Şaşkınlar Diyarı

112 17 3
                                    

"PRENS ASAHİ!"

"PRENS ASAHİ!"

Tiera Kapısı'nın önünde,mermer kule-
nin basamaklarını soluk soluğa çıkan Hiroşi,prensi burada bulacağını bili-
yordu.

"Kanatları kopasıca!"diye mırıldandı.

Yaklaşık yarım saattir,gözlerini mavi
giysili kızdan ayırmadan onu izleyen
Asahi,arkasında bir gümbürtü duyun-
ca,başını çevirmek zorunda kaldı.Yü-
zü Terra Hurma'sı gibi kızarmış,yerde boylu boyunca yatan Hiroşi'ye öfkeyle
bakarak,hemen önüne döndü.

"BU İSTEDİĞİNİZ!"

"PEK DE OLASI GÖRÜNMÜYOR!"!"

"HA HİROŞİ!"dedi.

Bir anlığına ona dönüp bakan prensin
kara gözlerinde,siyah bir karartının geçtiğine emindi.Yıllar önce Asahi'yi,
Alim Mongo'nun odasını kurbağalarla doldururken yakaladığında,yine aynı   bakışları görmüştü onda."Bu istediği-
niz pek olası değil derken" ne demek istiyordu acaba!Yoksa onu duymuş muydu!

Ayağa fırlayan Hiroşi

"Prensim!"

"Dadı Ning'den istediğininiz atıştırma-
lıklar!"diyerek yavaşça yutkundu.

"Hazır olduğunu söylemeye geldim!" dedi.

Kuleden aşağıya,kalabalığa bakarak,
mavi giysili kızı aradı Asahi.Ortalarda görünmüyordu.Sinirlenerek Hiroşi'ye dönen Asahi,şimşek hızıyla Hiroşi'nin yanında bitiverdi.Eğildi,kulağına iyice yaklaşarak

"Biliyor musun Hiroşi!"

"Bu sarayda artık hiçbir fısıltı benden kaçamıyor!"diye fısıldadı.

Hiroşi daha prensin ne demek istedi-
ğini tam olarak kavrayamadan,siyah
kanatlarını gürültüyle açan Asahi,onu
koltuklarının altından tuttuğu gibi ha-
valanarak,kuleden aşağı uçurup yere bıraktı.Hiroşi'nin havalanan saçları daha omuzlarına düşmemişti ki,Asahi aynı hızla sarayın Akemi Bölgesi'ne doğru uçarak gözden kayboldu.Hiroşi arkasından bakakaldı..

Dadı Ning,prensin istedigi atıştırma-
lıkları hazırlamış,ayrıca onun çok sev- diğini bildiği,Abel Yaylası'nın İri Saki Mandası'ndan elde edilen,Saki Sütü'
nü kristal bir sürahiye koymuş,odada
onu bekliyordu.Pencere açılıp da Asa-
hi fırtına gibi odanın ortasına daldı-
ğında,onu oradan beklemeyen zavallı dadı,eliyle göğsünü tutarak yerinde sıçradı.

"Kapıya ne oldu prensim!"

"Onu tekmeleyip iptal mi ettiniz?"

Dadı Ning dışında,hiç kimsenin ken-
disiyle böyle konuşmasına izin verme-
yen Asahi onu duymamazlığa geldi. Kanatları hala açık,düşünceli,dalgın ve görmeyen gözlerle odanın ortasın-
da dönüp duruyordu.Dadı Ning tut-
masaydı,Saki Sütü'nün olduğu kristal sürahiyi neredeyse kanatlarıyla yere devirecekti.Dadı Ning'e dönüp,aniden
onu kalın Terralı omuzlarından tutup,
gözlerinin içine bakan prens

"Dadı!"

"Kraliçe adayları için sarayda her şey hazır,hiçbir eksik yok degil mi!?"dedi.

Buda soru muydu şimdi!Bir haftadır Haru,Ai ve Bao ile birlikte,sarayda bü-
tün hizmetlilere kan kusturmuş,hiç-
bir eksik olmadan,her şeyin kusursuz olmasına dikkat etmişlerdi.

"Evet Prensim!Her şey hazır!"

"Hiçbir eksiğimiz yok!"diye cevap ver-
di Dadı Ning.

Prens ancak o zaman kanatlarını çe-
kerek,yatağına doğru yürüdü.İki elini başının arkasına,ensesine koyarak,ya-
vaşça sırtüstü yavaşça yatağa uzandı.
Gözlerini tavanda,Terra Ormanı'nda resmedilen Sakai Kuşları'na dikerek,
dalgınca ama yüksek bir sesle

"İYİ!..İYİ!..dedi.

Dadı Ning odanın ortasında,hala elin-
de tuttuğu bir sürahi dolusu Saki Sütü ile kalakalıp prense baktı.Kendine bir
bardak Saki doldurup tek yudumda
içti."Yüz otuz yıllık şu kısacık ömrüm-
de!Bu çocukla ilgili bakalım daha ne- ler göreceğim!"diye düşünüyordu.

Prens Asahi mavilerdeydi..

Karanlık Prens Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin