68.BÖLÜM

88K 4.4K 224
                                    

Geçen günler peşi sıra kesilmezken benim aklımda tek bir şey vardı: Kaybetme korkusu.

Arat'a korkularımı anlatmaya çalıştıkça karşımda kendine güvenen tavrıyla beni ve düşüncelerimi kenara atıyordu.

Bunları düşünmeyi bırakıp aynaya baktığımda karnımın daha da belirginleştiğini fark ettim. Artık hamileliğin verdiği kilolar üzerimde belli olmaya başlamıştı. Aynadaki görüntüme bakmaktan vazgeçip odadan çıktım.

Aşağı indiğimde kahvaltı masasında elinde gazetesiyle oturan Arat klas bir görüntü olarak karşımdaydı. Kahvesinden dolgun dudaklarıyla çektiği bir yudumu keyifle yuttu.

Bakışları bana döndüğünde hiçbir şey yokmuş gibi davranıp gülümsedi. Benim edindiğim sorunlar kendimi ilgilendiriyordu.

Görünen o ki onun umurunda değildi.

"Günaydın, aşkım."

Şen sesine karşılık benden mırıltılı bir karşılık aldı.

"Hazır mısın?"

Ne demek istediğini anladığım için cevap verme gereği de duymadım. Bu kadar da üşengeç olmuştum. Sorularına devam etti:

"Meraklı sevgilime ne oldu?"

Kaynanamın yıldırım nikâhı beni meraklandırmıyordu.

Ruh hâlim zaten şu an şaka kaldıramayacak durumdaydı.

Kusura bakma, Aratçığım. Gülemiyorum.

"Benden ne istiyorsun, Deniz?"

Evet, günlerdir ben bu adamdan ne istiyordum? Bize
güvenli bir ortam sağlamasını mı, yoksa o masaya geri girip zaten güvende olan hayatımıza kaldığımız yerden devam etmemizi mi?

"Konuyu açınca kızıyorsun ama ben huzursuzum, görmüyor musun?"

Ayağa kalkıp yanıma geldi. Ellerimi tutup gözlerime baktı.

"Bana güven, sen de bebeğimiz de güvendesiniz."

"Bu istediğim cevap değil."

Sessizce demek istediğimi anlamaya çalışırken onu fazla zorlamamak için devam ettim:

"Güvendeyiz demen gerekiyordu."

Gülümseyerek bana sarıldığında kulağıma fısıldadı:

"Güvendeyiz. Korkma, bebeğim."

Bebeğim kelimesini çocuk avutur gibi demişti. Bir de sırtımı sıvazlıyordu.

Geri çekildiğinde bir şey dememe fırsat vermeden beni sürüklemeye başladı. Evden koşar adım çıkınca nereye gittiğimizi sormak istesem de kendime engel oldum. Sorunca daha çok meraklandırıyordu beni.

Arabaya bindiğimizde son sürat tabakhaneye bir şey mi yetiştiriyoruz diye sormamak için direndim. Arabanın durduğu binanın önündeki tabelaya bakınca keşke daha hızlı sürseydin aşkım diyesim geldi.

Gelinlik ve Moda Evi...

Gelinlik yazısını görünce zaten bende kayış kopmuştu çoktan. Sevinçle ona döndüğümde yüzünde mimik oynamıyordu.

"İnebiliriz."

Dediğini ikiletmeden hoplaya zıplaya indim kapıdan. El ele girdiğimiz mekanda herkes Arat'a el pençe divan durup selam veriyordu.

Salon gibi bir yere geçtiğimizde koltuklarda oturan Biricik'i gördüğümde sevinçten uçacaktım. Benim için gelinlik seçecektik, bundan güzel gün olmazdı herhâlde.

MAFYA KORUMASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin