73. BÖLÜM

79K 4K 122
                                    

Hastaneden çıkıp eve geldiğimizde her şey Esra tarafından hazır edilmişti.

Eve geldiğimizden beri etrafımda Esra'dan çok dört dönen Arat gözlerimi yaşartıyordu artık.

"Bir yastık daha ister misin, aşkım?"

Üstüme düşen bir Arat'ın hayalini bile kuramazken bu hâli oldukça tuhafıma gidiyordu. Yatmaktan bunaldığımdan yerimde biraz daha doğrulmak için kendimi öne çektim.

Hareketlenmemle elinde yastıkla ayaklanan Arat hemen yanıma geldi.

"Kendim halledebilirim."

Söylediğime uzaylı görmüş gibi bakan Arat konuştu:

"Ne oluyor, Deniz?"

Dediğine şaşırmıştım. Bir şey olduğu yoktu ki...

"Anlamadım."

Gayet netti tepkim, gerçekten anlamıyordum.

"Soğuksun."

Sesi kırgın çıkmıştı, hem de fazlasıyla kırgın.

"Soğuk olduğumu da nereden çıkardın?"

"Her yaptığım hareketten sıkılır gibi bir hâlin var."

Bu dediğiyle kendimi sorgulamaktan alıkoyamadım. Yaşadığımız son günleri gözümün önünden geçirdiğimde bir dayak atmadığım kalmıştı adama.

Hak verdiğim noktalarla birlikte haksız bulduğum yerlerde vardı. Doğum sancısıyla canımın derdine düşmüştüm, yoksa Arat'a olan sevgim hiç eksilmemişti. Sadece ilgi miktarında azalma vardı.

Oğlumuzun ağlamasıyla konu değişip odak noktamız tamamen o olurken ona söylemek istediklerimi kafamda tartmama da zaman tanımıştı.

Oğlumu doyurup yerine koyduğumda Arat'ı elinden tutup yatağımıza oturttum. Yapabileceğim tek şeyi yapıp ona sarıldım ve onu sevdiğimi hissettirmeye çalıştım.

Seni seviyorum cümlesi bizim ilişkimiz için artık basit kalırdı.

Biz o aşamaları çoktan geçmiştik çünkü.

Benden daha çok bana sarılıp karşılık veren Arat'a gülmeden edemedim. Böyle çocuk yürekliydi işte. Ufacık bir ilgiyle her durumu tersine çeviriyordu ki beni boynumdan öpmeye başlaması buna en güzel örnekti.

Onu ittirip yüzlerimizi denk getirdim ve bana bakmasını sağladım.

"Özledim."

Çüşünüz, Aratçığım. Yavaş!

"Lohusa döneminde olmaz."

"Ne kadarmış bu dönem?"

Arat'ın rahatlıkla sorduğu soruya aynı rahatlıkla cevap verdim:

"Kırk güncük."

Arat'ın rahatlığının yerinde yeller eserken ben şirinlik yaparcasına gülümsedim.

"Bu ne arkadaş? Adet dönemi bir hafta, hamilelik desen dokuz ay, bir de başımıza lohusa mıdır nedir, o çıktı. Ne olacak benim hâlim?"

İsyanlarda benim koca mafyam, pardon bebeğim.

Çocuk gibi şikâyet ederek yanımdan kalkıp gitti. Bense arkasından sadece bakakalmıştım.

Başkasına bakar mı diye düşünmek bile istemiyordum ki öyle bir şey söz konusu bile olamazdı.

Hele bir yapsın! Canına ot tıkarım vallahi billahi!

Arat'ın gidişinin üzerinden geçen iki saat sonunda kıskançlıkla tırnaklarımı yiyip bitirmiştim ki çalan kapı ziliyle muradıma erdim.

MAFYA KORUMASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin