Joseon: İntikam

#30#

Kraliçenin yüzüne baktığımda artık onu daha fazla zapt edemeyeceğimi anlamıştım.

"Kral majesteleri ve Ana kraliçe beni bağışlasın. Lakin ben dayanamıyorum."

Tam kardeşinin yanına gidecekti ki, Kraliyet askerlerinden biri meydana çıktı.

"Bu Kral majestelerinin emridir! Dinleyin ve itaat edin!"

Kraliçe ve ben, dönüp birbirimize baktık. Son anda gelen bu emir neydi böyle?

"Bakan Moon'un hiçbir şekilde ölümden kaçışı olmayacaktır. Lakin cariyesi ve hizmetlileri idam edilmek yerine köle olarak soylu kimselere satılacaktır. Oğlu Moon Seung Nam ise masum olduğu ve her zaman Kral ile Kraliçe'ye itaatkarlığının sağlam olduğu gerekçesiyle Kraliyet askeriyesine katılması şartıyla cezası kaldırılmıştır."

Kraliçe ile ben, birbirimize sarıldık. Bakan Moon hariç, herkes ipin ucundan kurtarılmıştı. Kraliçe ise babasının idamını izlemeden gitmeyi tercih etti.

***

Ertesi gün öğlen, Ana Kraliçenin konağına gelmiştim. Ana Kraliçe oldukça solgun ve halsiz görünüyordu. Son zamanlarda olanlardan dolayı olmalıydı.

"Kral Majestelerinin verdiği bu karar, halk ve aristokratlar arasında tartışmaya yol açacaktır."

"Öyle bile olsa yine de doğru olan karar buydu. Majestelerinin merhameti olduğu sürece Tanrı onu koruyacaktır, Ana Kraliçem."
Ana Kraliçe böyle düşünmüyor gibiydi.

"Kraliçenin samimiyetine güvensem de artık itibarı yerle bir oldu. Çoğu kişi onun da idam edilmesi gerektiğini düşünüyor. Halkın sevmediği bir Kraliçenin ne anlamı var ki?"

O gün açıkça söylemese de, Kraliçe YeunJa'nın Kraliçelik statüsünün düşürüleceğini ve bunu kendisi yapacağını ima etmişti.

Ana Kraliçenin Kraliçeye karşı böyle bir tavır almasını anlayabiliyordum. Kraliçenin itibarı, Kral majestelerini de etkiliyordu.

***

"Bugünlerde gerçekten sizi yanlış tanıdığımı düşünmeye başladım, majesteleri."

Kral majesteleriyle o günden sonra bir daha görüşemediğimiz için konağına gitmeye karar vermiştim.

Sarayın ortasında birbirimize giderken karşılaşıverdik. Göz göze geldiğimizde ona koşup sarılmıştım bile.

Konuşmaya başladığında sesi titriyordu.
"Ben gerçekten çok düşündüm. Nasıl bir Kral olmam gerektiğini... En önemlisi de iyi bir Kral olmaya çalışırken iyi insan olmaktan vazgeçmemek için çok uğraştım."

Ona baktığımda gözlerinin dolu dolu olduğunu gördüm.  O an içimden iyi ki sevdiğim adam diye geçirdim.