Bölüm 61

10.9K 565 189
                                    

Merhabalar. Umarım herkesin keyfi yerindedir.

Birçok yeni okuyucumuz var. Hoşgeldiniz! 🌺🌺 Ne iyi ettiniz de geldiniz.. 

Bölümü beğenirseniz yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın.

Aşkla kalın.💜

"Ne çıkar yanımda olmasan!
Kalbim senden ibaret değil mi?
Uzaktan sevmek zor demişsin,
Etme sevdam!
Görmeden sevmek ibadet değil mi?"
                                          Cemal Süreya

SARP

Oflayarak yatakta doğruldum. Dördüncü gündü bugün uyuyamadığım. Hayatı boyunca hiçbir kadının yatağında sabahı etmeyen ben, yanımda başkası varken uyuyamam deyip, gecenin köründe evine dönen ben, şimdi sadece bir aydır aynı yatağı paylaştığım kadın olmadan uyuyamıyordum. İronik değil mi? Allah, diğer kadınların ahını mı çıkartıyordu benden acaba?

Yataktan kalkıp duşa girdim. Suyun altında öylece dikilirken aklımdaki tek şey, Elvan'ın ne zaman geri döneceğiydi. Onu çok özlemiştim. Ve açıkçası bir gece daha uykusuzluğa dayanabilir miyim bilmiyordum.

Duştan çıkıp giyindim. Aşağıdan kapı sesi geldiğini neden sonra farkettim. Yiğit' le Simge olmalıydı. Antalya'dan döndüğümüzden beri beni yalnız bırakmamak gibi bir dertleri vardı.

Çok zor bir dönüş olmuştu benim için. İçim kavrularak, şehirlerim tekrar tekrar yıkılarak gelmiştim İstanbul'a. Kendime, erkekliğime yedirememiştim ağlamayı. Ama yedirseydim günlerce ağlayabilirdim. Hiç bir şey değil ama beni sevdiğinden emin olmadığını söylemesi beni çok yaralamıştı. Bana inanmasa, sevgime inanmasa, onu aldattığını inansa...bunların hepsini düzeltebilirdim, onu ikna edebilirdim ama beni sevdiğine onu nasıl ikna edebilirdim ki... Onun için kalmadım orada. Madem ki şüpheleri vardı, madem ki yalnız kalıp düşünmek istiyordu, ona bunu vermeliydim. Tabi güvende olduğundan emin olarak. Gerçi salak çocuk hemen açığa çıkmıştı, Elvan'ın ne kadar zeki olduğunu özellikle söylediğim halde, kabak gibi kendini ele vermişti, ben de Elvan'ı üzmemek için almıştım çocuğu arkasından. Neyse, dediği gibi, mahallesindeydi, güvendeydi, Kemal'le konuşuyorduk zaten sürekli. Umarım, bir an önce anlardı beni sevdiğini...

Aşağıya inip kapıyı açtım. Benim aşk böcekleri hararetli bir tartışmanın ortasındaydılar.

"Abi, şu Yiğit'e bir şey söyle!" dedi Simge.

İkisine de şaşkınca bakarken ellerimi iki yana açtım.

"Ne olduğunu bilmiyorum ki ne söyleyeyim?"

Yiğit oflarken Simge şikayet eder bir tonda açıkladı. 

"Yiğit diyor ki, abinden istedim aldım. Neden bekliyoruz, yarın evlenelim diyor."

"Eee?" dedim, tartışmayı hala anlamamıştım.

"Nasıl eeee? Elvan olmadan evlenmem ben!"

Yiğit lafa girdi. "Canım, bir tanem, ben de diyorum ki, evrakları hazırladık zaten, gidelim bugün, yarına gün alalım, Elvan'ı da arayalım. Yarın gelsin işte. Hem gelirse abime de yararı olur."

"Bence güzel plan!" dedim.

"Aklın yolu bir." dedi Yiğit.

Simge isyan etti.

"Al işte, bir de Elvan'a odun dersiniz. Ben kiminle gideceğim gelinlik almaya. Sizin tabi birbiriniz var, benim Elvan'ım yok! Kiminle seçeceğim gelinliğimi?!.." diyerek ağlamaya başladı. 

Simurg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin