Kısa bir yazar notu;
(Aşağıda hikayenin yeni bölümünü bulabilirsiniz)Merhaba, sevgili okuyucularım. Çok fazla kraliçe kelimesi geçtiği için haliyle kafanız biraz karışmış olabilir. Bu yüzden açıklama yapmam gerektiğini düşündüm.
Hikayemizin zamanına göre; Ana kraliçe, kraliçe ve eski kraliçe olmak üzere üç kişi var.
Ana kraliçe; Joseon'da Kralın annesi olan kişidir.
(Dipnot: Bizim hikayemizdeki Ana kraliçenin, kralın öz annesi olmadığı ve gerçek evladının Minyoung -yani şimdiki kraliçe- olduğu önceki bölümlerde ortaya çıkmıştı.)Kraliçe; Şu an bizim hikayemizde Kraliçe olan kişi, başrol karakterimizdir. Eski kimliğiyle Prenses Lee Min Young, yeni kimliğiyle Binbaşı Shin'in kızı, Shin Yoora.
Eski kraliçe; Lee Min Young'dan önce kraliçe olan kişi yani Kral Lee Hyun Joon'un eski eşidir. Başrol karakterimiz saraya girdiğinde kraliçelik tahtında var olan kişi, Moon Yeun Ja idi. Hikayenin başında ve ortalarında ismi oldukça geçmişti.
İyi okumalar dilerim🤗
---------
Bu hayatta asla kabullenmek istemediğiniz ama kabul etmek zorunda kaldığınız şeyler vardır.
Konağıma doğru yürürken kendimi ağlamamak için zor tutuyordum. Kral Hyun Joon ile karşılaştım. Anlaşılan Eski kraliçeyi görmek için kraliyet zindanına gidiyordu.
"Kraliçem, iyi misin?"
Gözyaşlarımı sildim ve başımı eğerek selamladım.
"Kusuruma bakmayın, majesteleri."
Yanıma yaklaştı ve ellerimi tuttu.
"Bir daha ağladığını görmek istemiyorum. Bir veliaht annesi güçlü olmalıdır."
Tebessüm etmeye çalışırken başımla onayladım.
***
Konağıma yaklaştığımda Shin Tae Soon ağabeyimin beni beklediğini gördüm.
"Ağabey!"
Hızlıca yürüdüm ve sımsıkı sarıldım. Uzun zamandır görüşmediğimiz için özlediğimi fark ettim. Lakin bu şekilde görüşmek istemezdim.
O ise benim gibi düşünmüyor gibiydi. Oldukça soğuk görünüyordu. İçeri girer girmez ise sert bir şekilde konuşmaya başladı.
"Karımın zindanda ne işi var? Sen bu yılan komplosuna inanıyor musun gerçekten?"
Derin bir nefes aldım. Oldukça öfkeliydi. Onu ilk defa böyle görüyordum.
"Benim neye inandığım önemli değil, nasıl göründüğü önemli."
"Masum birisi idama giderken tek söylediğin şey bu mu? Senin adaletin böyle bir şey mi?"
"Peki, sen gerçekten onun masum olduğuna emin misin? Bir anlığına bile olsa onun bir hain olduğu ihtimalini hiç düşündün mü?"
Duraksadı. Bu ihtimali hiç düşünmediği o kadar belliydi ki. Şartsız, koşulsuz Eski kraliçeye güveniyordu.
Hiçbir şey söylemeden öylece gitti. Belki sırası değildi ama keşke yeğenini bir kez görseydi.
***
Aradan üç gün geçmişti. Eski kraliçe bu olanları kendisinin yaptığını asla kabul etmiyordu. Yarın, baş muallim ile ailesinin ve eski kraliçenin idamı yapılacaktı.
Baş nedime izin alarak içeri girdi ve başını eğerek selamladı. Yüz ifadesinden bir şey olduğu belliydi.
"Majesteleri, bilmeniz gereken bir şey var."
Derin bir nefes alırken "Bu sefer ne oldu acaba?" diye söylendim.
"Eski kraliçe, kraliyet zindanında kendini öldürmeye çalışmış."
Endişeyle ayağa kalktım ve "Şimdi nasıl?" diye sordum.
***
Kraliyet şifahanesine geldiğimde eski kraliçenin başında bekleyen Kral Hyun Joon'u gördüm.
"Durumu iyi mi?"
Kral Hyun Joon bana baktığında gözlerindeki hüzün okunuyordu.
"Derin bir yara değilmiş."
Eski kraliçenin başucuna oturdum ve elini sımsıkı tuttum.
"Bu sefer seni kurtaramadım. Ama sende seni o uçurumdan alırken söylediğim şeyi, hemen unuttun."
---
"Yaşamak zorundayız! Ne kadar acı çeksek de, yaşamak zorundayız. Lütfen elini ver. Lütfen ölme! Eğer öleceksen birlikte ölelim."
---
(Hatırlamayanlar için; Moon Yeun Ja -yani Eski kraliçe- çocukluğunda intihara kalkıştığında Min Young onu kurtarmıştı.)"Bu sefer önemli olan, yaşamak ya da ölmek değil, Kraliçe."
Eski kraliçe gözlerini yavaşça açmaya çalışırken güçlükle konuşuyordu. Devam etti.
"Haksız yere idam edileceğim. Bir vatan hainiymişim gibi herkesin gözleri önünde idam edilerek ölmek istemiyorum."
Gözyaşlarını tutamıyordu.
Uzun zamandır içimde tuttuğum o cümle, tek seferde ağzımdan çıkıverdi.
"Sana inanıyorum, Moon Yeun Ja."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Joseon: İntikam
Historical Fiction1600'lü yıllarda Joseon Kralı Lee Dong Joon hastalığı nedeniyle vefat eder. Oğlu, veliaht prens henüz 13 yaşındadır. Ölen kralın kardeşi, Büyük Prens Lee Dae Joon, onun tecrübesizliğinden yararlanarak tahta geçer. Buna rağmen veliaht prens ve yandaş...