YETENEK OKULU (1 & 2)

9. "Janett'ın Mektubu"

9. BÖLÜM

Janett'ın kızlar tuvaletinde ölü bulunmasıyla işler biraz daha garip bir hal almıştı. Revire taşındığında onu görmeye giden sınıf, arkasında hiçbir iz bulamamışlardı.

"Mutlaka geçerli bir sebebi olmalı, öğrenmemiz gereken bir sebep." dedi Victoria korkulu bir sesle.

"Eminim geçerli bir sebebi vardır, ama Janett bizimle pek alakası olan bir kız değildi zaten." diye cevapladı Blake.

"Victoria, Janett'ın sınıfa casus olarak getirilmiş olabileceğini düşünüyordu." diye araya karıştı Vanessa.

"Casus mu? Janett mı? Sadece derslerde yanımızda olduğunu inkar edebilir miyiz? Buna pek katılmıyorum, çocuklar." dedi Jason.

"Bu çok mantıksız, bu intihar. Bir anlam veremiyorum. Her neyse Vanessa, dışarıya çıksak iyi olacak."

Victoria ve Vanessa bu kafa karışıklığından bir süre uzaklaşmak için sınıftan ayrılmışlardı. Victoria hiçbir anlam veremiyordu Janett'ın intiharına. Eğer gerçekten bir casus ise neden intihar etsin ki? Casus olmasaydı bunu kanıtlayabilirdi.

"Ne düşünüyorsun, Victoria?"

"Hiçbir şey düşünmek istemezdim şu an ama bu intihar olayını aklımdan çıkaramıyorum. Mantıklı bir sebep düşünüyorum, ama yok! Hiçbir şey yok."

"Dinle, senden bunu unutmanı ya da artık umursamamanı istemiyorum. Ama biliyorsun ki kaçırılan iki kişiyi de kurtardık. Sevinmeli miyiz, üzülmeli mi bilmiyorum."

"Ne demek bu?"

"Erin, yani Erin Martin dediğimiz kişi. Artık elinde kimse yok. Sence bu onu durdurabilir mi? Bana sorarsan hayır. Aksine, başarılı olmamız onu sinirlendirecektir."

"Sınıfla birlikte olmalıyız, Vanessa. Hadi, sınıfa gitmeliyiz!"

Geldiklerinde her şeyin hala iyi olması kızları rahatlatmıştı. Ama bir bakıma huzursuz da ediyordu. Bundan sonraki hamleyi beklemek ve bunun daha kötü olabileceğini bilmek, içlerinde bir korku yaratıyordu.

"Pekala, Janett'ı buradan götürüyorlar. Melissa ve Eva da birkaç güne revirden çıkmış olacaklar. Bu süre içinde iki kişinin onlara göz kulak olması gerekiyor." diye başladı konuşmaya Vanessa.

"Gwen ve Sean. Bunu siz yapmalısınız." dedi Blake.

Sean bir tehlikesi olmadığını düşündüğü için anında kabul etmişti görevi. Ancak Gwen'in endişeleri vardı. Blake, diğerlerinden daha az yardımları dokunduğu için onları seçmişti.

"Bunu hallettik. Peki şimdi ne yapacağız?" diye sordu Jessie.

"Tetikçe olacağız." diye cevapladı Jason, "Çünkü ne zaman harekete geçeceklerini bilmiyoruz."

"Tetikte olmak yetmez, ben Bayan Howard'la konuşacağım." diyerek Bayan Howard'ın ofisine doğru ilerlemeye başladı Victoria. Ancak Vanessa onu durdurdu.

"Victoria, bekle! Tek başına hareket edemezsin, hiçbirimiz edemeyiz. Bizi en kolay avlayacağı zaman, tek başımıza olduğu zamandır."

"Öyleyse ben onunla giderim. Herkes sınıfta kalsın." dedi Blake.

Onlar sınıftan çıkarken Jessie "Keşfedemediğimiz bir cesareti varmış demek!" diye fısıldadı sessizce.

Victoria ve Blake, kapının dışından bile Bayan Howard'ın ağlayışını duyabiliyorlardı. Ancak durmasını bekleyecek vakit yoktu. Victoria kapıya vurdu.