Bölüm 8

21K 892 176
                                    

Merhabalar. Yeni bir bölümle karşınızdayım. Diğer bölümlere göre uzun bir bölüm oldu. Bundan sonraki bölümler daha uzun olacak hikayenin akışı gereği. Yorum yapmayı ve bölümü beğendiyseniz yıldıza tıklamayı unutmayın. Ya da sadece emeğimi takdir etmek için de tıklayabilirsiniz :)

Keyifli okumalar.

ELVAN

Bu erkeklerin derdi neydi hiç anlamıyordum. Sabah Kemal kira durumunu öğrenmiş, bizim olduğumuzu tahmin etmiş ve bize dünyayı dar etmişti. Bu kadar gurur yapacak ne vardı. Hayatta birbirimizden başka kimimiz vardı yardım isteyebileceğimiz. En son "Madem kabul etmiyorsun o zaman zor zamanım olursa ben de seni aramam, başkalarından yardım dilenirim!" diye çıkışınca çenesini kapatmıştı. Şimdi de Semih. Onu dün aramama rağmen ancak gece yarısı teşrif etmişti şimdi de sanki çok güzel giden bir ilişkimiz varmış da ben bir anda bitirmek istemişim gibi tavırlar sergiliyordu. Balkonda sigarasının bitmesini beklerken derin bir nefes aldım:

" Semih. Bak zaten işlerin yoğun. Görüşemiyoruz. Ben desen... benim işte. Ben beceremiyorum bu sevgilicilik işlerini."

" Beceremezsin tabi Elvan. Çabalamıyorsun ki. Baştan beri isteyen bendim. Kabul ettin, her şey değişir sen de istersin diye bekleye bekleye bir hal oldum. Elini bile tutmama izin vermiyorsun. Nasıl sevgiliyiz biz anlamadım. Ben tanıştıktan on dakika sonra seviştiğim kızlar biliyorum. Sen güya aylardır sevgiliyiz. Seni öpmeme bile izin vermiyorsun. Ne zaman hamle yapsam geri çekiliyorsun."

" Tamam işte Semih ben de bunu diyorum. Suç benim yani ben beceremiyorum böyle yakınlıkları. Anla beni."

Elini yanağıma doğru uzatırken istemsizce arkaya çekildim.

" Gördün mü işte!! Yanağına bile dokunamıyorum."

Kafasını önüne eğdi. Söylenecek bir şey kalmadığını ikimiz de biliyorduk.

" Tamam." Dedi. " Seni daha fazla zorlamayacağım. Ben de çirkin ördek yavrusu değilim. Bir sürü kız var peşimde." Diyerek göz kırptı.

Erkekler.

" Senin gibi bir yakışıklıyı kaçırdığım için oturup birkaç gün ağlamam lazım Semih. Sen git. Beni böyle perişan görmeni istemiyorum." Dedim gülümseyerek.

Kocaman bir kahkaha attı:

" Senin zaten bu yönüne vurulmuştum." Dedi. " Kendine dikkat et, olmaz ama eğer yasalarla başın belaya girerse beni ara." Dedi.

Tüm vücudumdan bir ürperti geçti. Belli etmemeye çalıştım. Semih evden gider gitmez saate aldırmadan Betül' ü aradım.

" Semih' ten ayrıldım."

" Valla mııııı! Kıııız kaçırdın yakışıklı çocuğu, soğuk nevale."

" Böylesi daha iyi." Konuşmama devam edecektim ki, ekranımda gördüğüm isim ile irkildim.

" Betül neyse sonra konuşalım mı? Çok uykum geldi." Diyerek telefonu kapattım ve ekrandaki "Teyzem" yazısına cevap verdim. Benim teyzem yoktu.

"Tarık? Hayırdır bu saatte?"

" Elvan güvenli telefonuna niye bakmıyorsun?!" sinirden çok endişe vardı sesinde.

" Neler oluyor?"

" Birileri seni soruşturmuş bugün mahallende. Hemen çık evden!"

Simurg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin