Biz geldiiik
Dün STAY attım, ona da bakmayı unutmayın.
Oy SINIRI 22
İyi okumalar! Yorum ve oy vermeyi unutmayın.
Bölüm Yirmi Beş: "Bana İhanet Ettin"
Öğlen olmuştu. Bana bir gibi geleceklerini söylemişti ama üçe geliyordu saat.
İki saat gecikmişti.
"Sakin olun Thomas Bey." dedi arka bahçedeki adam. Kucağımda köpeğimi sevmeye devam ettim. "İkinci grup onları kontrole gitti zaten, muhtemelen bir şeyleri yoktur."
"Neden gelmediler o zaman?" diye sorduğumda yukarıdan bana baktı yine başını eğip.
"Muhtemelen teslimi alacak kısım sayım yapıyordur." Ne hakkında sayım yaptıklarını anlamasam da başımı salladım.
Ben köpekle ilgilenmeye devam ederken araba sesi doldurdu on bahçeyi. Ayağa kalktım ve yavaşça evin geniş arkasını dolaşarak ön bahçeye çıktığımda Dylan'ın arabasını gördüm. Çatılı kaşları ile arabadan inerken arkasından da sarışın bir kadın indi.
"Senden bıktım!" dediğinde Dylan'ın bakışları beni buldu ve yanıma geldi hızla. Kaşlarımı çatarak başımı kaldırdım ve gözlerine baktım. "Bu kim yine?" Derin bir nefes alıp ağzını açacaktı ki kadın izin vermedi.
"Hapishaneden çıktığından beri ne arıyorsun, ne soruyorsun!" Kaşlarım havalandı, bu kadın beni görmüyor muydu?
"Seni önceden de arayıp sormuyordum Jane." diye Dylan konuştuğunda kadının kaşları şokla aralanırken boğazımı temizleyerek dikkati üzerime çektim.
"Ne zaman gideceksin?" dediğimde kadının şokla dudakları aralandı. "Sizin gibilerden bıktım artık, rahat bırakın Dylan'ı."
"Sen ne cüretle..." diye yeşil gözlerini üzerime dikerek başlamıştı ki durdu ve öfke ile Dylan'a baktı geri. "Adamına söyle, benimle nasıl konuşması gerektiğini bilsin." Kaşlarım çatıldı. Dylan'ın sahte sevgilisi olduğumu nasıl anlamamıştı? Herkes tek bakışta bildiği için garip geliyordu bu.
"Adamım mı?" Kolunu belime sarıp beni yavaşça kendine çektiğinde omzumu göğsüne yasladım. Dylan eğilip yanağıma dudaklarını yavaşça bastırdı ve bir süre sonra geri çekildi.
Arkamdan bana sarıldığında sırtımı göğsüne yasladım. Ellerini karnımın üzerinde birleştirdi ve başını uzatıp boynumdan öptü bu sefer de. "Benim güzel sevgilim sence şu bahçede duran hödüklere benziyor mu?" Ellerimi karnımdaki ellerinin üzerine koyduğumda başını omzuma yasladı ve ikimiz de kadına bakmaya başladık.
Tamam, çok fazla aşıkmış rolü yapıyordu ve bana saçma sapan duygular yükletiyordu bu yüzden geri zekalı.
Kadın şokla gözlerini kırpıştırırken bana baktı. "Git artık." dedim kaşlarım çatılırken. "Dylan'ın artık sevgilisi olduğunu neden anlamıyorsunuz?"
"Yanlış anladın!" diye hemen araya girdi sevecenlikle. "Ben Dylan'ın ablasıyım, Jane. Seni de tanıyorum, sen Thomas olmalısın." Elini uzattığında şaşkınlıkla elimi Dylan'ın elinin üzerinden çektim ve sıktım. Dylan homurdanarak benden geriye çekildi.
"Dylan'a defalarca baskı yaptım beni seninle tanıştırması için ama aylardır ne telefon ediyor ne de telefonlarıma bakıyor." Elimi sıktı o da samimice. "Çok üzgünüm, seni rahatsız etmek istemedim." Şokla kadına baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
killer in my bed •[bxb]
FanfictionKaranlık ve sırlarla dolu bir hayatı olan Dylan, hayatına almak zorunda kaldığı avukata daha önce hiç hissetmediği şeyler hissetmeye başlar.