YETENEK OKULU (1 & 2)

21. "Elveda Karanlık Asker"

2. KİTAP 21. BÖLÜM

"Geri döndüm."

Gençlerin hiç beklemedikleri, ancak karşılaştıklarında ise şaşırmadıkları bir olaydı bu. Pars, gerçekten McGregor'a geri dönmüştü. Beşinci katta Yetenek-10 gündemi buydu. Bu kez tüm üyeleriyle birlikte.

"Geri döndüğünü tahmin ediyorduk." dedi Jason. "Ama ya Omaniler gibi varlıklarla döndüyse?"

"Omaniler anlaşmayla iş yapan tek varlıklar." diye cevapladı Max. "Ve anlaşmayı yok eden biriyle ikinci defa anlaşmazlar. Yani dediğin şey olanaksız, Jason."

"Her şekilde o ölecek." diyerek araya girdi Blake. Bu sırada McGregor, büyük bir panikle beşinci kata, gençlerin yanına döndü.

"Çocuklar, Pars..."

"Pars, ne? Ne oldu, McGregor?"

"Kamera kayıtlarını izledim. Pars binaya kadar gelmiş. İçeri girmiş, bir şeyler yapmış!"

"Peki şimdi ne yapacağız?" diye sordu Zach. Bir süre düşündükten sonra Max, cevap verdi.

"Kaynaklarını yok edeceğiz."

Hemen Pars'ın kulübesine doğru yola çıktılar. Kulübeyi tamamıyla yakıp yok edeceklerdi. Oraya vardıklarında ilk işleri ellerindeki benzin bidonlarını kulübenin her yerine boşaltmak oldu. Ancak ateşe vermeden önce işlerine yarayan bir şeyler olup olmadığına baktılar.

"Sanırım yakmaya müsait." dedi Blake.

"Öyleyse yapalım şunu."

Max, elindeki çakmağı yaktı ve kulübeye fırlattı. Saniyeler içinde tüm kulübe alev aldı. Ancak alevlerin Hayalet Takımı üstlerine çektiklerinin farkında değillerdi. Ta ki, Vanessa'nın çığlıklarını duyana kadar. Anormal bir şekilde, tüm ekip Hayalet Takımı görebiliyordu.

"Tanrım, hepsi burada!" diye haykırdı Victoria. Liza da çığlık atmaya başlamıştı. Onları daha fazla etkiliyor gibiydi bu.

"Birinin psikolojisine zarar vermeden buradan gitsek iyi olacak." dedi Max ve yanan kulübeyi terk edip koşmaya başladılar

Hayalet Takım etkisini gösteriyordu. Onlar kaçtıkça arkalarındaki tüm renkler soluyordu. Gençler bir nebze olsun uzaklaşabilmişlerdi ancak Vanessa, gücünü kaybetti ve olduğu yerde yere yığıldı. Sadece bilincini kaybetmemişti, deli gibi titriyordu.

"Vanessa!" diye bağırdı Sean. Herkesten daha fazla umursuyordu onu o anda.

Derhal geriye döndü ve Vanessa'yı kucakladı. Diğerleri de ona yardım etmeye çalışıyorlardı. Herkes şok yaşıyordu ama sanki Blake, tutulmuş gibiydi. Bir arkadaşı hiç olmadığı kadar çok zarar görüyordu ve o donup kalmıştı.

"Blake, gitmeliyiz!" dedi Victoria. Ancak ne cevap geldi ne de bir hareket. "Blake, tatlım? Beni duymuyor musun? Gitmeliyiz!"

"Onun nesi var böyle?" diye sordu Ethan.

"Sanırım şok geçiriyor. Bizden daha fazla."

Ardından Victoria, Blake'i kolundan tuttu ve hareket ettirdi. Ne yazık ki bu da çok fazla sürmedi. Blake, yarı yolda kaskatı kesildi. Daha fazla devam edemeyeceğini biliyordu Victoria. Başka bir fikri vardı.

"Victoria, Blake! Gitmemiz gerekiyor. Neyi bekliyorsunuz?"

"Binaya gidin, Max. Blake'le birlikte ağaç evde olacağız."