Hepinize merhaba.
Çok yorum istiyorum, bu aralar oylardaki güzel artış hoşuma gidiyor, hepinize çok teşekkür ederim. Sizinle büyümek bir zevk. Çok mutluyum, sizi seviyorum.
1350 oy ve 1500 yorum sınırımız.
Keyifli okumalar...
Bölüm 30: "Mavi"
Kırık kaburgalarım arasından sızan mürekkebin rengi değişiyordu. Hissediyordum artık, beni yazan kadın mayamı değiştiriyordu. Gözlerimi aynadaki aksime çevirdim. Gri mayama önce siyah damladı, sonra mavinin yağmuruna buladı beni. Koyu renk saçlarıma eğrelti durmayan siyah boya beyaza yakın tenimde hoş durmuştu. Uçlarından aldırdığım saçlarımın üçte biri maviye bulanmıştı. Uç kısımları tamamen maviydi ve dalgalandırdığımda hoş duracağından emindim.
Saçlarım siyahtan maviye doğru açılıyordu. "Çok güzel olduğunuz," dedi saçlarımı boyayan kadın. Kadının sıcak kahverengi gözleri aynadaki ela bakışlarımı yakaladı. Kadına gülümsedim. Hakan için teslimat yaparken kadından aldığım mekanı ziyaret etme kararı almamda kesinlikle Selin'in payı büyüktü. Bütün çekingenliğine rağmen onun ne kadar bakım düşkünü bir kız olduğunu unutmuşum.
"Teşekkürler," diye mırıldandım ayağa kalkarken. Bu esnada Selin de kendiliğinden turuncu olan saçlarına sadece bakım yaptırmıştı. Zaten böylesine orijinal bir renge sahip saçlarını boyatması demek, saçlarına yazık etmesi demekti. "İşin bittiyse çıkalım."
"Bitti."
Kasada Selin'in ısrarlarına rağmen bütün ödemeyi ben yaptım. Onunla beraber kuaför çıkışı bir de limonlu kek yeme düşüncemiz vardı, keki onun ödeyebileceğini söylemiştim. Nitekim pek de düşündüğümüz gibi olmadı. Ezgi ve Cengiz, bizi Cengiz'in dövmeci dükkanına çağırmıştı. Selin gitmek konusunda kararsız kaldığında, ben de onu götürmek konusunda çekingen kaldığımdan bir süre taksinin önünde bekledik. En sonunda ona orada bir şey olmayacağına emin olarak onu da taksiye bindirdim.
Dükkanın önüne geldiğimizde Selin kapıya bakakalmıştı. Zamanında kendimde gördüğüm tepkileri onda da görmek beni şaşırtmadı ve onu çekiştirerek içeri sürükledim. Ön kısımda oyalanan uzun boylu oğlanla göz göze geldiğimizde kaşlarını kaldırarak bana baktı ama bu defa herhangi bir taşkınlıktan uzak kaldı.
Kısa arayı geçip asıl dövmenin yapıldığı yere girdik. Saat akşam altı falandı. Okul çıkışını verdiğimiz ani kararla kuaföre gitmiştik, şimdi de buradaydık. "Selam!" Cengiz'in kucağında oturan Ezgi de Cengiz de bize döndüğünde ikisi de kalakaldı.
"Oha!" diye bağırdı Ezgi ayağa kalkıp bana yöneldiğinde. "Saçlarına ne oldu?"
Onun bu delicesine şaşkın ve abartılı tepkisi karşısında ellerimi saçlarıma atıp gözlerine baktım. "Kötü mü olmuş?" dedim siyah beyaz oduncu gömleğimin üzerine sarkan saçlarıma parmaklarımı dolarken.
"Manyak mısın? Düştüm resmen!" Belli etmesem de rahatlamıştım. Tamam, kimse saçlarımı beğenmiyor diye saatlerce o kadının tepemde uğraşmasına izin verdiğim saçlarımı eski haline çevirecek değildim ama onay almak daha da iyi hissettiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BATAKLIK •Tamamlandı•
Teen FictionBerfin, abisinin ne iş yaptığından habersiz liseyi iyi derece ile bitirmek isteyen bir öğrencidir. Bir gün abisini polislerin götürmesinin ardından abisinin gerçek işini öğrenir. Kurye. Uyuşturucu kuryesi. Abisini kurtarmak için o dünyaya girmesi ve...