killer in my bed •[bxb]

KIMB -58-

Kaos falan

Sınır 50.

Yorum ve oy atmayı unutmayın aşklarım. İyi okumalar.

Bölüm Elli Sekiz: "Zack"

Gözlerimi odanın açılmış ışığı ile kırpıştırarak açtığımda kaşlarım çatılı koltukta oturup, direkt olarak bana bakan Dylan'a baktım. Ben uyurken asla ışığı açmazdı, karanlıkta hallederdi her işini. Umursamayarak kendime gelmeye çalışırken çıplak vücuduma örtüyü sarıp doğruldum yatakta hafifçe.

"Konuştunuz mu?" diye sordum ışıktan buruşmuş yüzümle gözlerimi ovalarken. Gözlerine baktığımda ifadesiz ve soğuk bakışları istemsizce içime ufak bir korku saldı. Koltukta oturuyor ve gözlerindeki garip ifade ile bana bakıyordu. Uzun zamandır orda oturup beni izliyor gibiydi. Tüylerimin ürpermesine engel olamamıştım.

"Konuştuk." diye sonunda dudaklarını araladı ama bana yabancı gelen sesiyle sertçe yutkundum. Sevecen değildi. Korkunçtu. Sanki ilk zamanlardaki gibi bakıyordu gözlerime. Sanki ilk zamanlardaki gibi sesi soğuk ve içime korku salıyordu.

Bakmaya devam etti bana. Baktıkça, gözlerindeki korkunç ifadeyi gördüm ve bedenimi ele geçirmesini engelleyemedim. "Sen mi anlatırsın..." Titreyen ellerimi örtünün altına sakladım. "Ben mi anlatırım?" Gözlerine baktım bir süre. Sessiz kaldım, sakin duruyordu ama ne kadar daha sakin kalabilirdi emin değildim.

"Anlama..."

Eli sertçe yatağa indiğinde istemsizce irkilirken gözlerine baktım yüzüme yansıyan korkuyla. Dişlerini sıkmış ve yüzü kasılmıştı, yüzünde korkutucu bir ifade vardı.

"Neyi anladığını çok iyi biliyorsun avukat." Titreyen dudaklarımı birbirine bastırdım. Gözlerimi yatağa diktim kalbim sertçe göğsüme baskı yaparken.

"Ben..." Korkudan kulaklarım uğulduyordu. Üstümde hiçbir şey olmamasına rağmen terliyordum. Çok mu kızmıştı? Ayrılacak mıydı benden?

"Anlat." dedi, dudaklarından öfke dolu bir kahkaha döküldü. "Sırf beni kullanmak için, benimle nasıl yattığını anlat!" Sesi tüm evde yankılanırken gözlerimi örtüden çekemedim. Haksız olduğumu biliyordum.

"Hiç mi sevmedin beni?" Şokla gözlerine baktım.

"Öyle değil!" dedim korkuyla. Yüzündeki öfkeli ifade silinmişti, hayal kırıklığı kaplıyordu yüzünü. "Bana akıl veren Liam'dı. Seninle yatarsam, sana düşüncelerimi kabul ettirebileceğimi söyledi. Beni önemsemeye başlayacağını."

"Sen de benim seks bağımlısı olmamdan yararlanıp, kullandın değil mi?" Hızla başımı iki yanıma salladım.

"Öyle değil." Örtüyü vücuduma sarıp indim yataktan, koltukta yanına oturdum. "İlk ikisinde öyleydi. Ama sonra bir daha aklıma bile gelmedi. Çünkü hoşlanmaya başladım senden. Belki de bilmiyorum, en başından beri beni kendine çekiyordun ama kabul etmek istememiştim."

Bana bakmadı, önüne baktı sadece. "Dylan, seni sırf beni yanında tutmaya zorunlu tuttuğun için kullansaydım, vurulduğunda sana geri döner miydim?" Bana çevirdi bakışlarını.

"Ne?" Yüzünde hâlâ aynı soğuk ifade vardı.

"Vurulduğunda, iyileşmeni bekler, giderdim. Çünkü o zaman gitmeye çalışırsam beni artık tutamayacağını söylemiştin. Ben seni seçtim, sana geldim. Sevmesem böyle bir şeyi neden yapayım?" Ona yaklaştım ve sokuldum yavaşça. "Yirmi altı yıllık arkadaşlığımı bitirdim ben senin için. Tüm bunlara rağmen, benim sana olan sevgimi mi sorguluyorsun?"