30. "Gardiyanların Yıkımı"

997 91 3
                                    

30. BÖLÜM

Yetenek-10 sınıfı her ne kadar Pars'a işlerinin düşmesinden iğrense de, başka çaresi yoktu. Ancak Pars'ın kendilerini güzelce karşılamayacağını da biliyorlardı.

"İşinizin düşeceğini biliyordum. Max? Sende mi buradasın? İnan bana, her yerde kardeşinle seni aradık. En son Charlie'nin öldüğünü duymuştum. McGregor da Erin'i öldürmüş ama buna değmiş."

"Neden kilidi açıp ona ağzının payını vermeme izin vermiyorsun?" dedi Max, McGregor'a dönerek.

"Sakin ol, Max. Seni kızdırmaya çalışıyor. Buraya bunun için gelmedik."

"Ne istiyorsunuz?" diye sordu Pars.

Blake cevap verdi.

"Gardiyanlar yaşanan zamanla oynadılar. Nasıl düzeltebileceğimizi söyle."

"İşte tam beklediğim şeydi bu. Biliyordum."

"Nasıl?" diye sordu Victoria.

"Sabah, aniden tuhaf bir titreme hissettim. Karnım açtı ama o titremeden sonra doyduğumu fark ettim. Ve dedim ki, Yetenek-10 sınıfı bunun için bana gelecek."

"Bize bunu nasıl düzeltebileceğimizi söyle, Pars."

"Bunu öylece yapacağımı mı sanıyorsun, Victoria. Bırakın beni, yoksa hiçbir şey düzelmeyecek."

"Bizi tehdit etme şansın olmayacak, dostum. Bununla yaşayabiliriz. Ama sen aç ve susuz yaşayamazsın." dedi Max.

"Öyleyse neden bana geldiniz?"

"Tanrı aşkına şuna bir son ver! Anlatıyor musun, anlatmıyor musun?" diye sordu Blake, öfkeyle.

"Anlatmıyorum!"

"Güzel. Açlık ve susuzluktan ölene kadar buradasın öyleyse."

Pars, isyan çığlıklarını atıyordu ki sınıf oradan ayrıldı. Hiçbir cevap alamamak onları deli ediyordu ama Pars'a istediğini veremezlerdi.

"Şimdi ne yapacağız?" diye sordu Mona.

"Gardiyanlarla konuşabiliriz." diye önerdi Max.

"Ne? Gardiyanlarla mı konuşabiliriz?"

"Evet, onlarla konuşabiliriz. Onları delirtmeden. Bırakın ben yapayım. Güvenin bana. Ancak söylediklerime karışacak olursanız, plan berbat olabilir."

Çocuklar istemeseler de kabul ettiler. Ardından Gardiyanların karşısına çıktılar. Max, onlarla nasıl konuşması gerektiğini biliyordu.

"Hey! Siz, büyük yaratıklar." dedi ve o sırada Gardiyanlar kafalarını ona çevirdi. Max devam etti. "Zamanın olması gerektiğinden ileri olduğunun farkındasınız değil mi? Ne yaptınız? Neden yaptınız?"

O sırada Gardiyanlardan biri öne çıktı ve konuşmaya başladı.

"Max Carter. Hangi hakla bizi yargılarsın?"

"Ah, hayır. Yanlış anlıyorsunuz, efendim. Sizi yargılamıyorum. Merak ettiğimden soruyorum."

"Zamanı hızlandırdık. Çünkü tehlikeyi hissettik."

"Kendini tehlikede hissettiğinde dünyayı mı değiştiriyorsun büyük, aptal yaratık?" diye araya girdi Zach. Bu Max'in kesinlikle istemediği bir şeydi. Ona döndü ve bunu yapmamasını söyledi. Ancak Gardiyanlar çoktan sinirlenmeye başlamışlardı bile.

YETENEK OKULU (1 & 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin