Bölüm 13

18.4K 906 143
                                    

ELVAN

Yüzü bana dönük değildi ama nedense Sarp' ın gözleri fırlayacak gibi baktığına emimdim. Keşke şu an yüzünü bana geri dönse de salak bakışlarını görsem diye geçirdim kafamdan. Aynı anda kafamı iki yana hızlıca sallayarak bu düşüncemden kurtulmaya çalıştım.

" Senin ne işin var burada Pelin?" diye kükredi Sarp.

Tamam, şaşırmış bir surat konuşunda yanılıyor olabilirim. Daha çok kudurmuş bir surat sanırım.

Pelin, Sarp' ın kendisine olan tavrına aldırmış görünmedi gözüme. Zira birisi bana bu ses tonuyla bağırsa herhalde o insanın yüzüne bir daha bakamazdım ama Pelin bu tavrı görmezlikten gelmeyi tercih etti.

"Aşkım ama görüşürüz demiştin." Diye cevap verdi.

Sonra gözlerimiz buluştu. Gözlerinden geçen duyguyu tam tanımlayamadım ama güzel bir duygu olmadığını anladım.

"Görüşürüz dedim diye buraya mı geldin?" diyen Sarp, aynı anda ayağa kalkıp Pelin'i kolundan tuttuğu gibi yukarı çıkarttı. Kapının çarpılma sesinden kavganın sırada olduğunu anlamak zor değildi.

Yiğit' in Eyvah suratı ve benim gözlerimi devirmem ile Yiğit yerine oturdu. Sessizce kahvaltıya devam ettik. Yukarıdan ara sıra Sarp' ın ne dediği anlaşılmayan sesi gelse de öyle beklediğim gibi dramatik bir durum olmadı. Çay koymak için kalktığımda Yiğit bardağını uzattı.

"Bir şey sormayacak mısın?" dedi.

"Neden sorayım?"

"Meraktan."

"Şu surata bir bak Yiğit! Merak ediyor gibi görünüyor muyum?"

Yiğit gözlerini kısım suratıma bakarken ifademi değiştirmeden bekledim. Gülmemek için kendimi zor tutsam da yüzümü incelemesine izin verdim.

Biraz daha bekledikten sonra artık dayanamayıp gülmeye başlayınca Yiğit de güldü.

"Valla gerçekten merak ediyor gibi görünmüyorsun." Dedi

Sarp ve Pelin merdivenlerden aşağı inerken Pelin hala konuşuyordu ama Sarp dinliyor muydu orası pek anlaşılmıyordu. Pelin gelip masaya otururken

"O kadar yol geldim bari bir şeyler içeyim sonra giderim aşkım, söz." Dedi.

Gözlerini yine bana çevirdi.

"Seninle tanışmadık biz. Merhaba canım. Ben Pelin. Bu yakışıklının sevgilisiyim." Dedi.

Kadınların karşısındaki insanları küçük gördüklerini belirten bu "canım" beni çok rahatsız etmemişti ama sanırım cümlenin geneli Sarp' ı rahatsız etmiş olmalı ki konuşma gereği duydu.

"Arkadaşı diyelim ona Pelin, arkadaşı."

Pelin yine duymazlıktan geldi. Bu kadın gerçekten kendisine söylenen kötü sözlere, sinirli ses tonlarına karşı zırh kuşanmış gibiydi. Yeteneğini takdir ettim.

Elimi uzattım.

"Elvan ben. Memnun oldum." Dedim.

"Elvan... Yoksa sen Yiğit' in sevgilisi misin?"

Ohaa.

Benim içinden geçirdiğim "ohaa" yı Yiğit ağzından çay püskürterek karşıladı.

"Yok canım, değilim..." devam edecektim ki Sarp söyleyeceklerimin ayarını kaçırırım diye araya girdi. Kızgın bakışları üzerimdeydi. Tehdit altındaydım.

Simurg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin