2. KİTAP 36. BÖLÜM
Gençler için bu oldukça zor bir veda olmuştu. Önceden de arkadaşlarını kaybetmişlerdi ve hatta birini sonsuza dek unutmuşlardı -ki onu, onlara hatırlatabilecek tek kişi de öldü- ama ikinci kez bir arkadaşlarını toprağa veriyorlardı ve bu onlar için gerçekten çok zordu.
Sean'ın mezarını kapattıktan sonra birkaç dakika boyunca tek yaptıkları şey orda öylece beklemek oldu. Ne terk edebiliyor ne de bir şey söyleyebiliyorlardı. Victoria, bir an için başını sağa çevirdiğinde inanılmaz bir manzarayla karşılaştı. Eva'yı görüyordu. Gülümsüyordu kendisine.
"Eva?" dedi Victoria, gözleri dolmuştu. Diğerleri de fark ettiler Eva'yı. Hepsi görüyordu. O kadar gerçekçiydi ki, bir an için hiç ölmediğine inandılar.
"Yaşıyor musun?" diye sordu Jessie.
"Hayır." dedi Eva, ya da Eva olduğunu sandıkları kişi. "Sadece uyarmak istedim."
"Ne konuda?" diye sordu Jason.
"Kaderi değiştirmek çok büyük bir hatadır."
Tam o anda, Eva'nın arkasında Daniel belirdi. Daniel, Eva'ya kadar yaklaştı ve onun elini tuttu. Ardından gülümseyen yüzüyle gençlere döndü. Konuşmaya başladı Daniel.
"Sizden biriniz, kaderi değiştirdi. Ve şimdi tüm dengeleri bozuyor. Amacımız onu ifşa etmek değil. Uyarmak istiyoruz. Yaptığını geri almak zorunda. Yoksa kendisinin ve tanıdığı herkesin hayatında korkunç şeyler olacak."
Gençler bir anlığına birbirlerine bakmışlardı ki, o an olay daha da tuhaflaştı. Eva ve Daniel'ın olduğu yerden soluk sarı, daha çok gün doğumu sarısına benzer bir ışık yayılmaya başladı. Ve ardından, iki tane at yaklaştı yanlarına. Eva ve Daniel, atlara bindiler.
"Uyarımızı dikkate almak zorundasınız. Kendinize olan güveniniz, sizi onlardan kurtaramaz." dedi Eva ve hemen ardından atlarla birlikte oradan uzaklaştılar. Sarımsı ışık da onlarla birlikte ortadan kayboldu.
Neler olduğunu tam olarak anlayamayan gençler, derhal McGregor'un ofisine gittiler. Max ve McGregor, ofiste bir şeyler konuşuyorlardı. Anladıkları kadarıyla Sean'ın ailesine ne açıklama yapacaklarını. Ancak gençler, biraz önce yaşadıkları olayı anlatmadan duramadılar. McGregor, olayı çözmüştü.
"Gördüğünüz kişiler, gerçekten Eva ve Daniel ya da onların hayaletleri değildi." dedi McGregor. "Dolunay süvarileri. Sizi kaybettiğiniz insanların bedenlerinde uyardılar çünkü dikkate alacaksınız. Bu iş çok ciddi çocuklar. İnanın bana, neler yapabileceklerini ben bile tahmin edemiyorum."
"Ve söylediği şey de haklı olduğundan eminim." diye ekledi Max. "Mükemmel bir ekip de olsanız, kendinize olan güveninizin onlarla başa çıkabileceğini sanmıyorum."
"Karanlık Ordu için de aynı şeyleri duymuştuk. En güçlü ordu olduğunu, yenilmez olduğunu söylemiştiniz." dedi Blake.
"En güçlü olduğunu söyledik. Ama yenilmez olduklarını söylemedik. Ayrıca, Karanlık Ordu isteseydi orda hepimizi öldürebilirdi ama yapmadı."
"Sonuç olarak onları yendik."
"Yenebileceğinizi biliyorduk, yani en azından öyle bekliyorduk." dedi Max, sonra aniden ses tonu yumuşadı. "Biz size güvendik, çocuklar ve yine yüzümüzü kara çıkarmadınız. Ama şu an Tanrı'nın yarattığı düzene karşı gelmekle suçlanıyoruz. Bizim bunu yapmaya hakkımız yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETENEK OKULU (1 & 2)
FantasíaSıradan bir yetenek okulu gibi görünen McGregor, aslında öğrencilerin hayatta kalma mücadelesi verdiği bir yetenek okuludur. Karanlık güçlerin karşısında Yetenek-10 sınıfı vardır. İlk 60 bölümlük kısım 1. kitap, ikinci 60 bölümlük kısım 2. kitap Do...