Draco : Uyan bulanık!
Sabah yatağıma birisi atladı. Arkamı dönmüş uyurken bu kimdi.
Diana : Malfoy yapma. Ayrıca ben bulanık değilim. Öyle olsam Slytherin olmazdım.
Draco : Uyan! Sana ben bakıyorum. Üstünü giyin. Kapıda bekliyorum.
Diana : Of peki.
Draco çıktıktan sonra üstüme beyaz gömlek. Slytherin süveterini giydim. Altıma pantolon geçirip cübbemi giyip bel çantamı yanıma aldım. Masadaki asamı cebime koyup dışarı çıktım. Draco duvara yaslanmış beni bekliyordu.
Draco : Sonunda geldin.
Diana : Nereye gidiyoruz?
Draco : Yemek salonuna tabi ki. Gel peşimden.
Draco'nun peşinden yemek salonuna indim. Gryffindor masasına bir göz attım. Rowan Harry Hermione ve Ron gülerek yemek yiyordu. Bense Slytherinde tıkılıp kalmıştım.
Draco : Gelecek misin?
Diana : Geldim.
Masada boş yer bulup oturdum. Draco karşıya geçti. Tabağıma biraz yemek alıp yemeye koyuldum. Bu sırada Draco'nun yanına bir kız geldi. Sohbet etmeye başladılar.
Draco : Profesör Snape bana onu emanet etti.
Diana : Sadece sınıfların yerini öğrenene kadar seninle gezmemi istedi o kadar.
Pansy : Bu arada ben Pansy.
Diana : Diana.
Pansy : Nasıl olduda Slytherine girdin. Sanırım Melez yada Safkansın.
Diana : Sende mi öylesin? İnsanları kanlarına göre yargılayan tiplerden.
Draco : Safkan olsaydı da bir şey değişmezdi. Kanı bozuk olurdu.
Onları takmayıp yemeğime döndüm. Bir kaç sosis bana yeterdi. Tabağımı itip bel çantamdan kitabımı çıkardım. Kaldığım sayfayı açıp okumaya devam ettim.
Pansy : Ne okuyorsun?
Diana : Fantastik Canavarlar.
Draco : Newt denen adamın yazdığı mı? İğrenç.
Diana : Bence harika. Kaybolduğumda bir sınıftaki masanın üstündeydi. Bende aldım. Gece uyanınca bi kaç sayfa okudum. Eğer başarılı olursam. Bende bi büyüzoolog olmak isterim.
Pansy : Slytherinden bir büyüzoolog mu? Sen Slytherine ait değilsin. Ailenden birisi ya da birileri Slytherin olabilir.
Diana : Ben yetimim. Ailem kim bilmiyorum.
Pansy : Ağlamadan söylüyorsun.
Diana : 1 yaşında bırakılmışım. Hiç bir şey hatırlamıyorum. Sadece bi kaç küçük parça. Bırakıldığım zamandan.
Etkilenmiş göründüler. Pansy kitabımı indirdi.
Pansy : Okumayı keste anlat.
Diana : Birinin kucağında gittiğimi ve bıraktığında aniden kayboluşunu hatırlıyorum. Geceydi yağmur yağıyordu ve çan çalıyordu. Omzuna gelen saçları olan bir adam beni bıraktı. Yüzünü kimse görmemiş. Beni alan bakıcı bile. Oda bana gelen adamın aniden kaybolduğunu söyler.
Pansy : Sence baban kimdi?
Diana : Nerden bileyim ben?! Ya ölmüştür ya da başka bir yerde oturuyordur. Gidelim artık doydum. Ama önce Rowan'a bakacağım. Burada bekleyin.
Koşarak Gryffindor masasına gittim. Rowan geldiğimi görünce ayağa kalkıp bana doğru koştu. Sarıldık.
Rowan : Seni merak ettim. Neredeydin dün gece?
Diana : Bilmiyorum. Kayboldum. O gördüğümüz sarı kafa şuan bana okulu gösteriyor.
