1420 oy ve her zamanki gibi 1000 yorum🖤💙
Keyifli okumalar... 🖤💙
Bölüm 14: "Av ve Avcı"
Gerçekleri sindirmek zordu. Midene yumruk yemek gibi bir şeydi bu. Nefesin kesiliyor, karnına keskin bir ağrı saplanıyor ve bir an donup kalıyorsun... Önüne çıkan engel ya da yalan her ne olursa olsun hayat seni beklemiyordu. Bütün sorunlarıma rağmen sabah yedide kalkıp okula gitme zorunluluğum gibiydi bu. Hayat devam ediyordu.
Beden eğitimi dersinde ki voleybol antrenmanının ardından kendimi duşa attım. Voleybol oynamayı seviyordum, stres atmak için en güzel yollardan biri olabilirdi. Okulun duş kabininden çıkıp kimsenin olmadığı soyunma salonundaki başka bir kabine girerek giyinmeye başladım.
Dünkü sahnenin aynısının tekrarlanması ise hayatın bana oyun oynadığının somut bir göstergesi gibiydi. Bir kabin, ben ve dedikodumu yapan kızlar...
"Kıvanç ve Berfin ayrılmış mı?" dedi biri. Kulağımı onlara vererek giyinmeye başladım. Bir ilişkimiz var mıydı gerçekten? Kıvanç beni bir hedef dışında bir şey olarak görmüş müydü? Onun için gerçekten bir şeyler ifade etmiş miydim? Buna hiç inancım yoktu ve bu canımı yakıyordu.
"Dün Bataklık'ta ki arkadaşım görmüş," dedi başka bir ses. "Kız Özgür'e tokat atıp Kıvanç'a kızmış. Sanırım kızın üzerinden iddiaya girmişler." Başka biri bir kahkaha patlattı. Saçımı kuruladığım havlu elimde kaldı. Bana mı gülmüştü bu şimdi?
"Ne bekliyordunuz ki? Kıvanç'tan bahsediyoruz? Kıza aşık olup bir ömür yanında kalacağını falan mı? Yatağa atana kadar kullanmıştır, sonra da bırakmıştır." Elimdeki havluyu spor çantamın üstüne bırakıp kabinin kapısını açtım. Kızlar bana dönmedi, hepsi ellerindeki çantalarla makyaj yapıyorlardı ve bunlar en fazla onuncu sınıf olabilirlerdi.
"Kıvanç'ı baya yakından tanıyorsun herhalde?" dedim kapıya yaslanırken. Kızların gözleri bana döndü, birinin elindeki ruj düşüp lavabonun içine yuvarlandı. Diğeri gürültüyle yutkundu, en sondaki ise bakakaldı.
"Tanıyorum diyelim," dedi en sondaki kendini toparlarken. Kaşlarımın alayla havalanmasana engel olamadım.
"Ne biliyorsun mesela?" dedim. "Seni de yatağa attığına göre nasıl seviştiğini biliyorsundur."
"Ne saçmalıyorsun sen be?" dedi kız hırsla.
"Niye?" Omuz silktim. "Onun kadınları sadece yatakta kullandığını bildiğine göre, sen de kullanılmış olmalısın. Ne yalan söyleyeyim henüz ben bilmiyorum ama sen baya hızlısın anlaşılan."
"Sen de ikisini birden idare ediyorsun," dedi kalçasını lavaboya dayarken. "Yalan mı? Okulda herkes bunu konuşuyor mu? Sırf abin Özgür'le belli bir yaşa gelmeden çıkamazsın dediği için Kıvanç'a yamamadın mı kendini? Özgür seni sevmiyor sandığın için Kıvanç'a yaranmadın mı? Ben mi daha hızıyım yoksa sen mi?"
"Demek Kıvanç'la yattınız?" Evet buradan yaptığım çıkarım buydu çünkü diğer yalanlar ve uydurmalar için kızı birazdan dövecektim zaten. İçimi kemiren şiddet hissine karşı koyamıyordum. Dayandığım kapıdan ayrılıp kıza doğru yürümeye başladım. Her adımım da gözlerinde solan cesareti görebiliyordum.
"Evet." Kendimi tutmayarak kıkırdadım.
"İşin gerçeği canım, yalan söylüyorsun. Kıvanç kendi yaşıtlarıyla bile nadiren yatan biri. Dikkat çekmek için başka bir yalan bulmalısın." Tam dibinde durdum. "İkincisi benim hakkımda böyle konuşamazdın çömez!" Saçından tuttuğum gibi kızı yere doğru çekerken sanki üçünün birden saçını çekmişim gibi hepsi aynı anda çığlık attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BATAKLIK •Tamamlandı•
Teen FictionBerfin, abisinin ne iş yaptığından habersiz liseyi iyi derece ile bitirmek isteyen bir öğrencidir. Bir gün abisini polislerin götürmesinin ardından abisinin gerçek işini öğrenir. Kurye. Uyuşturucu kuryesi. Abisini kurtarmak için o dünyaya girmesi ve...