KIMB -24-

2.3K 151 98
                                    

Çerezlik bölüm, fazla uzun değil.

Yarın TRNC gelecek.

Oy SINIRI 22.

Yorum ve oy vermeyi unutmayın. İyi okumalar!
















Bölüm Yirmi Dört: "Kimin Ne Hissettiği"

Arabada gidiyorduk ve aramızda derin bir sessizlik vardı. Sabahtan beri düşünüyordum ve aynı sonuca varıyordum sürekli. Dylan beni kullanmaktan başka bir şey yapmıyordu ve ben her seferinde buna izin veriyordum. Aptalın tekiydim. Benim onu kullanmam gerekirdi.

"Ne oldu?" dediğinde çevirmedim ona başımı. "Sabahtan beri benimle konuşmuyorsun." Sabahtan beriden kastı, seviştiğimizden beri demekti. Sadece o bunu sesli dile getiremeyecek kadar korkaktı.

"Konuşacak bir konu yok çünkü." diye onu geçiştirdim.

"Cidden mi?" dediğinde başımı salladım. Artık onun davrandığı şekilde davranacaktım aramızda olanlara.

"Cidden."

Bir şey demedi zaten o da, önüne döndü. Açlıktan ağrıyan karnımla arkama yaslandım ve sırtımı ona dönüp yolu izlemeye başladım. Kahvaltı yapamamıştık çünkü işi ne ise acildi, eve gitmemiz gerekiyordu. Yine de söyledim.

"Ben çok acıktım." Önemli planını erteleyip ben acıktığım için beni kahvaltıya götürmesinin imkanı yoktu ama yine de söylemek istedim.

"Yol üstünde güzel bir yer var, duralım orda." dediğinde kaşlarım çatıldı ama kurcalamadım. Bugün iyi tarafından kalkmış olmalıydı. Sabah seksinden sonra iyi olmaması imkansızdı zaten.

Arabayı kenara sürdüğünde kaşlarım çatıldı ve kenara çekti bizi, ardından durduk ve el frenini indirdi. "Yapma şunu." dediğinde umursamazca ona baktım.

"Bir şey yapmıyorum."

"Benden bir şeyler bekleyemezsin." dediğinde şokla ona döndüm ve gözlerine baktım. "Tamam, birkaç kez birlikte olduk ama..."

"Senden bir şey beklediğim falan yok, kes şunu!" dedim gözlerimi aralarken. Kollarımı göğsümde birleştirdim ve dümdüz arabanın camından dışarı baktım.

"Gözlerin öyle demiyor."

Sinir ve kırgınlık ile ona döndüm. "Biliyor musun, bence bir şeyler bekleyen de, bana bir şeyler hisseden de sensin." Başımı dibine soktum ve gözlerine baktım direkt. "Bana birinciyi asla geçmeyeceğimizi söyledin. Sonra ikinciyi yaptın, şimdi de üçüncüyü. Kurallarına ne oldu Dylan? Bağlanmamak için herkesle bir kez yatan sen, bana gelince ne değişiyor?" Kafası karışmış gibiydi.

"Bilmiyorum." dediğinde dudaklarım kıvrıldı alayla.

"Ben biliyorum." dedim ve dibimdeki kahvelerine baktım. "Benden hoşlanıyorsun. Ama bunu aşman gerekiyor çünkü senden hiçbir zaman hoşlanmayacağım."

Durdu ve ilk kez gözlerine yansıyan kırgınlığı gördüm.

Ama fazla bakmama izin vermeden benden geri çekildi, "Boş boş konuşma sabah sabah ya." dedi ve çıktı arabadan. Arkasından sertçe kapıyı kapatıp arabanın önüne yürümeye başladı. Arkama yaslandım. Benden cidden hoşlanıyor muydu? Dediklerime alınmış olamazdı, değil mi?

Bir sigara yakıp arabanın kaputuna yaslandığında arkasından uçuşan saçlarını izlemeye başladım. Birinci sigarası bitti, ikincisine geçti. İkinci sigarası geçti, üçüncüsüne geçti. Üç bitip dörde başladığında oflayarak yüzümü kapattım ellerimle. Beyefendinin arabaya teşrif etmesini bekleyecektin bir de.

killer in my bed •[bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin