12.4

6.6K 446 28
                                    

AYH BANA BİŞİLER OLUYOR

HER GÜN BÖLÜM ATMAYA BAŞLADIM SJKSDDFS

ACİLEN BU DÖNGÜDEN KURTULMAM LAZIM YOKSA SONRA SİZ DAHA ÇOK BÖLÜM BEKLERSİNİZ SKLSFSDFS

NEYSE YARIN BÖLÜM YOK SJFKSLGSGS

<<<<<<<<<<<<


Söylemiş miydim... Tabu konusunda berbattım.

Diğerleri, kanka bak şurda şunu yapmıştık ne yapmıştık falan diye sorarken öylece bakıyordum. Çok sosyal bir insan olduğum söylenemezdi, hayatım okul-voleybol-ev üçlüsü arasında geçiyordu, Sıla hayatıma girene kadar. Dolayısıyla Damla'ya dönüp, kanka senin bi şeyin vardı neydi o diyemiyorum. Çünkü neyi olduğunu hiç bilmiyorum.

Anlatma sırası bana dönmesin diye çok uğraşmıştım ama dönmüştü. Kuralı biz koymuştuk, sürekli aynı kişiler çıkmasın diye herkes muhakkak bir kere anlatım yapacaktı. Ayağa kalkıp takımıma döndüm. Yani Sıla, Emirhan, Damla ve Gökçe'ye.

Kolay bir şey gelmesini umarak kartı çektim.

Moda. Yasak kelimelerde, Kıyafet, elbise, Cemil İpekçi, ayakkabı ve yıl vardı. Bu Damla'nın uzmanlık alanıydı benim değil. Modanın M'sinden anlamazdım ben.

Aklıma gelen fikirle heyecanlandım. Çünkü bunu farklı bir şekilde Sıla'ya anlatabilirdim. Süre başladığında Sıla'ya döndüm.

"Sıla, korku filminden çıktıktan sonra seni öptüğüm yer." Sıla utançtan kıpkırmızı olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Heyecandan öptüğüm yer demiştim, gittiğimiz yer deseydim muhtemelen daha rahat olacaktı. Sağlık olsun ya.

"Söylesene Sıla." Diyerek sıkıştırdı Damla.

"Süre bitiyor." Dedi Emirhan'da.

"Moda sahili." Dedi Sıla fısıldayarak.

"Sahili at." Dedim.

"Moda." Dediler hep bir ağızdan.

Kağıdı bırakıp yenisini aldım. Satranç. Bu gerçekten benim şansım mıydı bilemiyorum. Yine Sıla'ya döndüm.

"Meleğim küçükken profesyonel olarak yaptığın şey?"

"Tekvando?" dedi anında tek kaşını kaldırarak. "Yok diğeri. Hani çok iyi olduğun vardı ya büyüklerle falan oynarmışsın."

"Satranç."

Kağıdı bırakıp başka bir tanesini aldım. Ben sanırım gerçekten şanslıydım.

"Mentollü neyim var?" diye sordum gruba doğru. "Sigara." Diye cevapladılar. "O bitince?" diye devam ettim.

"İzmarit." Dedi Sıla.

"Senin ağzını yerim." Diyerek kartı bıraktım. Sürem bitmişti. Bu turu biz kazanmıştık en azından.

Birkaç kişi sonra Sıla'nın sırası gelmişti ama onun oraya çıkması imkansızdı. Üstelik çizerek anlatma gelmişti ve Sıla'nın çizme konusunda berbat olduğunu biliyordum. Eee, o da eksik oluversin.

"İlay ben yapamam." Diye fısıldadı yanımdaki Sıla. "Yemin ediyorum bayılırım."

"Sıla'nın sağlığı açısından bu turu hükmen yenik sayıyoruz." Dedim. "Dikkatler üzerinde olduğunda bayılabiliyor, umarım anlayışla karşılarsınız."

"Bizim canımıza minnet." Diyerek sırıttı Görkem.

"Beleşten puan." Diyerek güldü Doğukan'da.

Aptalın Biri (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin