33.BÖLÜM

141K 6.9K 370
                                    

Karım olacak kelimesi hâlâ beynimde dönüyordu.

Yok artık! Bizim Biricik mi, hani yurt arkadaşım olan? Şaka olmalı, bu kadarı ancak senaryosu bitmek bilmeyen dizilerde olur.

Şaşkınlıktan gülmem normal miydi? Kısa kahkahamı sonlandırıp konuştum:

"Shrek, bir yere mi çarptın kafanı?"

Evet, bu dediğim mantıklıydı. Biricik onu bir güzel benzetmiş olabilir ve o sırada Shrek kafasını çarpıp beynindeki nöronları kaybetmiş olabilirdi

Olmayan şeyleri hayal etmesi kesinlikle bu yüzdendi. Yoksa Biricik böyle bir şeyi mümkün değil kabul etmezdi.

"Hayır, neden sordun?"

Neden diyor bir de. Oğlum, sanki burada normal bir mevzudan bahsediyoruz. Herife bak, hâlâ sırıtarak alay ediyor bizimle.

"Hayal görüyorsun sen herhâlde, geçer korkma."

Arat'la birlikte gülmeye başlayan Shrek'e tehditkâr bir bakış attım. Korktu mu, peki? Cevap, kocaman bir hayırdı tabii ki. Hâlâ böğürerek gülüyordu.

En doğru kaynağa başvurmaya karar vererek elime telefonumu aldım. Şu durumda Biricik'i aramak en iyisiydi.

Biricik'i bulup arama butonuna bastım ve beklemeye başladım. Neyse ki üçüncü çalışında açıldı.

"Biricik, neler oluyor? Bir günde bu kadar şoku kaldırmaz benim bünye."

Bana çapkın bakışını atan Arat bu söylediğimin bir kısmını kendine çekmişti sanırım. Haksız da sayılmazdı. Dengesizce değişen tavırları yüreğimi hop oturtup hop kaldırıyordu.

"Ne duyduysan doğru..."

Yuh! Hani kedilerinle yaşayıp ölecektin sen? Hani okuyup ayaklarının üzerinde duracaktın?

"Biricik, hayallerin..."

İki kelime edebilmiştim sadece. Sesim bir tarafıma kaçmıştı.

Konuşmak için tekrar ağzımı açacaktım ki sesi kulağıma doldu.

"Sanırım artık hayalim Hakkı'nın karısı olmak."

Ne oluyordu? Cidden bir bok anlamıyordum. Etkilendim, demişti ona lafım yoktu ama iki dakikada da evlenilmezdi ki.

"Biricik..."

Biraz duraksayıp derin bir nefes aldım. Sesimi toparlayıp devam ettim:

"Eğer kararın buysa sonuna kadar yanındayım."

Evet, düşüncemle ağzımdan çıkan bir değildi. Fakat daha fazla sorgu sual etmek istemiyordum.

Bunu yapmak istiyorsa önünde duramazdım. İleride çok mutlu olma şansı vardı ve en azından artık yalnız olmayacaktı.

En güzeli ise bir ailesi olacaktı.

"O zaman sonra görüşürüz."

Telefon pat diye kapanmıştı. Şu an arkadaşımın suratını görmek istiyordum. Çünkü yüzünden anlardım düşüncelerini.

Meraktan yerimde duramıyordum, mutfaktan koşar adım çıktım. Odama gidip yatağa kendimi atarken ne olduğu hakkında fikir yürütmeye başladım. Sanırım bu gece çok uzun bir gece olacaktı.

***

Tam da Deniz'le bizim mevzumuzu açacakken damdan düşen Hakkı'ya sövmek istiyordum. Daha bir hafta olmadan bu neyin acelesiydi? Sanki kaçıyordu kız.

Elektrik süpürgesi gibi karı kız yutan bu herif nasıl bir kişiye bağlanmak istiyordu, gerçekten şaşırtıcıydı.

Salonda karşılıklı oturmuştuk. Sessizlik hüküm sürerken birden konuştu:

MAFYA KORUMASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin