#25#

1.8K 133 3
                                        

Kral majestelerinin doğum günü töreninin olduğu gün sonunda gelmişti. Sarayda çeşitli hazırlıklar yapılıyordu.

Kral majesteleri bugün kendisini giydirmemi istemişti.
"Düşünceli görünüyorsun. Bir şey mi oldu?"
"Majesteleri, size sormadan bir şey yaptım gibi."

"Nedir?"
"Doğum günü töreninizde anlayacaksınız. Daha fazla bir şey diyemem ama lütfen yaptığım şey yüzünden bana gücenmeyin."

Elimi tuttu ve gülümsedi.
"Ne yaptıysan bizi korumak adına yaptığını tahmin edebiliyorum. Bir anlığına bile iyi niyetinden asla şüphe etmem."

***

Kraliyet töreninde bütün soylular yerini almıştı. Kralın doğum günü töreni, herkesin onu eğilerek selamlaması ile başlamıştı.

Kral yerini aldıktan sonra danslar başlamıştı. Ben ise gergindim.

-Bir Gün Önce-
"Beni çağırdığın acil ve özel mesele nedir, kızım?
Binbaşı Shin'i huzuruma çağırmıştım.
"Baba, yardımına ihtiyacım var."

Kraliçe'ye baktığımda göz göze geldik. Gözlerini yumdu ve başıyla onayladı beni.

"Kendini korumak istiyor musun?"
Törenden önce Kraliçenin konağına gittim. Onu son anda haberdar ettiğim için bana karşı bir plan yapmak için zamanı kısıtlıydı.
"Bu ne demek?"
"Eğer bana itaat edeceğine söz verirsen seni korurum. Aksi halde hem aileni hem de senin ölüm fermanını kendi ellerimle yazarım."

"Kral majesteleri, izninizle."
Kraliçe, bir makas eline alıp saçlarını herkesin huzurunda açmıştı.

"Kraliçe, ne yapıyorsun?" diye hiddetlendi, Ana Kraliçe.

"Ben Moon ailesinin en büyük kızı, Moon Yeun Ja idim. Bu saraya girdiğimden itibaren hayatımı Kralıma ve ülkeme adamış bir Kraliçe olarak vatan haini Bakan Moon ile olan bütün ilişkimi bitirmiş bulunmaktayım. Bu yüzden de..."

Elindeki makasla upuzun saçının yarısını kesti. Bunun nedeni; bir kızın ailesinden aldığı en önemli fiziksel gösterge, saç rengiydi. Genelde saç rengini babadan aldığı söylenilirdi

Bakan Moon'a baktığımda neler olduğunu anlayamamıştı ve anlamsızca bakıyordu. Tabii ki herkes de öyleydi.
Birden kendine gelip "Ne yapıyorsunuz siz, Kraliçem?" diye kızına sorsa da, Kraliçe yüzüne bile bakmamayı tercih etti.

Kraliçenin uzattığı kanıtları inceleyen Kral Hyun Joon birden bağırdı.
"Bakan Moon'u derhal tutuklayın!"

"Bakan Moon'un bütün kirli işlerini gün yüzüne çıkarsak harika olurdu. Vaktimiz kısıtlıyken bu zor ama."
Binbaşı Shin kahkaha attı.
"Uzun zamandır bununla uğraşıyordum zaten."
"Ne, nasıl?"
"Kral majesteleri Bakan Moon hakkında araştırma yapmamı emretmişti. Bu belgeleri sana verdiğimi duyarsa büyük ihtimal sinirlenecektir lakin bununla başa çıkabilirim."

Kraliyet askerleri tarafından tutuklanan Bakan Moon, Kraliçe'ye bağırdı.
"Sen benim kızımsın! Nasıl kendi babana ihanet edebilirsin?"

Kraliçeye baktığımdan gözlerinden yaşlar süzüldüğünü fark ettim. Kestiği saçlarını elinde sımsıkı tutuyordu.

Kraliçe her ne kadar düşmanım olsa da hassas bir kadın olduğunu biliyordum. Bu zamana kadar da babasının isteklerine her türlü itaat etmişti. Büyük ihtimal artık ömrü boyunca kendini suçlayacaktı.

Ama benim başka çarem yoktu. Bakan Moon'dan kurtulmam gerekiyordu ve kızını maşa olarak kullanmasam o da suçlanacaktı. Kraliçe'yi koruyarak da kendimi korumamın tek yolu, buydu.

Joseon: İntikamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin