41.SANCI

53.1K 2.9K 1.7K
                                    

Ben geldim!
Nasılsınız mavilerim?
Umarım hepiniz iyi ve huzurlusunuzdur.
1200 oy ve 1000 yorum sınır.
🖤💙

Bunlardan başka ufak bir duyurum daha olacak. Av Zamanı'nın bölümlerini kaldırdım. Bütün bölümleri güncellediğim için genel bir güncelleme sanmış çoğunlunluk. Ama ben oraya bir tanıtım bölümü attım bebekler, KANLI VALS adından uzuun bir bölüm attım. Daha önce o kitabımı okumuş okumamış herkes o bölümü okuyup basılmış olan kitabım hakkında fikir elde edebilir. Oraya güzel yorumlarınızı bırakarak beni mutlu edebilirsiniz.

Bölüm ithafı: SeherNariOlcasoz

Şuraya da bölümle alakalı güzel bir gif bırakalım.

Şuraya da bölümle alakalı güzel bir gif bırakalım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar...
💙🖤

Bölüm 41: "Sancı"

Arkadaşlık, kuvvetli gönül bağları üzerine konularak ömre yayılan bir bağdı. Cengiz ve Kıvanç çok önceleri kurmaya başlamıştı bu bağları. İkisi de henüz on altı yaşlarındaydılar. Alışılagelmiş bir başlangıç gibiydi. Cengiz kavganın içinde hırpalanırken onu uzaktan uzağa tanıyan Kıvanç onu kurtarma umuduyla kavgaya dahil olmuştu.

Sonunda ikisi de sağlam bir dayak yemişlerdi. Her ne kadar sonunda intikamlarını almış olsalar da bu dayak onları bağlayan halatlar olmuştu.

Cengiz, Kıvanç hakkında hayati bilgiler öğrenmek üzereydi. Omuzlayacağı sorumluluğun getireceği ağırlığı göz ardı etti. Birbirleri için çok ağır şeylerin altına girmişlerdi. Bir şekilde bunun da altından kalkarlardı. Çaldığı kapıdan, gir, komutu geldiğinde kapıyı açıp daha önce resmini gördüğü adamı masanın başında buldu.

"Buyurun?" dedi mavi gözleri Kıvanç'ın gözlerinin aynısı olan adam.

"Cihan Bey, değil mi?"

Cihan yavaşça, şüpheli bir tavırla elindeki kalemi bırakarak arkasına yaslandı. "Kim soruyor?"

"Ben Cengiz." Kapıyı kapatarak içeri girdi. "Kıvanç hakkında konuşmak için geldim." Verilen cevap karşısında kısa bir an donukluk yaşayan Cihan, oğluna giden yolda bir anahtar ile karşı karşıya geldiğini fark edince kendini çabucak toparladı.

"Arkadaşı mısın onun? Otur lütfen."

Cengiz derin bir nefes alarak koltuğa oturdu. Kendini bu ağır konuşma için hazırlamak zorunda hissediyordu. Bu yüzden Berfin ile konuşmasından ancak günler sonra gelebilmişti. "O benim kardeşim." Yılların beslediği bu cümleyi kurmasının ardından uzunca bir süre daha bekledi. Cihan onu bölmek istemiyordu, onun ağzından çıkacak her kelimeye değer veriyordu. "Onun için en iyisi olmasını istiyorum. Bu yüzden sizden her şeyi dinlemek istiyorum."

BATAKLIK •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin