- haydi kızlar! Kahvaltıya.
Azra Merve'nin enerjik sesi uykumdan uyanmam için gayet yeterli bir sebepti. Erken kalkan kahvaltıyı hazırlar demesine rağmen anne yüreğiyle yine en erken o kalkmış ve kahvaltıyı hazırlamıştı. Yatakta toparlanıp ayağa kalktım. Dün gördüğüm rüyanın ağırlığı omuzlarımdaydı sanki. Tunanın sesini duymanın iyi geleceğini düşünerek telefona uzandım. Arama tuşuna basacaktım ki telefonumun çaldığını duydum. Arayan tunaydı.
Ben: günaydın
Tuna: günaydın sevgilim. Nasılsın?
Ben: iyiyim sevgilim. Sen nasılsın?
Tuna: bende iyiyim. Sesini duymak istedim. Seni özledim.
Ben: biliyor musun, bende tam seni arıyordum. Benden önce davrandın.
Tuna: ikimizinde buna ihtiyacı varmış demek ki.
Ben: benim senden biraz daha fazla olabilir.
Tuna: dün biraz kötüydün. Endişeleniyorum ister istemez. Bugün daha iyi misin?
Ben: daha iyiyim merak etme.
Tuna: sesin kötü ve bitkin geliyor ama. Benden sakladığın bir şey yok değil mi?
Ben: bir şey yok Aslında sadece
Tuna: sadece?
Ben: kabus gördüm.
Tuna: yine mi?
Ben: evet.
Tuna: feyza.Sıkıntıyla nefes verdi.
Tuna: Canım. Güzel karım. Kalbim. Lütfen. Senden tek istediğim şey, lütfen aklında ki kötü düşüncelere son ver. Uykularının bölünmesini, huzursuz olmanı istemiyorum. Biliyorum yapamıyorsun ama bunu benim için dene. Olur mu?
Ben: olur sevgilim. Deneyecegim. Konseriniz nasıl geçti?
Tuna: çok güzeldi. Herzaman ki gibi.
Ben: çok sevindim.Azra mervenin sesi duyuldu
-Feyza? Hadi aşağıya kahvaltıya gel.Tuna: sanırım seni çağırıyorlar. Hadi sen aşağıya in. Güzelce kahvaltını yap. Görüşürüz yine.
Ben: tamam. Sende yap kahvaltını ihmal etme. Seni seviyorum.
Tuna: seni seviyorum.Telefonu kapattıktan sonra elimi yüzümü yıkadım ve yavaş adımlarla aşağıya indim.
Azra merve: bak sana tabak hazırladım. Hadi vakit kaybetmeden otur başla.
Ben: günaydın kızlar. Azra, yine herkesten önce sen kalkmışsın.
Azra merve: ben alışkınım. Her zaman bu saatlerde kalkarım.
Cansu: çok sağol bir sürü de şey hazırlamışsın.
Büşra: eline sağlık hepsi çok güzel olmus. Benim çıkmam lazım. Ise gec kalacağım. Size afiyet olsun canlarım.
Ben: görüşürüz canım kolay gelsin.
Merve nerede?
Cansu: sabah erkenden çıkmış. Onunda bugün is yerinde cok isi varmış aradım az evvel. Bayağı yoğunum dedi.
Ben: Anladım.Kahvaltımızı yaptıktan sonra Cansu da ise gitmek için evden çıktı.
Azra Merve: feyza, ben biraz efeyi babaannesine götüreyim diyorum. Ne zamandır görmek istiyor.
Ben: tabi canım götür.
Azra merve: peki o zaman. Akşam görüşürüz canım.
Ben: görüşürüz.Azra merve ve Efe de çıktıktan sonra evde yalnız kalmıştım. Televizyonu açıp saçma sapan gündüz kuşağı programlarına göz attıktan sonra bir müzik kanalı açtım. şarkılar çalarken bende zaman geçmesi adına dergileri karıştırıyordum. Birden tanıdık olduğum melodiler kulağıma dolmaya başladı. Gözümü televizyona çevirdim. "Aklımı geri ver" çalıyordu. Hem şarkıya eşlik edip hem de klibi izliyordum. Ayrılalı çok olmamasına rağmen Tunayı özlediğimi birkez daha hissettim. Karnımı sıvazladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çok Aşık
Fanfictionİzmir'den Ankara'ya uzanan bir aşk... Tek tutkuları müzik olan iki insan, bir yanda başarılı ve yakışıklı solist Tuna,diğer yanda güzeller güzeli genç kız Feyza...Müzik yapmaktan başka bir hedefleri olmayan bu iki insanın yolları nasıl kesişti? -Nas...