Rowan : Keşke sende bir Gryffindor olabilsen.
Diana : Ama ben cesur değilim.
Rowan : Ama kardeşimsin.
Diana : Gitsem iyi olur. Görüşürüz çocuklar.
Yeniden masaya döndüm. Ama ortada hiç sarı kafa yoktu.
Diana : Draco?
Gitmişlerdi. Oturduğumuzda yerde not vardı. Alıp açtım.
Kendi yolunu kendin bul bulanık
Diana : Draco! Ders ne bilmiyorum ki. Birine sorayım en iyisi. Pardon.
Kız : Evet?
Diana : 1.sınıf Slytherinlerin dersi ne biliyor musunuz?
Kız : Benim kardeşim 1.sınıf Slytherin. Ders Biçim Değiştirme. Profesör McGonnagal ile.
Diana : Beni sınıfa götürebilir misiniz?
Kız: Sen dün kaybolan kızsın sanırım. Gel benimle.
O kız beni sınıfa götürdü.
Diana : Teşekkürler.
Kız : Rica ederim.
İçeri girince Draco ve Pansy'i sohbet ederken gördüm. Beni görünce şaştılar. İkisine sinirli bir bakış atıp yanlarına gittim.
Diana : Neden beni beklemediniz.
Draco : Seni bekleyemezdik bulanık. Git buradan.
McGonnagal : Bulanık mı? Slytherinden birine Bulanık dediğinizi ilk defa görüyorum Bay Malfoy. Terbiyesizliğiniz ve Bayan Prinz'e yardım etmediğiniz için Slytherinden 20 puan.
Arkamı döndüm. Profesör McGonnagal arkamdaydı.
McGonnagal : Geçin oturun Bayan Prinz. Sorun olursa bana gelebilirsiniz.
Draco ve Pansy'nin yan tarafındaki masayı gösterdi. Başımla teşekkür edip oturdum. Kitabımı çıkardım ve Profesör McGonnagal'ı dinlemeye koyuldum. Kafama gelen kağıt parçası ile dikkatim dağıldı. Draco ve Pansy yazı yazmakla meşguldü. Ama Draco'nun parşömeninden bir parça kopmuştu. Açıp okudum.
Pis Bulanık
Cevap vermeyi bırak Draco'ya bile bakmadan kağıdı yırttım. Not yazmaya devam ettim. Ders sonu Draco ve Pansy'nin arkasından gittim. Dönüp bana baktılar.
Draco : Bizimle gelemezsin.
Diana : Sadece takip edeceğim.
Pansy : Etme o zaman.
Diana : Sadece aptalsınız.
Çantamı iyice yüklenip sinirle ayrıldım. Sonraki dersin Tılsım olduğunu öğrenmiştim. Tılsım dersi Gryffindor ile ortaktı neyseki. Sınıfı hemen buldum. İçeride 1 Gryffindor ve 2 Slytherinden öğrenci vardı. Gryffindorlu çocuk elindeki bitkiye mutlulukla bakıyordu. Beni görünce biraz korktu. Karşıdaki iki Slytherinden çocuğa bakıp yutkundu. Yanına gittim.
Diana : Pardon oturabilir miyim?
Çocuk : Şey. Gerçekten istiyor musun? Benimle oturmak. Her yer boş çünkü.
Slytherinden Erkek : Onu bırak bence. O pısırık Longbottom.
Neville: Neville adım Neville.
Diana : Diana bende.
Elimi uzattım. Başta korktu. Ama sonradan tutup acemice sıktı.
Neville : Sen diğer Slytherinler gibi değilsin.
Diana : Sadece onlardan biraz farklıyım. Ne zekiyim ne cesur. Hiç bir bina bana olmuyor. Nedem bu binadan olduğumu bilmiyorum. Hufflepuff olmayı çok isterdim.
Neville : İyi gibi.
Neville bitkisine döndü. Bende kitabıma gömüldüm.
Yavaş yavaş sınıf dolmaya başladı.
Rowan : Diana!
