Bölüm 46

12.6K 652 273
                                    

Merhaba sevgili okurlarım. Yiğit ve Simge' nin aşkı, Sarp ve Yiğit' in dostluğunu sınıyor. Bakalım bu bölüm neler olacak?

Beğenirseniz yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Aşkla kalın.💜

ELVAN

Eşyaları yerleştirip buzdolabını kapattığımda gülen bir çift gözle kesişti gözlerim.

"Ne?" Dedim.

Duvara omuzunu yaslamış gülerek bana bakıyordu.

"Bu kadar becerikli olman çok saçma." Dedi. "24 yaşındasın. Bayağı zekisin, bayağı zenginsin, bunlara rağmen hiç şımarık değilsin ve bir de üstüne beceriklisin. Bence, diğer kızlara haksızlık olsun diye gelmişsin dünyaya." Dedi gülerek.

"Abart Sarp, abart." Diyerek gözlerimi devirdim. "Bir sürü kız var yemek yapmayı bilen." Diye devam ettim. Yemek yapabilmek olağanüstü bir yetenek gerektirmiyordu.

"Benim tanıdığım kızlar arasında yoktu ama." Dedi.

Senin tanıdığın kızları da...

"Sen, abuk sabuk kızlar tanımışsın demek ki." Dedim sinirli bir sesle. Kendi kendinin ayağına sıktığını fark edip hemen lafı değiştirmeye çalıştı.

"Neyse Elvan hanım, hazırsanız artık şirkete gidelim. Kaç gündür tatil yaptınız zaten."

"Gidelim patroncuğum." Dedim gülerek.

Arabayla şirkete giderken, sabahtan beri süregelen keyifli halinin kademe kademe kaybolduğunu görebiliyordum. Dün akşamki konuşmanın devamı bugün gelecekti ve umarım bugün düzgün bir biçimde birbirlerini anlayıp işleri yoluna koyacaklardı. Onlar dar günde birbirini bırakmamış iki dosttu. Ve bu durum üstesinden gelinemeyecek bir şey değildi.

Konuşurken, gelmekte olduğumuzu Simge ya da Yiğit'e haber vermeyi düşününce, Ahmet beyin ofisinden çıktıktan sonra telefonumun sesini açmadığımı hatırladım. Hemen telefonumu çıkarttım.

23 mesaj..

Mesajları açtım. Önce Simge' den gelenlere baktım.

Elvan, abim nasıl? Hala kızgın mı, benim hakkımda bir şey söyledi mi?

Elvan, ne zaman geleceksiniz?

Elvan, şu telefonuna bir baksana yaa, merak içindeyim.

Of, Elvan...

Kız haklıydı. Onlara bilgi vermeliydim. Hemen cevap yazdım.

Simge, özür dilerim. Terapiden çıkınca açmayı unuttum telefonun sesini. Şimdi geliyoruz, yoldayız. Abin bugün biraz daha iyi, ama kırgın. Merak etme, herşey yoluna girecek.

Sonra Yiğit'in yazdıklarına baktım. Yaklaşık aynı şeyleri söyleyen endişeli mesajlar vardı ama daha çok. Ona da cevap yazdım.

Yiğit, on dakika sonra şirkette olacağız. Simge'yi de al odada bekle bizi. Bu işi uzamadan bağlayalım. Gerginlik olması hepimizi üzüyor.

Yiğit'ten hemen cevap geldi. Tamam demişti sadece. Hiç Yiğit'e göre bir cevap değildi tamam.

Onu, Simge konusunda cesaretlendirerek hata yapmadığımı biliyordum. Yiğit çok mutluydu ve Simge' yle her ne kadar bu konuyu konuşamamış olsak da, biliyordum ki Simge de çok mutluydu. Ama bu konunun Sarp' ı hangi açılardan rahatsız ettiğini öğrenirsem mutluluklarına gölge düşmemesini sağlayabilirdim.

Simurg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin