyle yerde yatarken.

Yavaşça yatağımdan kalkıp dolaptan battaniye aldım ve üzerine örttüm.

Elim koluna temas etmişdi buz gibiydi. Donmuş çocuk burda. Neden bu kadar inatçısınki Jimin?

Biraz önünde dikilip öylece yüzünü inceledim. O burda uyurken yatakta yatamazdım.

Kendi battaniyemi alıp jiminin arkasına geçip sırtımı döndüm ve uzandım. Ama yapamıyordum üşüyordu...

Arkasında ona taraf dönerek sıcacık kollarımı soğuk vücuduna sarıp karnının üzerinde ellerimi bıraktım. Uyanmamıştı bu daha iyiydi.

İyice yaklaşak başımı boynuna gömüp kokusunu içime çektim. Benim bu adamı deli gibi sevdiğim değişmeyecek bir gerçekti.

Jimin
Onu yalnız bırakamazdım. Ama ona istemediği sürece yaklaşamazdım. Bu yüzden yerde yatmayı karara aldım. Biraz soğuktu ama yinede ölmezdim değilmi soğuktan.

Bir süre sonra uykumda onun kokusunu duymaya başlamıştım. Sanki onun vücudunu onun tenini hissediyordum. Bu beni dahada rahatlatmıştı.

Sabahın ilk işıklarıyla gözümü hafif aralayıp Serinin yatağına baktım yoktu. Hemen endişelenip kalkacaktımki belime arkadan sarılı olan kolları gördüm. O burdamı uyumuştu.

Demek rüyada o yüzden öyle hissetmiştim. O yüzden kokusunu almıştım.

Başını boyun girintime koymuş uyuyordu.

Kıpırdanmamaya çalışarak ellerimi karnımın üzerinde birleştirdiği elleri üzerine koyup sıkıca kavradım.

Seni seviyorum deli kız.

Hemde bu dünyadaki herkesden, herşeyden daha çok.

Lütfen sende beni sevmeye devam et çünki beni sevdiğini biliyorum.

Asla benden vazgeçme ve lütfen.... lütfen bir gün beni affet.

GELECEK BÖLÜM

Ama şimdi hiçbiri önemli değil. Çok az kaldı o yangını kimin yaptığını bulacağım.

Vee ayrıca babanın sana neden o yalanı söylediğinide bulacağım..

Contract || Sözleşme  Where stories live. Discover now