75.Bölüm

28 6 5
                                    

Insan bazen yanılabiliyor, aldanabiliyor, kırılabiliyor... insan bazen, söylediği sözlerin ağırlığı altında ezilebiliyor. Bazen kulakları sağır oluyor. Gerçeğe, sözlere...

Nereye gideceğimi bilmeden çıktığım yolda biraz sonra kenara çekip durma ihtiyacı hissettim. Durdum. Sanki aklım da kalbim de arabayla beraber durmuştu. Öylece yola baktım. Midemde bir yanma ve bulantı hissediyordum. Huzursuzca elimi karnıma sonra da kalbime götürdüm. Biraz sonra sesli bir şekilde ağlamaya başladım. Kendimi ne kadar tutarsam tutayım fayda etmeyecekti. Ağlamayı seçtim. Belki rahatlarım umuduyla. Akşamın karanlığında herhangi bir yolun kenarında arabamın icinde tek başına ağlıyordum. Hem söylenenleri yediremiyor hem de Tuna'ya bunu yakıştıramıyordum. Ama kırgınlığım canımı çok acıtıyordu. Toparlanmaya çalıştım. Çantamın içinden telefonumu aldım. Tuna'dan cok sayıda arama ve mesaj gelmişti. Saate baktım. Gitmiş olmalıydı. Rehberden Azra Merveyi bulup aramaya bastım

Azra Merve: Alo? Feyza neredesin?
Ben: azra ne olur bir sey sorma. Okan gitti mi?
Azra Merve: evet, gittiler.

Ağlıyordum

Ben: tamam ben size geliyorum
Azra Merve: bekliyorum.

Telefonu kapattım. Demek gitmişti. Arabayı Mervenin evine doğru sürdüm.

Tuna'dan...

Öylece çıkıp gitmişti. Sinirimden ne yapacağımı bilmiyordum. Sağa sola yürüyüp dururken masanın üzerinde ki bardağı alıp duvara fırlattım. Bir şekilde atmam gerekiyordu icimde ki zehri. Oturdum. Başımı iki elimin arasına aldım. Sürekli aynı sahne gözümün önünde dönüp duruyordu.

Ağır konuşmuştum. Herzaman ki gibi aklım başıma sonradan gelmişti. Sanrım benim yapabildiğim tek şey kırıp dökmekti. İnsanları, eşyaları ve Feyzanın kalbini. karımın kalbini. Bütün vücudumu pişmanlık sarmıştı. Nereye gittiğini bilmiyordum telefonlarımı açmıyordu.

Telefonum çaldı.

Ben: efendim Okan?
Okan: çıkmıyor muyuz? Feyza'yı getirecektin?
Ben: Okan...

Ne diyeceğimi bilemeyerek Derin bir iç çektim

Okan: bir sorun mu var?
Ben: evet, yani biz kavga ettik. Feyza şuan burada değil. Bir sinirle evden çıktı nereye gittiğini de bilmiyorum.galiba ben biraz ağır konuştum ne yapacağım bilmiyorum
Okan: daha sabah bir şeyiniz yoktu, ne oldu birden bire?
Ben: oraya geliyorum anlatırım.

Evden çıkıp arabaya bindim. Konserimiz şehir dışında olduğu için gitmek zorundaydık. Feyza'nın Azra Merve'nin yanına gideceğini bildiğim icin içim rahattı. Bir yandan da huzursuz.

...

Okan: demek bu yüzden
Ben: evet.
Azra Merve: söylediğin şey bayağı ağır olmuş Tuna. Ve bunu Söylediğin kişi de Feyza.Umarım seni affedebilir.
Ben: farkındayım. Çok kötü bir hata yaptım ben. Bi an için kontrolümü kaybettim. Ne söylediğimi duymadım.
Okan: hayatım sen Feyza ile konuşur onu biraz rahatlatırsın. Biz artık gidelim. Zaten üç gün sonra döneceğiz. Bu arada belki biraz birbirinizi görmemeniz sizin için iyi olur.
Ben: zaten beni görmek isteyeceğini sanmıyorum.
Azra Merve: ona biraz zaman tanı.
Ben: öyle yapacağım. Hadi Okan.

Çok AşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin