The Arc Mage Returns After 4000 Years (1 Ve 2.Kitap)

Bölüm 31 - Zindan, Miras, Dağların Kralı (6)

Frey'in gri saçları beyazlaşmıştı ve vücudundan soğuk hava yayılıyor gibiydi.

Torkunta bu sahneyi görünce kalbinin çöktüğünü hissetti.

'O tehlikeli.'

Yüzlerce yıldır ilk kez bu kadar küçük bir figüre baktığında korkmuştu ki onu sadece bir tırnağıyla ezebilecekmiş gibi görünüyordu.

Doğruca gökyüzüne uçmaya çalıştı.

Frey, Torkunta gerçekten kaçamadan aralarındaki mesafeyi çabucak kapattı.

Clang.

Arkasında çok sayıda buz okları oluşmaya başladı.

Torkunta elinde olmadan bu buz oklarına doğru gergin bir bakış attı.

'Bu buz okları cildimi delecek kadar güçlü.'

Onları bir şekilde durdurması gerektiğini biliyordu. Ancak nefesini daha yeni kullanmıştı bu yüzden onu kısa bir süre kullanamayacaktı.

Torkunta aceleyle bu durumdan kaçmanın bir yolunu bulmaya çalışırken bir buz oku durdurulamaz bir ivmeyle vücuduna saplandı.

[Kuh...!]

Buz parçası kemiklerini kazıyor gibiydi ve o anda Torkunta istemsizce bedeninin büyüklüğünden dolayı hoşnutsuz hissetti, vücudunun gereksiz yere büyük olduğunu düşündü.

'Nereye gitti?'

Frey, Torkunta'nın kör olan sol gözünden yararlanarak onun arkasına geçmişti.

*Çatırt*.

Sol elinde buzdan yapılmış bir mızrak vardı ve o mızrağı Ejderha Kralı'nın sırtına sapladı.

Kishik.

[Kuk!... Seni küçük fare!]

Sırtındaki ağrıyı hissettiği anda Torkunta arkasını döndü ve Frey'i bir kenara atmak için kuyruğunu salladı.

Frey'nin vücudu kuyrukla çarpıştığı anda muazzam bir hızla uçarak arkasındaki kayalık dağa çarptı.

Boom!

Çarpışma o kadar güçlüydü ki dağ çöktü ancak Torkunta'nın ifadesi rahatlamış değildi.

Gözlerini kaya yığınına dikti.

Pıtırtı.

Beklediği üzere Frey hiçbir şey olmamış gibi dışarı çıkmıştı.

Torkunta'nın hareket ettiğini gören Frey, önüne bir kalkan olarak buz çivileri koymuştu.

Bu buzdan çivilerle çarpışmasından ötürü Torkunta, kuyruğunun zonkladığını hissediyordu.

Torkunta, Frey'in gözlerine baktığında şok oldu.

'İnsan? Bu bir insan mı? '

Torkunta, oldukça uzun bir süre dağlık alanda hüküm sürmüştü ve çok sayıda insan görmüştü.

Ayrıca bu konuma ulaşabilen insanların çok güçlü bireyler olduğunu da biliyordu ama onlar bile sadece böceklerdi.