52.BÖLÜM-HİSSETMEK

5.3K 382 194
                                    

Bölümü, bölüm yazılana kadar beni yalnız bırakmayan, yazmama sebep olan Mavilimonsshi (Kübra Sönmez'e) İthaf ediyorum.

 *** 

"Sen böyle yapınca benim kalbimin durmadığını nereden biliyorsun?"

" Garip." Dedim. Kalbimde uçuşan kelebekler kalp atışlarımın dengesini bozarken heyecanım nefesimi kesiyordu." Aynı zaman da çok güzel.Ve özel."

Gülümserken yaraladığım elime uzanıp kendine doğru çekti. Avucumun ortasında olan çizige dikkatle baktı. Çiziğin başladığı yerden bittiği yere kadar parmak ucu ile dokundu.Yüzünde oluşan gülümseme soldu. Derin düşünceler dalmış gibiydi.

" Kendine zarar vermenden nefret ediyorum." Dedi. Ceketinin cebinden bir şey çıkarırken. " Ama açtığın yaralarını tedavi etmemi istememenden daha çok nefret ediyorum." Çıkardığı şeyi açtığında, benim de gözlerim kocaman açıldı.

" Yara bandı mı?" Şokun etkisiyle mırıltılı çıkmıştı sesim. Yağız nefret ettiğini söylediği için yaralarımı iyileştirmesini istemesem de korkudan elimi çekemiyordum. Cebin de yara bandı taşıması garip geldiği için yaraya yapıştırırken hala şokun etkisindeydim. Kim cebinde yara bandı taşırdı ki...İşi bittiğin de başını kaldırdı.

" Yağız Arıkan'da olsan."Devam ederken gözlerimin içine bakıyordu." Değer verdiğin insan sürekli yaralanıyorsa yara bandı taşımak normal bence."

" Benim için."

" Maalesef."

" Neden maalesef?"

" Yüzük çıkarıp parmağına takmak varken, yara bandı çıkarmak hoş hissettirmiyor."

" Yüzük mü?"

" Eninde sonun da olacak bir şey. Niye şaşırıyorsun ki!"

" Yağız. Ne diyorsun?"

" Çorbanı soğutma."

" Çorba mı?" önüme bırakılmış çorbaya baktım. Sonra Yağız'a. Yağız yanımdayken neyin kafasını yaşıyordum da etrafımda olan bitenin farkında olmuyordum gerçekten merak ediyordum.

" Bana, etrafında olan biteni fark etmeyecek kadar derin bakıyorsun ya..." Aklımdan geçenleri canlı yayın gibi dinlemek garipti ve gizli hiç bir şey düşünemediğim için bir o kadar da  kötü hissettiriyordu." Ben bu bakışları kaybetmek isteyecek bir adam mıyım sence? Kesinikle hayır.Bu bakışlar sadece benim. Bana özel. Beni özel hissettiren. "

Yağız o kadar güzel konuşuyordu ki kalbim yerinden çıkacakmış gibi göğüs kafesimi zorluyordu. Söylediği söz düşünceler arasında belli bir kalıp bulamadığı için oradan oraya savruluyordu. Kafamın için savaş alanı gibiydi sanki.

"Sarhoş oldum galiba. " Dedim. Ani itirafımın şaşkınlığı Yağız'ın yaşattığı heyecan arasında kendine yer bulamayıp kayboldu. "Söylediklerinle yaşadığım sarhoşluğum ayaklarımı yerden kesecek kadar mutluluk yaşatıyor ama aynı zaman da söylediklerini çözmekte zorlandığı için kafam karışıyor."

" Parmağına takılacak yüzükten bahsediyordum."

" Benim mi?"Derken kaçıncısını yaşadığımı bilmediğim şoktan dolayı sesim yüksek çıkmıştı.

" Tabi ki senin." Bakışlarının anlamı niye buna bu kadar şaşırdığım idi." Başka birinin karım olması mümkün mü? İleri de duyacağın gerçeği düşünme şimdi. Çorbanı soğutmadan iç hadi."

Nefesim kesilmiş şekil de Yağız'a bakıyordum. Sakinlikle çorbasını içiyordu. Söyledikleri çok normal şeylermiş gibi davranmaya devam ediyordu. Söyledikleri normal miydi peki?

TEHLİKEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin