1.BÖLÜM

275K 12.8K 1.4K
                                    

Karşımda tüm ihtişamıyla duran mekana baktım ışıkların gri tonlarıyla uyumu göz kamaştırıyordu. Zenginlik ve para kokusu buram buram hissediliyordu.

Kapıda duran sert bakışlarla etrafı süzen iki adam ise burada kuş uçmaz havasıyla adeta boy gösteriyordu.

İncelemelerimi bırakıp sağ ayağımı ileri doğru uzattım bir adım atmak için ve aynı anlarda yerin ayağımın altından kayması bir olmuştu.

Kendi kendime sakin ol Deniz derken bir kez daha kimsesiz olduğumu hatırladım. Kendimi kendim cesaretlendiriyorum. Ne ironik değil mi?

Adımlarımı emin olarak attığıma inanarak yürüdüm. Kapıda duran iri yarı heriflerle karşı karşıya gelince durdum.

İfadesizce yüzüme bakan adama bir şey demem gerekiyordu. Giderek şüpheye dönüşen yüz ifadesi bunun sinyallerini çakmıştı çoktan.

Sesimi kalınlaştırdığım gibi konuşmaya başladım.

"İş için gelmiştim birader. "

İş için geldin Deniz evet de birader ne adam ipinden kopup üstüne atlarsa ne yapacaksın acaba, hayır yani ben kızım abi desen daha beter.

"Senin gibi çelimsizlere İş yok koçum burada hadi al voltanı. "

Alayla söylediği kelimeler sinirimi bozarken gülüşüyle hepten zıvanadan çıktım. Lafın altında kalan biri hiçbir zaman olamadım.

Beni aşağılayan bu herife diyecek lafım vardı elbet bende yaptım yine denizliğimi açtım ağzımı yumdum gözümü...

"Ulan boz ayı herkes senin gibi mi olacak bizde vücut yoksa ne olmuş. Beynin bile kas yığını olmuş vücudun olsa ne yazar. "

Arkamdan gelen kahkaha sesi mevzuyu bariz bir şekilde dağıtırken arkamı dönüp karşımda duran adama baktım. Sonunda karşılaşmıştık Arat Çakıcı...

Gülmesini bastırıp konuşmaya başladı. Sonunda şükür...

" Haklısın. " diyen adama bakıp ne demek istediğini anlamaya çalıştım.

Beni bu sıkıntıdan kurtarıp dudaklarını aralayıp konuştu.

" Vücut yok o kesin de dil pabuç kadar. "

Dalga mı geçiyor bu dümbük benimle.

İki ayı anında yanımda bitti aniden koltuk altlarıma girip beni havalandırdılar. Debelenip bağırmaya başladım.

" Ayı, bıraksana lan beni. Şişşt sana diyorum bırak sana ulan. "

"Arat bey Özür dileriz hemen gönderiyoruz."

"Ben ne diyorum ulan herife bak hala açıklama yapıyor bıraksana beni."

Sesimi bastıran erkeksi ses yankılandı bir anda.

"Bırakın çocuğu. "

Gülmesini bitiren ayıların sahibi arat emrini vermişti. İki ayı bir anda beni bırakınca haliyle yere çakılan popomun ağrısıyla kafam attı.

" Kırdım çanağı yavaş olsanıza ben sizin...."

Konuşmamı bana bakan gözlerle kestim. Koyu kahve gözleri gözlerimden çekilip vücudumda gezindi.

Bana bakan gözlerini takmadan ayağa kalkıp ellerimle üstümü silkeledim.

Birkaç saniye sonra arkasını dönüp giden adama bütün umutlarım yıkılmışçasına baktım.

Karşılaştık tamam da ne olacaktı şimdi beni bu düşüncelerimden sıyıran sert sesi tekrar havaya karıştı.

"Aldım çocuk seni işe yarın 8'de gel başla."

Arkasından bakarken yüzümde gülümsememle tek düşündüğüm şey bundan sonraki hedeflerimdi...

***

MAFYA KORUMASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin