Aptalın Biri (GirlxGirl)

11.4

Yaaa, çok polisiye izlediğimden dolayı her an bunların karşısına bir ceset çıkarabilir ve ortalığı karıştırabilirim jksdfsddsgfd

Tutun beni yiğitlerim yoksa hikaye aksiyon-polisiyeye doğru kayacak jsfkgf

<<<<<<<<<<<

"Aşkım, bebeğim, sevgilim, bir tanem, canımın içi aaaah, İlay bak ayağıma bir şey değiyor, korkuyorum." Elbete ki bu muhteşem aşk sözcüklerini, bana sarılmış bir halde daha doğrusu ahtapot gibi bütün uzuvlarını bana sarmış halde, söyleyen Sıla'ydı.

"Benim elim o Sıla sakin ol. Bak su ne güzel."

"Emin misin? Elin mi gerçekten?"

"Sana ne zaman yalan söyledim? Hiçbir şey yok, üstelik derinde bile değiliz bu kadar sığ suda hangi canlı sana zarar verebilir Allah aşkına sevgilim?"

"Deniz anası." Dedi hiç düşünmeden.

"Deniz anası olsa kumsalda uyarısını görürdük değil mi? Dikkat deniz anası var gibi bir şeyler."

"İlay çok karanlık her yerden bir şey çıkacak gibi hissediyorum yaa."

Kafasını ayın parladığı tarafa çevirdim. "Birazdan gözün alışır. Bak ne güzel görünüyor denizin üstünde parlayan ay. Hem köpek balığı falan gelse önce beni yer merak etme."

"İlay mal mısın burada köpek balığının işi ne?" Ciddi bir yüz ifadesiyle bana baktığında gülmeden edemedim. Bütün bu korku deniz anası için mi yani? "Ayrıca ben seni kurtarmak için bir yerimi kanatır kendimi feda ederim."

"Ha, köpek balığından korkmuyorsun ama deniz anasından korkuyorsun öyle mi?"

"Fazla adını anmayalım gelir falan."

Sıla'nın aslında çok korkak olduğunu biliyordum yani adrenalin gerektiren şeyleri gözünü kırpmadan yapabiliyordu ama böyle karanlıktan, korku filmlerinden, daha doğrusu 'göremediği veya açıklayamadığı' şeylerden korkuyordu. Şu an karanlıktı ve denizin içi kapkaraydı. Yani Sıla'nın geniş hayal gücüne göre bu sulardan her an bizi öldürebilecek bir şeyler fırlayabilirdi.

Bacaklarını belime dolamış kollarını da boynuma sarmıştı. Şükür ki ayağımın bastığı yerdeydik yoksa çoktan ikimiz de dibi boylamıştık. Onu korkutmak inanılmaz hoşuma gittiğinden elimi beline hafifçe sürtüp çektim.

"En sevdiğiiiiim, sırtıma bir şey değiyor, İlaay." Beni boğarcasına sıkarken kendimi gülmemek için zor tutuyordum. "Boyuna posuna kurban olduğum hadi çıkalım, lütfen. Bak kumsalda bana istediğini yapabilirsin. Yemin ediyorum sesimi çıkarmayacağım. Ama çıkalım tamam mı?" Yanağını yanağıma bastırmış bacaklarıyla belimi sıkıyordu. Filmin korku kısmını burada bitirebilirdim sanırım. Kızın erotik kısma enerjisi kalsın.

"Tamam bırak da sahile yüzelim." Diyerek kollarını ayırmaya çalışsam da daha sıkı tuttu. O bacaklardaki kuvvetle zaten yakında belimi kırabilirdi.

"Hayatta bırakmam."

"Tamam kal öyle." Dedikten sonra suyun içinde yürümeye başladım. Bacak kaslarıma çok iyi gelen bir egzersiz olduğunu itiraf etmeliyim. Herhalde birkaç cm daha yukarı zıplayabilirim artık.

Sahile çıktığımızda yorgunluktan kendimi kumlara attım. Sıla ile uğraşmak beni yormuştu. Erotik kısma ayırdığım enerjimi harcamıştım. Tüh be.

"Ölüyordum korkudan." Dedi Sıla dizlerini çenesine çekip oturarak. Doğrulup ona baktım.

"Özür dilerim, biraz eğlenmek istemiştim. Bir daha gece gelmeyiz tamam mı?"