Bir an önce bu güzel haberi Kral Hyun Joon'a vermek için Kralın konağına gelmiştim.
Kapının önündeki nedim "Kral majesteleri kraliyet kütüphanesine gitti." dedi.
Geri dönmek istemiyordum. Hava karardığı için konağa girmeye karar verdim. Kral Hyun Joon'u bekleyecektim.
Gece boyunca Kral Hyun Joon, konağına gelmemişti. Hava aydınlandığında erken vakitte kraliyet kütüphanesine gittim. Onu kitaplığın önünde sırtını duvara yaslamış, bacağının tekini uzatmış tekini kendini doğru çekmiş vaziyette uyurken buldum.
Kendi kendime onu izlerken tebessüm etmeye başladım. Aşk böyle bir şeydi sanırım. Onun sıradan halleri bile sana çok güzel geliyordu.
Yanına yaklaştım ve olduğu yere çöktüm. Yanağına bir öpücük kondurdum ve sırtımı duvara yaslarken hafifçe sarıldım.
"Kraliçe..."
Bütün gece yorulmuş gibiydi.
"Bütün gece sizi bekledim ama gelmediniz, majesteleri." diye karşılık verdim."Özür dilerim, araştırma yapmam gereken bir konu vardı."
Beni kendine doğru çektiğinde Kral Hyun Joon'un göğsüne yaslandım.Hamile olduğumu söyleyemediğimden içim biraz burkulsa da bu akşam kesinlikle söyleyecektim.
***
Konağıma doğru yürürken Memur Kang ile karşılaştım. Başını eğerek selamladıktan sonra "Sizi görmek ne güzel, Kraliçe majesteleri." diye gülümsedi.
Hizmetlilerime biraz uzakta beklemelerini söyledim. Nedense Memur Kang hakkında içime sinmeyen bir şeyler vardı.
"Burada ne işiniz var? Kraliyet sarayının bu bölümü, kral majestelerinin mahremiyeti olan konaklardan oluşuyor."
"Sizi görmek istedim." diye karşılık verdi. Sinirlenmiştim.
"Bakan Kim yüzünden sizinle de iş birliği yapmış olabilirim. Lakin bu ne cüretkârlık?" diye çıkıştım.Güldü ve "Sizce de aramızda hissedilen şey, oldukça farklı değil mi?" diye sordu. İmâ ettiği şey, ne kadar da edepsizceydi.
"Memur Kang! Kendinize gelin! Ben Joseon ülkesinin annesi, Kraliçe Shin Yoora'yım. Ne hakla benimle saygısızca konuşursunuz?"
Başını eğdi.
"Bağışlayın, kraliçe majesteleri." derken dudağının ucundaki kıvrımdan benimle alay ettiği aşikardı.Hiçbir şey söylemeden arkamı dönüp gidecekken beni kolumdan tutup kendine doğru çevirdi.
"Hava bulanık. Bilirsiniz ki, Joseon yağmurları fırtınalıdır. Fırtınaya hazırlıklı olmalısınız."
Bu, üstü kapalı bir tehditti.***
Konağıma geldiğimde hala Memur Kang'ı düşünüyordum. Beni kendine doğru çevirmesi ve bakışları... Hoş değildi. Bu adamda bir şey vardı ama neydi?
Öğleden sonra, Ana kraliçe konağıma beni ziyarete gelmişti. Hamile olduğum için oldukça heyecanlıydı, belliydi.
"Söyleyebildin mi?"
Başımı mahcubiyetle eğerek "Henüz değil. Ama bu akşam mutlaka söyleyeceğim." diye yanıtladım.Başıyla onayladı.
"Kraliyet aşçısına emir verdim. Bundan sonra öğünlerini atlamıyorsun. Birkaç faydalı bitkisel karışımı da ara öğün olarak..."
Gülümseyerek "Siz nasıl isterseniz." diye karşılık verdim. Lakin Ana kraliçe çok gecikmeden ağzının ucundaki asıl şeyi çıkardı."Baş şamanı çağırdım. Yarın gizlice eski konaklardan birinde görüşeceğiz. Bebeğin ve senin kaderine bakması için."
"Ana kraliçe majesteleri... Bu duyulursa hiç hoş olmaz."
"Bu yüzden duyulmayacak zaten."
Oldukça kararlı ve istekli olduğu belliydi. Karşı çıkamazdım.***
Hava karardığında Kral Hyun Joon yine gelmemişti. Konağına gittiğimde kimse yoktu. Yine kütüphanede olabileceğini düşündüm.
Hizmetlilere dışarıda beklemelerini söyleyerek elimde tuttuğum mum ile içeri girdim.
Kral Hyun Joon'u köşedeki kitaplıkta kitapları karıştırırken buldum. Sessizce o tarafa yaklaştığımda Kral Hyun Joon'un sesinin arka taraftan geldiğini duydum.
"Kraliçem!"
Bana sesleniyordu. O zaman bu kimdi?Mum ışığını hafifçe kaldırdığımda bu kişinin Memur Kang So Hyuk olduğunu gördüm.
Hemen beni kendine çekip kıyafetinin göğüs kısmından çıkardığı bıçağı boğazıma dayadı.
"Beni burada görmedin. Şimdi gidip Kralı da derhal buradan çıkarıyorsun."
"Neden senin dediğini yapayım?"Kral Hyun Joon içeriden ses gelmeyince kapıya yönelmişti.
"Sence de bana ödemen gereken bir borcun yok mu, sevgili kardeşim Min Young?"
![](https://img.wattpad.com/cover/71030857-288-k664476.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Joseon: İntikam
Ficción histórica1600'lü yıllarda Joseon Kralı Lee Dong Joon hastalığı nedeniyle vefat eder. Oğlu, veliaht prens henüz 13 yaşındadır. Ölen kralın kardeşi, Büyük Prens Lee Dae Joon, onun tecrübesizliğinden yararlanarak tahta geçer. Buna rağmen veliaht prens ve yandaş...