Rowan kapıdan girince yanıma koştu. Peşinden diğerleri geldi.
Yanıma oturdu.
Rowan : Ah demek Neville ile tanıştın.
Diana : Evet.
Sonunda Rowan'la konuşmuştuk. Profesör Flitwick bize Wingardium Leviosa büyüsünü öğrenmemizi ve eski sınıfın tekrar etmesini istedi. Hermione her türlü yapacağını bilmesine rağmen tekrarladı.
Diana : Wingardium Leviosa!
Asadan hiç bir şey çıkmadı.
Rowan : Wingardium Leviosa!
Rowan'ın tüyü anında yükseldi.
Flitwick : Harika Bayan Taylor. Gryffindor'a 5 puan.
Diana : Wingardium Leviosa!
Asadan bi kaç şey çıktı ve tüyü yaktı.
Flitwick : Biraz daha dikkatli çalışın Bayan Prinz. Evet Bay Weasley. Wingardium Leviosa.
Ders sonuna kadar çalıştım ama yapamadım. Moralim tamamen düştü. Herkes yapmışken ben yapamamıştım. Hep birlikte dersten sonra direk dışarı göl kenarına gittik. Oradaki büyük çınar ağacının altına oturduk. Ben direk çantamdan kitabımı çıkarıp okumaya başladım.
Hermione : Biraz daha çalışmaya ne dersin Diana?
Diana : Derste kaç kere denedim görmedin mi? Olmuyor. Sorun bende galiba.
Ron : Sen kofti misin?
Hermione : Ron!
Diana : Kofti ne demek?
Hermione : Hiç bir şey.
Diana : Harry? Ne demek? Rowan?
Hepsi önüne dönüp kaldı.
Hermione : Üzülürsün söyleyemeyiz.
Diana : İllaki ben mi bulayım cevabı. Kabul.
Ayağa kalkıp iskeledeki çocuklara ilerledim.
Hermione : Büyücü atası olup büyü gücü olmayan demek!
Arkamı döndüm.
Diana : Yani bu okulda boşuna....
Hermione : Hayır! Boşuna değil. Kofti değilsindir belki. Başka bir şey vardır.
Diana : Hah. Sorgusuz Koftiyim.
Rowan : Bence Değilsin Diana.
Diana : Öyleyim.
Hermione : Okulun ilk günü büyüyü yapmak zorunda değilsin. Tekrar denemelisin.
Biraz onlara baktım. Yokuştan gelen birileri vardı.
Draco : Vay be. Demek Koftisin Diana.
Diana : Git buradan Malfoy! Seninle uğraşamam.
Draco : Demek öyle sarın etrafını.
Cebimden asamı çektim.
Draco : Hah. Çok korktum. Şimdi bu kofti bir büyü yapar ölürüm.
Etrafımda dönmeye başladılar. Diğerlerini başkaları tutuyordu.
Bana büyü yolladılar ama ıskaladılar. Bende asamı rasgele salladım. Asamdan ateş çıktı ve yeri ateşe verdi. Herkes geri çekildi. Ateş düz bir çizgi boyunca göl ve karşısına devam etti.
Hermione : Bu..... Bu normal bir büyü değil. Bu kara büyü.
Diana : Kara büyü mü?
Ağlayacak gibi oldum. Asamı yere attım. Şatoya doğru yürümeye başladım. Öğrenciler yardım çağırmak için koşuyordu. Tam Şatoya girecekken adımı verdiler.
Çocuk : İşte! O kız! Profesör McGonnagal ve Profesör Snape! O kız ateşi çıkardı.
Snape : Diana? Nereye gidiyorsun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Snape'in Kızı
FantasySize baba diyebilir miyim? Profesör dondu. Bana döndü. Gözü yaşlı gülümsedi. Tabi ki öyle diyeceksin. Diana 11 yaşına geldiğinde Hogwarts'tan kabul mektubunu alır. Küçüklükten beri aradığı babasının Snape olduğunu düşünmektedir. Aynı zamanda bir k...