#64#

1.1K 65 2
                                        

Kral Lee Dong Joon, Cariye Im Hea Jung'dan yarasını temizlemesini ve tekrar sarmasını istemişti.

Hea Jung, kralın göğsüne yakın yarasını temizlerken gergindi. Kralın çıplak gövdesine yakın olmak, yanaklarının alev alev yanmasına neden oluyordu.

Kral Lee Dong Joon ise bunu fark etse de hoşuna gitmişti. Kendi kendine gülümseyerek bu utangaç kızı izliyordu.

Hea Jung, yarayı temizledikten sonra tekrar sarmak için Kral majestelerinin bedenine hafifçe sarılarak sargıyı sırtından dolandırdı. Kral majestelerinin de, Hea Jung'un da kalbi yerinden çıkacakmış gibiydi. İşte o an, göz göze geldiler.

"Eğer şimdi gitmezsen seni öpecek gibiyim, Cariye Im."

Cariye Im, ne yapacağını bilemez iken o an "Ana kraliçe geldi, majesteleri!" diye seslenen baş nedim duyuldu.

Cariye Im, endişeyle yerinden kalktığında Ana kraliçe içeri girmişti. Önce Kral majestelerini, sonra Ana kraliçeyi selamladıktan sonra çıkıverdi.

Onun hızlı ve utangaç bir şekilde gidişi, Kral Lee Dong Joon'un yüzünde bir tebessüm bırakmıştı.

"Keyfini yerine getiren bu cariye de kim?"

"Hayatımı kurtaran kadın."

***

Aradan iki gün geçmişti. Sarayda gizlice Kral ile Kraliçenin mahrem gecesi hazırlanıyordu.

Kral Lee Dong Joon'un ise aklı, hala Cariye Im'deydi. Onun duru güzelliğini aklından bir türlü çıkaramıyordu.

Cariye Im ise saraya ve kurallarına adapte olmaya çalışıyordu. Bir yandan da aklı Kral majestelerinde idi.

"Hayır. Bunu kendine yapamazsın." diye kendi kendine söylendi, Im Hea Jung. Bir yandan da kraliyet kütüphanesindeki kitapları düzenliyordu.

Boynuna değdiğini hissettiğini birinin nefesi, onun irkilmesine sebep olmuştu.

"Sanırım ne düşündüğünü biliyorum."

Bu, Kral Lee Dong Joon'un sesiydi. Cariye Im, birden geri çekilip saygıyla eğilerek selamladı.

"Müsaadenizle, majesteleri."

Başını eğip selamladıktan sonra tam kapıya yönelmişti ki... Kral Dong Joon, onu durdurdu.

"Hava karardıktan sonra kraliyet göletine gel."

Cariye Im, başıyla onayladıktan sonra kraliyet kütüphanesinden çıktı. Kalbi çok hızlı atarken nasıl birden duracakmış gibi hissedebilirdi? Yüzünde umut dolu bir gülümseme belirdi.

***

Hava karardığında Cariye Im, Kral majestelerini beklemeye başlamıştı. Ayakları yerden kesilmiş gibi heyecanlıydı. Vakit ilerlese de, gelen de giden yoktu.

Kral Dong Joon, Kraliçenin odasındaydı.

"Bana dokunmayacak mısın?" diye sordu, Kraliçe.

Ana kraliçenin zoruyla hazırlanmış bu mahrem gecesinden Kral Dong Joon'un yeni haberi olmuştu.

Yanıt vermeden öylece otururken Kraliçe yavaşça kendini soymaya başladı. Kraliçenin daha fazla bastırılmaya sabrı kalmamıştı.

Bütün kıyafetlerini çıkardığında Kral Dong Joon'a yaklaştı ve onu nazikçe öpmeye başladı. O an, ikisinin de gözlerinden yaşlar süzüldü.

İkisi de birbirini sevmiyordu. Ama ikisi de birbirine layık görülmüştü.

Kralın üstünü soymayı başaran Kraliçe, zorla onun üstüne çıkarak yapmak istediği şeyi yaptı. Bakan Kim'den hamile olduğunu anlayan Kraliçe, ne olursa olsun daha fazla gecikmeden Kral ile yatmış olmalıydı.

Joseon: İntikamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin