Simurg [TAMAMLANDI]

Bölüm 43

Merhaba herkese. Yeni bölüm getirdim size. Bu bölüm kısa Antalya yolculuğumuz sona eriyor.
Bakalım neler olacak?

Yıldıza tıklamayı ve yorum yapmayı unutmayın.

Aşkla kalın.💜

SARP

20 yaşındaydım. Annem, "cemiyet hayatı"nda tanınan bir kadın olmaktan, babamın, şirketi dar boğaza sokması ve iflasın eşiğinden getirmesi ile, "cemiyet hayatı"ndan atılan kadına dönüşmüştü. Eskisi gibi parası olmayan insanlar, o sahte dünyadan, beklediklerinden çok daha çabuk aforoz edildikleri için, bir süre kabullenmeyi reddeder, kendilerini göstermek ve "bakın hala eskisi kadar zenginiz." Demek için her davete giderlerdi. Yine böyle bir cemiyet düğününe, ailecek boy göstermek üzere katıldığımızda tanışmıştık Beyza ile. Üniversite okuyordum ve bir yandan da babamın, şirketi ben mezun olmadan batırmasını engellemek için, geceleri şirkete gidip herşeyi okumaya ve öğrenmeye çalışıyordum. Dedem maalesef o sıralar rahatsızlığının sonunda olduğundan artık yataktan kalkamıyordu.

Bir köşede oturup etraftaki sahtelikleri incelerken birden yanımda oturmuştu Beyza.

"Sıkıldığını çok belli ediyorsun." Demişti.

"Belli etmemek gibi bir çabam yok." Demiştim.

"Aaa, annen sana kızmıyor mı belli edince, benimki kollarımı çimdiriyor. Bak." Diyerek kolundaki ufak morluğu göstermişti.

Gülmüştüm.

Ben gülünce o da gülmüştü.

Sonraki üç yıl boyunca, o güldüğünde ben, ben güldüğümde o gülmüştü...

Sonra bir gün, "annem artık seninle görüşmeme izin vermiyor, benim cemiyetten birileri ile evlenmemi istiyor" diyerek benden ayrılmıştı.

Onun için annesinin onayı bana hislerinden önemliydi. Ona "gitme" demedim. Sonra da hiçbir kadına "kal." Demedim.

Beyza, cemiyetteki diğer kızlar gibi, erken yaşta, 22 sinde evlenip evini kadını oldu. Kocası, çocukları ile Boğaz manzaralı evinde, dergilere pozlar verdi. Ben okulu bitirdim. Şirketi babamdan resmen aldım. Gece gündüz demeden çalışıp, şirketi, dedemin zamanındaki haline, hatta daha da ötesine getirdim. Annem cemiyete hızlı bir dönüş yaptı. Babam yıllarca üzerinde yük olan şirketten kurtuldu. Beyza...

Beyza defalarca aldatıldı ama cemiyet kuralları gereği, kocasının yanında durdu. Ben günübirlik ilişkilerden öteye geçmedim. Kimseye aşk, gelecek sözü vermedim. Beyza ile, gittiğim davetlerde hep karşılaştık, asla yanına gitmedim, asla konuşmadım, kocasına saygımdan. Ama hep konuşmak istedi benimle. İzin vermedim. Sonra Beyza, gazetede teknede bir manken ile dudak dudağa yakalanan kocasının boy boy fotoğrafları çıkınca, gururunun cemiyet hayatından daha önemli olduğuna karar verip, boşandı kocasından. Sonra sık sık bana telefon etti, mesaj attı ve ikisini de engelleyince mail atmaya başladı. Görüşmek istediğini söyledi. Ona hiç cevap vermedim. En son geçen ay maili geldi.

"Sesimi duymaktan korkmasan aramalarıma cevap verirdin, benimle görüşürdün. Hala beni seviyorsun Sarp, sadece bunu kabul edemiyorsun." yazmıştı.

Gülmüştüm.

Beni son kez güldürdüğü zaman oydu.

23 yaşında Beyza ile ayrıldıktan sonra, geçen dokuz senede, hiçbir kadına karşı, hoşlanma ya da beğenmeden öte duygum olmamıştı. Ta ki Elvan hayatıma girene kadar...

Gözlerimi gözlerinden bir an bile ayıramadığım bu kadın, hayatıma girmişti ve ben eski yaşanmışları bir yana bırakıp, onunla yepyeni bir sayfa açmıştım.