Hakkı'yı kapıdan geçirirken bir kez daha arkasından el salladım. Eve girip bütün gün ne yapacağımı düşünmeden edemedim. Hayatım bomboştu. Yapacak hiç bir şey yoktu.
Aradan geçen saatlerin ardından saat daha yeni üçe geliyordu. Akşama daha çok vardı ve artık patlamanın eşiğine gelmiştim. Sıkıntıdan evin içinde dönüp durmaktan başım dönmüştü. Elime telefonumu alıp salondaki koltuklara attım kendimi.
Boş boş bakınırken kapının sesiyle sıçradım. Hakkı normalde bu saatlerde gelmezdi ama erken gelmiş olabilirdi. Bunları düşünürken bir yandan da kapıya ilerledim.
Kapıyı açmamla karşımda duran korkulu rüyalarımın sahibi yerime çakılmamı sağladı. Korkuyla kapıyı üstüne kapatmaya çalışırken ayağını kapının arasına koyup beni engelledi.
Tüm gücümü kullanıp kapıyı geri itmeye çalışırken yere düşmüştüm. Yerimden hızla kalkıp Hakkı'yla kaldığımız odaya girdim ve kapıyı kilitledim.
Telefonumun salonda kalmasına lanet ederken kapıya atılan tekmeyle geri çekildim.
Hakkı yoktu. Kimse yoktu ki şimdiye kadar...
İkinci vuruşta kapının kırılmasıyla kapana kısılmıştım. Hakkı'ya güvenen tarafım dua etmeye başladı.
Ne olur, bir şey olsun ve gelsin.
Ama öyle olmadı. Ellerimi bağlayan adam karşımda oturmuş pis bakışlarını bana atıyordu. Ağlamam ya da yalvarmam gerekirdi şu anda ama yapmadım.
Söylediğim gibi güçlüydüm. Başımı dikleştirip yüzüne iğrenir ifademle bakmaya devam ettim.
"Bunca yıl bekledim ama değdi. Hayli güzelleşmişsin."
Yüzünü yüzüme yaklaştıran adama tükürüğümü armağan ettim.
Psikopatça gülmesi sinirlerimin boşalmasına neden oldu.
"Allah belanı versin! Azgın köpek! Bırak beni!"
Yerimde debelenirken dediğiyle kalakaldım.
"Bırakacağım. Ama ilk önce tadına bakmam lazım."
Adrenalin damarımda akan kanı hızlandırırken karşımdaki adamı korkutma fikriyle aydınlandım.
Yalanları sıralarken inanmasını ummaktan başka çarem yoktu.
"Ben Hakkı'ya aidim. Eğer kılıma dokunursan yaşatmaz seni."
Acaba bana bir şey olursa Hakkı ne yapar, diye düşünmeden edemedim.
Saçmalama, Biricik. Burnundan fitil fitil getirir.
Tongaya düşen üvey babam olacak it sinirle dönüp durmaya başladı tepemde.
"Nasıl izin verirsin buna, aptal kız?"
Üvey de olsa baba olarak endişe etmesi gereken şey tam tersiydi. Ama onun düşündüğü sadece kendi tatminiydi.
Sinirli hâlini bir anda yavşakça gülen adama bıraktı. Psikopat olduğuna tamamen emin oldum.
"Deneyip görelim o hâlde."
Korkmuyordu pislik herif, çekinmiyordu da.
Sesim çıktığı kadar bağırmaya devam ettim. Ama kimse duymadı. Bana yaklaşan pis eller hayatımı karartmaya bir adım kala üstümden çekildi.
Şaşkınlıkla etrafıma bakarken Hakkı'yı gördüm. Bütün umudum karşımda üvey babamı gebertene kadar döverken dur bile demedim.
Belinden çıkarttığı silahı görmemle kanım donarken üvey babamın başına dayayıp konuştu:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA KORUMASI
ChickLitRingin bir tarafında ünlü iş adamı karanlıkların kralı Arat, Diğer tarafında intikam almak için erkek kılığına girmek zorunda kalmış ve erkek kılığında mafyanın yakın koruması olmuş Deniz, Peki ikisi ringde karşı karşıya gelirse... Bir de bu ikiliye...