FİNAL

17.1K 793 389
                                    

Her bölümün bir numarası vardı. Ama bu bölüm, bir numarayı değil, bir ismi hakediyor. Final... Ben, bu bölümde, başta Elvan'a ve Sarp'a, sonra canparemiz Yiğit'e, büyük aşkı Simge'ye, tanışmadığımız küçük kızlarına😉, Betül ve Kemal'e, Merve ve Sebo'ya, hikayede çok az bulunsalar da Beyrut ve Figen'i veda edeceğim. Ama hiçbirinin hikayesi yarım kalmayacak, hayatları devam edecek.

Buraya kadar benimle geldiğiniz için teşekkür ederim. Kitaba başlarken bu kadar duygusal bağ kurabileceğimi düşünmemiştim. Tek derdim evden çıkamadığım zamanları değerlendirmekti. Pandemi bana böyle bir güzellik bıraktı. Burada tanıştığım herkes çok değerli benim için. Beğenilen her bölüm, yapılan her yorum. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. O zaman her bölümde bitirmeye alıştığım gibi bitireyim final konuşmamı da.

Aşkla kalın, hoşçakalın.💜

SON KEZ ELVAN

Kapım tıklandığında ayak parmaklarım üzerinde yükselmiş, aşağıdaki kalabalığa bakıyordum. Kalabalık dediysem Elvan tarzı kalabalık, üç beş kişi. Ama binlerce bedel bir kalabalıktı. Kapının sesiyle kafamı kapıya çevirdim. İçeri giren Betül'dü ve hemen arkasında yusyuvarlak göbeği ile birayı fazla kaçırmış gibi görünen Simge. Bu ikisi farklı ailelerde dünyaya gelmiş ikizlerde resmen. Antalya'daki yaşantımı İstanbul'a nasıl kopyalamayı başarmıştım bilmiyordum. Ama tabi bir farkla. Adamım...

Kapıyı hızlıca kapatıp yanıma geldiler. Betül gözleri şimdiden dolmuş halde konuştu.

"Allahım, Elvan ancak bu kadar güzel görülebilirdin..."

"Ağlama kızım yaa, zaten hormonlarımı tutamıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ağlama kızım yaa, zaten hormonlarımı tutamıyorum. Elvan yaa ağlamasın, söyle şuna." derken bile ağlıyordu Simge.

"İkiniz de kesin ağlamayı. Evleniyoruz, cenaze değil bu. Neden ağlıyorsunuz ki?"

İki şapşal surat ağlamayı kesip bana aval aval baktılar. Gözyaşlarını içlerine kaçırmayı başarmıştım.

"Odun yemin ederim odun!" diye bağırdı Simge. "Kocam sana boşuna odun demiyor, o kadar haklı ki." dediğinde Betül de ben de gülmeye başlamıştık.

"Alışırsın şekerim, zamanla sevimli bile gelebilir." dedi. Simge'yle bakıştılar. Sonra kahkaha atmaya başladılar.

"İnanmadın değil mi? Ben de inandırabileceğime ihtimal vermedim ama şansımı denedim." dedi Betül.

Tamam, ağlak bir ortam olmasına gerek yoktu ama gelini de gömmezdiniz düğün gününde.

"İkiniz de defolun odamdan, hemen!" diye gözlerimi belerttim. Önce bir saniye kadar ciddi olup olmadığıma baktılar, ani bir hamleyle üzerlerine gidince el ele tutuşup gülüşerek kapıdan çıktılar.

Onların çıkmasını bekliyormuş gibi, Kemal girdi odaya.

"Kızlara sordum, gir dediler ama güldüler. Anlamadım, geleyim mi?" dedi.

Simurg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin