Aaron kapıya dayanmış , yamuk gülümsemesini suratına yerleştirmiş bana bakıyordu. Buraya neden geldiğinden çok evimin adresini nasıl bulduğunu merak ediyordum. Babamlar evde olmamak için tam gününü seçmişti.
'' Sen burda ne yapı..''
Cümlemi tamamlayamadan içeri daldı ve sanki kendi evindeymiş gibi koltuğa oturup ayaklarını masaya uzattı. Bunu babam yaptığında Sally sinirleniyordu şimdi okulumdan yabancı bir çocuğun evimize geldiğini öylece içeri girdiğini ve ayaklarını masaya böyle uzattığını görseydi kıyametleri koparırdı herhalde.
Kapıyı çarparak kapatmadan önce derin bir nefes aldım ve yanına gidip kollarımı kavuşturarak ona baktım.
'' Burda ne halt ediyorsun?''
'' Sana kitabı getirdim. ''
'' Ben senden kitap falan istemedim ki.''
'' Teşekkür edeceğin yerde beni azarlıyorsun.''
Çantasından çıkardığı kitabı masaya koydu ve bana baktı. Kaşlarımı kaldırarak ona bakarken '' Teşekkür ederim şimdi çık evimden.'' diye bağırdım. Gözlerini irice açarak beni hiç takmadan güldü ve arkasına daha da yaslandı. Ben onu evimden çıkarmaya çalıştıkca o yerine daha da çok yerleşiyordu.
'' Ödeve başlarız diye düşünmüştüm.''
'' Evet bende en fazla telefonla arayarak beni taciz edersin sanıyordum. Evime gelerek değil!''
'' Telefon numaran bende yok.''
'' Ah ama ev adresimi biliyorsun öyle mi?''
'' Biraz araştırma yaptım.''
'' Bak bu daha da ilginç. Benim hakkımda araştırma mı yaptın?''
'' Konu ilgi çekici olduğunda araştırma yapmaktan çekinmem. Bunu da analizlerin arasına ekleyebilirsin.''
Gözlerimi kısarak ona baktığım sırada cebinden bir kağıt çıkarıp bana gösterdi ve '' Bunlar kitabı okurken dikkat etmemiz gereken şeyler. Sonra bunlar üzerine genel olarak özet çıkarıp ödevi yapacağız.'' diye açıkladı. Gülümserken '' Not almak istersen..'' diye eklediğinde kalem kağıt almak için masanın çekmecelerine baktım ama yoktu.
Aaron hala ayaklarını indirmemiş kılını bile kıpırdatmadan oturuyordu. Televizyonun yanındaki yerden bir kalemle kağıt alıp koltuğa oturmak için yanına gittim ama kaymamakta ısrar ediyordu. Bacaklarının üstünden atlamak için hamle yaptığım '' Sen sakın rahatını bozma.'' diye söylendim.
'' Hiç şüphen olmasın'' diye cevap verirken birden ayaklarını indirdi. Bacaklarıma çarpan bacakları yüzünden dengemi kaybettim ve kafamı masaya çarpacağım sırada zahmet edip beni tuttu ve kendimi onun kucağında otururken buldum. Bunu bilerek yaptığınaysa tüm hayatım üzerine bahse girerdim.
Elini bacağıma koyduğunda onun teninin sıcaklığı sanki bir anda bana geçti ve tüm bedenimi ateş bastı. Gözlerinin içine bakmıyordum ama parladıklarını tahmin edebiliyordum. Dudaklarının kenarları çapkın bir gülümseme oluşturacak şekilde havaya kalkmıştı. Hemen üzerinden kalkıp koltuğun en kenarına oturdum. " Ne o rahat edemedin mi?" diye sorduğunda gözlerimi devirmekle yetindim. Yaptıkları konusunda bu kadar küstah ve patavatsızca konuşuyor olması çok sinir bozucuydu. O da sonunda normal insan gibi oturmaya başlayınca saçımı başımı düzeltip yüzümdeki sıcaklığı düşürmeye çalışırken '' Kağıttakileri okusana yazayım.'' dedim.
Oysa hala gülümsüyordu. Ayağa kalkıp kağıdı önüme koyarken '' Sen yaz benim karnım acıktı bir şeyler yiyeceğim.'' diyerek mutfağa doğru gitti. Asıl gözüme çarpan böyle evime gelip bir de üstüne yemek yiyecek olması değil de mutfağın yerini biliyor olmasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞLE OYNAMA
Novela Juvenil- Sen beni mi izliyordun? - Hemde tahmin edebileceğinden çok daha uzun zamandır. Birden ortadan kayboldu. Etrafıma bakındım. Hayır yoktu. Gittiğini umdum ama birden sağımda belirdi. Dudaklarını kulağıma yaklaştırdı. Nefesi kulağımı gıdıklıyordu. - S...