53.Bölüm

98 10 0
                                    

Dün tuna gitme dedikten sonra koltuğu yatağına yanaştırıp yanına oturdum. bir süre sonra başımı omzuna yaslayıp elini tutar bir vaziyette uyuya kalmışız.
Hemşirenin içeri girmesiyle aniden uyandım.

Hemşire: hastamız bugün nasıl bakalım?
Ben: iyi sağolun.
Hemşire: aslında sizin burda kalmanız yasak ama. Nasıl bir duygu olduğunu anlayabiliyorum.
Ben: sizinde mi başınıza geldi? Geçmiş olsun.
Hemşire: evet tatsız bir olay yaşanmıştı. zor birşey. hele ki görev yaptığınız hastaneye yardım etmeniz gereken bir hasta olarak sevdiğiniz geliyorsa.
Ben: çok üzüldüm. gerçekten...
Hemşire: kaç gündür neler çektiğinizi biliyorum. bir an için sanki kendimi seyrediyormuş  gibi oldum. 
Ben: sizin sevgilinizin neyi vardı?
Hemşire: motorsiklet kazası. bir türlü bıraktıramadığım en büyük tutkusu.
Ben: evet. çok riskli bir araçtır. şuan nasıl peki siz hala beraber misiniz?

Hemşire elindeki Alyansı ve tek taş yüzüğünü göstererek devam etti

Hemşire: şuan evliyiz.
Ben: inanın çok mutlu oldum.
Hemşire: bir çocuğu olduktan sonra motor sevdasına uzun bir süre ara verdi.
Ben: çok güzel. çok sevindim. gerçekten.
Hemşire: biliyor musunuz? Sizinde sonunuz bizim gibi olacak. yani evleneceksiniz. aranızdaki sevgiyi gördüm ve içime doğan tek şey bu oldu. Umarım yanılmıyorumdur.
Ben: düşünüyoruz. çok teşekkür ederim.
Hemşire: rica ederim.

Bazı işlemlerini bitirdikten sonra hemşire,

Hemşire: tekrar geçmiş olsun.
Ben: sağolun. sohbetiniz için teşekkürler.
Hemşire: rica ederim ne demek.

Hemşire odadan çıktıktan sonra hala uyanmamış olan tunanın yanında ki koltuğuma tekrar oturdum. yüzünü izliyordum. mükemmel yüz hatlarını. yüzünün kıvrımlarını.
O kadar mükemmeldi ki bazen 'bir erkek ancak bu kadar mükemmel olabilir' diye düşünmüyor değildim.
Bir süre sonra tuna kıpırdanmaya başladı

Ben: sevgilim...Günaydın.
Tuna: Günaydın birtanem.
Ben: bugün nasılsın?
Tuna: biraz daha iyiyim aşkım. nasıl olayım. buradasın sana doya doya bakabiliyorum daha ne olsun.
Ben: canım benim.
Tuna: da bir sorun var.
Ben: ne? ne sorunu? Ağrın mı var tuna? Canın mı yanıyor?
Tuna: aşkım bir sakin olur musun.
Ben: biraz paranoyak oldum galiba.
Tuna: çok sıkıldım burdan. evime gitmek istiyorum. sende gel bana bak istiyorum olmaz mı? Paranoyak aşkım?
Ben: bir doktora soralım. tek sorunun bu olsun...çıkarırlar elbette...
Tuna: yani bana bakarsın?
Ben: bakarım o soru mu? Ama sizde kalamam. zaten evli değiliz. olmaz.
Tuna: zaten seni bir gün sırtıma alıp bir dağ evine kaçırmayı düşünüyorum.
Ben: bak sen. sonra?
Tuna: bir de nikah memuru çağıracağım. orda nikahı basacağım. karım olacaksın.
Ben: aceleye getirmeye bayılıyorsun.
Tuna: canıma tak etti. kimseyi dinlemeyeceğim. herkesten habersiz birbirimizin oluruz? Fena mı?
Ben: birbirimizin olma fikri güzel. ama herkesten habersiz olmaz.
Tuna: tamam aşkım. sen ne dersen o olsun. ama bu adamı da fazla bekletme istersen?
Ben: tamam bekletmem. ben bir doktora bakayım. sorayım.  ona göre çıkar eve gideriz
Tuna: tamam aşkım görüşürüz.

Odadan çıktıktan sonra koridorun sonundaki doktora doğru ilerledim.

Ben: doktor bey?
Doktor: buyrun feyza hanım .
Ben: acaba tunayı bugün taburcu etmeniz mümkün mü?
Doktor: aslında akşama doğru taburcu olabilir. son kontrolleri yapmamız lazım. siz yinede hazırlıklı olun.
Ben:anladım. çok teşekkür ederim.

Çok AşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin