Kral Hyun Joon'a söyleyecek bir bahane ararken kendisi yanıma yaklaştı ve "Sence de biraz abartmadın mı?" diye sordu. Şaşkınlıkla ona bakarken konuşmaya devam etti.
"Evet, babam gerçekten kötü bir adamdı. Ama şu an çaresiz ve hasta. Senden zaten affetmeni beklemiyorum ama en azından daha fazla üstüne gitme."
"Ne?"
"Baş nedim dün eski kralın konağına gelip karmaşa çıkardığını söyledi."
Mektubu fark etmemişti. Bir şeylerin peşinde olduğumu ve kendisinden bir şeyler sakladığımı anlamamıştı. Mektubu gizlice kolumun içine sokuverdim.
"Haklısın, abarttım." diyerek konuyu kapattım ve odadan çıktım. Derin bir nefes aldım.
***
Konağıma geldiğimde mektubu açmak konusunda tereddütte kalmıştım. Aklıma Kral Hyun Joon'un bana söyledikleri geldi:
"Min Young... Evlenmek, her şeyi paylaşmak demektir. Ama sen benimle paylaşmıyordun. Sarayda yaşadığın şeylerin üstesinden hep tek başına gelmeye çalıştın. Ben ise bugünü bekledim. Benimle içten bir şekilde her şeyi paylaşacağın günü..."
Şimdi bu mektubu tek başıma açarsam ona ihanet etmiş olacaktım. Bu mektupta ne yazarsa yazsın, birlikte öğrenmeliydik.
***
Akşam Kral Hyun Joon'un konağına geldiğimde onu çalışırken gördüm. Birçok kitap ve kağıt vardı önünde, karıştırıp duruyordu. Sanki bir şey arıyordu.
"Eğer vaktiniz varsa biraz konuşalım mı?" diye sordum.
Başını kaldırdı ve bana gülümseyerek baktı."Biraz bekleyebilir misin?"
Başımla onaylayarak gülümsedim.Karşısına oturdum ve onu izlemeye başladım. Mum ışığının yüzüne hafifçe yansımasıyla oluşan görüntüye bakıyordum, hayranlıkla.
Aşk neydi böyle, gerçekten? Birini kendinden daha çok nasıl sevebilirdin? En önemlisi de, kimsenin yıkamamış olduğu duvarlarını yıkan en büyük zaafın olmasına nasıl izin verebildin?
Ben böyle düşünürken Kral Hyun Joon kalktı ve arkamdan sarıldı.
"Bugün daha uysalsın." diye kulağıma fısıldadı.Gülümsedim ve "Geçen gece için üzgünüm." dedim.
"Mühim değil." Saçımdan öptü ve karşıma geçip oturdu."Bana bir şey söyleyeceksin sanırım?"
Kıyafetimin göğüs kısmından çıkardığım mektubu uzattım.
"Bu eski kralın bana yazmış olduğu mektup. Her ne kadar üstünde benim ismim yazsa da ikimizi de ilgilendirdiğini düşünüyorum."Kral Hyun Joon henüz eski kral ile ana kraliçenin gerçek anne ve babası olmadığını bilmiyordu. Eğer bu mektupta her şey yazıyorsa onun için oldukça beklenmedik olacaktı.
Bana baktı ve elimi sımsıkı tuttu. Onunla paylaştığım için mutlu oldu ama bu mektubun içinden çıkan şeyin büyük ihtimal ikimizi de etkileyeceğini bilmiyordu.
Mektubu birlikte açtık ve benim okumamın daha doğru olduğunu söyledi.
Not: (Bir sonraki bölüm yazarın anlatımından olup mektupta da bahsedilen geçmiş olayları anlatacaktır.)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Joseon: İntikam
Ficción histórica1600'lü yıllarda Joseon Kralı Lee Dong Joon hastalığı nedeniyle vefat eder. Oğlu, veliaht prens henüz 13 yaşındadır. Ölen kralın kardeşi, Büyük Prens Lee Dae Joon, onun tecrübesizliğinden yararlanarak tahta geçer. Buna rağmen veliaht prens ve yandaş...