Biz geldiiik
Dylan'ın gerçek yüzü bir sonraki bölümde çıkacak ortaya.
Yorum ve vote atmayı unutmayın. İyi okumalar!
Bölüm İki: "Organ Mafyası"
Yarın Dylan'ın duruşması vardı. Elimdeki bilgileri altımda çalışan başka avukat arkadaşıma vermiştim bir sorun olursa diye. Dylan'ı ordan kesin çıkaracaktım ve benim de kariyerim aynı yerden yükselmeye devam edecekti. Aynı zamanda da, ölmeyecektim.
Kahvemi alıp salona geçtim ve sevdiğim dizi olduğu için televizyonu açtım. Üstüme örtüyü çekerken izlemeye başladım dudaklarımda ufak bir tebessüm ile. Akşamları kendime bir kahve yapıp, televizyonun karşısına geçmek beni çok rahatlatıyordu. Çok sıradan olması benim için çok güzeldi.
"Şuna bak." Kaşlarım çatılırken elimdeki kahve yere düştü. Hızla ayağa kalkarken televizyonun aydınlattığı salondaki iki adama baktım. Ne oluyordu?
"Dylan'ın yeni sevgilisi cidden iyiymiş. Bu sefer erkek olması garip ama." Geriledim koridora doğru.
"Kimsiniz siz?" Başka birisi kapıyı kapattığında hızla ona döndüm. "Evimden çıkın hemen. Polisi arayacağım yoksa."
"İlk önce kim olduğumuzu cevaplayayım." Arkama birisi geçip kollarımdan sıkıca tuttuğunda karşımdaki adam bana eğildi. "Biz Dylan'ın cidden nefret ettiği birkaç düşmanıyız. Burda ne işimiz olduğuna gelirsek..." İki parmağıyla yanağıma vurdu hafifçe. "Seni almaya geldik."
"Ben Dylan diye birini tanımıyorum." Korkmaya başlamıştım. Yıllardır bu mesleği yapıyordum ben. İlk kez başıma böyle bir şey geliyordu. "Bırakın beni."
"Hayır, hayır." dedi dudaklarını büzerken. "Herkesten çok iyi tanıdığını en iyi biz biliyoruz Thomas." Arkamdaki adam birden burnuma ve ağzıma bir bez bastırdığında bağırarak çırpınmaya başladım ama diğer kolunu etrafıma sararak bana engel oldu.
Nefes almak zorunda kaldığımda boğazımı ve burnumu yakan bir hava içime doldu ve göz kapaklarım ağırlaşırken çok hızlı bir uykuya daldım.
•••
Gözlerimi yüzüme vuran güneş ışığıyla açtığımda başıma inanılmaz bir ağrı nüfus etti hemen. Gözlerimi kırpıştırarak kendimi zorladım ve dün gece aklıma dolmaya başladı.
Yatakta doğrulup lüks odada gezdirdim gözlerimi. Ardından saate gözlerim kaydığında ağzım korku ile bir karış açıldı.
Dylan'ın davası şuan bitmiş olmalıydı ve ben orda değildim. Bitmiştim ben. Babası ile birleşip beni öldürme planları yapmaya başlamış olmalıydı.
Bileğimi yatağın kenarına bağlı olduğunu fark ettim. Yatakta öylece oturup önüme baktım bir süre. Ellerimi saçlarıma geçirip dişlerimi sıktım.
Tanrım, ben neyin içine düşmüştüm?
Odanın kapısı açıldığında hızla oraya döndü başım. İçeri benden en fazla on yaş büyük bir adam girdi ve kapıyı kapattı. "Merhaba Thomas." Yatağa geldiğinde onu izledim. Oturdu.
"Ne istiyorsunuz benden?" Gülümsedi hafifçe. Elini yanağıma götürdüğünde başımı geri çektim. Beni korkutuyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
killer in my bed •[bxb]
FanfictionKaranlık ve sırlarla dolu bir hayatı olan Dylan, hayatına almak zorunda kaldığı avukata daha önce hiç hissetmediği şeyler hissetmeye başlar.