Ben: doktor bey, Feyza nasıl?
Hepimiz nefeslerimizi tutmuş doktorun ağzından çıkacak olan cümlelere odaklamıştık.
Doktor: ameliyat şimdi bitti. Hastanızın durumu şuan için iyi gözüküyor. Korkulacak bir şey yok. Bu evreden sonra uyanmasını bekleyeceğiz hep birlikte.
Derin bir nefes alıp verdim. Ellerimi yüzüme kapadım.
Ben: şükürler olsun.
Azra merve: duydun mu okan? Korkulacak bir şey yokmuş.
Okan: duydum hayatım duydum.
Serter: ben size demedim mi feyza güçlü kızdır, bizi bırakıp bir yere gitmez diye?Sertere sarıldım.
Serter: her şey cok daha güzel olacak. Merak etme.
Ben: inşallah.Doktora döndüm.
Ben: peki ne zaman uyanır?
Doktor: bu hastamızın gayretine bağlı. Bu akşam da uyarabilir birkaç gün sonra da. Zaman veremiyorum. Lakin bilmenizi istediğim birkaç şey var.
Ben: nedir?
Doktor: ameliyata bağlı olarak bazı durumlarla karşılaşabilirsiniz. Örneğin şiddetli baş dönmeleri, mide bulantıları, denge bozuklukları ve geçici hafıza kaybı.
Ben: geçici hafıza kaybı mı?
Doktor: evet. Kafa travması geçiren ve ameliyat olan hastalarımızda sık sık görülen bir durumdur. Hasta geçici olarak hafızasını kaybeder. Sizi, arkadaşlarını ve çoğu şeyi hatırlamayabilir.
Ben: peki bu, bu çok uzun sürer mi?
Doktor: korkmayın çok uzun süren bir durum değil. Iyilesmeye bağlı olarak hastanın hafıza parça parça da olsa yerine gelecektir. Burda iş size düşüyor. Bununla baş etmeyi iyi bilmelisiniz.
Ben: peki. Teşekkürler.Doktor yanımızdan uzaklaşırken ben, hala doktorun söylediklerini anlamaya çalışıyordum.
Cansu: merak etme. İyileşti ya. O yeter bize. Hem doktor ne dedi, zamanla yerine gelirmis hafızası.
Cansu içimden geçenleri anlamış gibiydi.
Ben: evet. Şükürler olsun ki iyileşti. Şimdi uyanmasını bekleyeceğiz.
Biz konuşurken Feyzayı ameliyathaneden çıkarıp müşahade altına almak için tekrar yoğun bakıma götürdüler.
Ben: ben yukarı çıkıyorum. Kızıma annesinin iyileştiğini söylemem lazım.
Diğerlerinin yanından ayrılıp kızımı görmek için üst kata çıktım. Masum meleğim öylece yatıyordu.
Elimi cama yasladım.Ben: kızım... ben geldim. Sana çok güzel bir haberim var. Anne iyileşti. Sadece biraz uyanmasını bekleyeceğiz. Ondan sonra hep bizimle olacak.
Elimle yüzümü sildim.
Ben: güzel bebeğim. Arya'm. Keşke sende çabucak toparlasan. Seni kucağıma alsam. Doya doya koklasam...
Biraz daha Arya'yı seyrettikten sonra içeriye girmek için gelen hemşireyi görüp yanına gittim.
Ben: merhaba. Üç numaralı kuvezde yatan bebeğin durumunu soracaktım ben.
Hemşire: tabi, bebeğin nesi oluyorsunuz?
Ben: babasıyım.Hemşire bebeğin nesi oluyorsunuz diye sorunca "Babasıyım." Demek bir an için tuhafıma gitmişti. Ben onun babasıydım. Baba olmuştum. Henüz buna sevinmemiş ve şaşkınlığını yaşayamamışken çoktan alışmış olduğumu farkettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çok Aşık
Fanfictionİzmir'den Ankara'ya uzanan bir aşk... Tek tutkuları müzik olan iki insan, bir yanda başarılı ve yakışıklı solist Tuna,diğer yanda güzeller güzeli genç kız Feyza...Müzik yapmaktan başka bir hedefleri olmayan bu iki insanın yolları nasıl kesişti? -Nas...