Heycanla "Nereye gidiyoruz?" diye sorduğumda sırttı ve "Şimdi gitmiyoruz ilk önce yemek yiycez ve sonra gün batımını yakalayacağız" dediğinde gülümsedim ve "Yine manzaralı bir yere gidiyoruz yani" dediğimde bana kısa bir bakış attı ve "Düşündüğünden daha manzaralı" dedi.Lunaparka falan götürücekti bence ve günbatımında dönme dolabın tepesinde durucaktık.Düşüncem gülümsememin yayılmasını sağlamıştı.Tabi yine geçen sefer ki gibi kendimi hayvanat bahçesinde bulmazsam ya da 101 öğrenmeye çalışırken iyiydi.
Kokoreççiye geldiğimide ona 'ciddi misin' bakışımı attığımda sırttı ve "E bir yerden ayılık yapmam gerekiyordu" dediğinde güldüm ve birlikte arabadan indik.Tezgaha doğru ilerlediğimizde "Oo Arda seni buralarda görür müydük?" dedi adam bir yandan kokoreçleri hazırlarken.Arda'ya baktığımda elini ensesine götürdü ve "Gelemedik şu aralar" dedi.Demek ki buraya sık geliyordu.Onun hakkında bilmediğim o kadar çok şey vardı ki.Gülümsedim.Bana döndü ve sırtıp "Ne yiycen lan" diye sorduğunda gözlerimi devirdim.Ciddi anlamda bir ayıydı."Çeyrek yerim" dediğimde "Siktir lan!Kibar olmana gerek yok içindeki obur domuzu biliyorum" dediğinde taklidini yaptım.Güldü ve "Abi biz iki yarım alalım" dedi."Başüstüne" dedi ve hazırladığı başkalarının olan kokoreçi tezgaha bırakıp orda garsonluk yapan çocuğa siparişleri götürmesini işaret etti.Çocuk gelip siparişleri aldığında "Hoşgeldin Arda Abi" diye Arda'ya selam verdiğinde Arda'da başıyla selam verdi."Abi biz oturuyoruz sen yollarsın siparişleri" dediğinde Arda adam başıyla onayladı ve "Tamam.Arayı fazla açma" dediğinde Arda güldü ve başıyla onayladı.
Birlikte küçük taburelerden birine oturduğumuzda "Sen ne değişik adamsın" dediğimde sırttı ve "Bunu iltifat olarak alıyorum" dediğinde güldüm ve "Öyleydi zaten" dedim.Hava biraz esiyordu."Karda bir yağmadı" diye söylendiğimde "Yağsada tatil olsa" dediğinde güldüm ve "Sen zaten kafana göre gelmeyebiliyorsun.Ne fark edicek sana?" dediğimde ceketini çıkarttı ve omuzlarımın üstüne bıraktı "Sende gitmiyceksin işte o zaman" dediğinde gülümsedim ve ceketin yakalarından tutup iyice sardım.Kokusu burnuma geldiğinde derin bir nefes aldım.
Siparişlerimiz geldiğinde çocuk Arda'ya dönüp "Afiyet olsun Arda Abi" dediğinde Arda "Eyvallah" dedi.Çocuk siparişleri Arda'ya verdi ve uzaklaştı.Kokoreçin kokusu buraya geldiğinde ağzım sulanmaya başlamıştı bile dudaklarımı yaladığımda Arda sırttı ve "Bana şöyle baksaydın yarın seni istemeye geliyor olurdum" dediğinde gözlerimi devirdim ve gülüp "Ver lan yemeğimi" dediğimde "Birde bana ayı dersin" diye homurdanıp kokoreçimi bana doğru uzattı.Bir ısırık aldığımda kaşlarımı hafifçe kaldırdım gerçekten çok güzeldi.Arda'ya baktığımda bana baktığını gördüm gülümsedim ve "Güzelmiş" dedim.Sırtıp "Tabi lan benim getirdiğim yer kötü olabilir mi?" dediğinde güldüm ve "Egoist" diye söylendim.Güldü ve kokoreçinden bir ısırık aldı.
Yemeklerimiz bittikten ve hesabı ödedikten sonra yani Ardayla uzun bir kavgadan sonra Arda'nın 'siktir git artık' diyip hesabı ödemesinden sonra arabaya doğru ilerliyorduk ki ona baktım ve gülüp "Siyahtan başka renkler olduğunu öğrenmişsin" dedim.Gri eşofmanı ve beyaz tişörtlüyle çok hoş gözüküyordu.Hatta giydiği beyaz tişört kaslarını oldukça belli ediyordu.Etrafa bakındım ve ona bakan kız olup olmadığını kontrol ettim ama banklarda oturan kızların ağzındaki suları akıta akıta Arda'ya baktıklarını fark ettiğimde gözlerimi kısıp onlara baktım.Ama hiç umursamadılar.Kendimden beklemediğim bir hareket yapıp Arda'nın elini tuttuğumda tekrar kızlara baktım.Kötü kötü bana bakıyorlardı onlara yapmacık bir şekilde gülümseyip Arda'ya döndüm.Güldü ve "Sen iyice kıskanç kuduruk bir köpek oldun" dediğinde gözlerimi devirdim "Ayılığa başladın yine" dediğimde güldü ve "Doğamda var" dedi.Parmakları ellerimi daha sıkı kavradığında gülümsemem yayıldı.Onu ilk gördüğümde onunla sevgili olabileceğim aklıma bile gelmemişti hatta bırak sevgiliyi arkadaş olabileceğimizi,konuşabileceğimizi bile düşünmemiştim.Şimdi ise yanımdaydı elini tutuyordum ve Arda Demir benim sevgilimdi.
Arabaya geldiğimizde elimi bırakıp "Hadi siktir git" dedi ve arabanın etrafından dolaşıp şoför koltuğuna oturdu.Şaşkınca ona bakarken içerden bana göz kırptığında gözlerimi devirdim ve "Ayı tam ayı" diye söylenerek arabaya bindim.Kollarımı göğüsümde birleştirip "Sen benim sınavım falansın herhalde.Allah sabrımı sınıyor başka açıklaması olamaz" dediğimde sırttı ve "Yakışıklı bir sınav" dediğinde "Egoist bir sınav" dedim "Yakışıklı egoist bir sınav" diye düzelttiğinde gülümsedim.
Yüksek bir binanın yanına park ettiğimizde etrafa bakındım.Işıl ışıl bir sokaktı ve etrafta sadece gökdelenler vardı.Arabadan indiğimizde etrafa şöyle bir bakındım.Bu binaların yanında karıncadan farkım yoktu.Geçen arabaların çoğu lüks ve pahalıydı.Arda yanıma gelip kolunu attı ve "Sen arabaların içine düşmeden gidelim hadi" dediğinde güldüm ve "Burda ne yapacağız?" diye sordum "Çok soru soruyorsun" dediğinde gözlerimi devirdim.
Binanın içine doğru yürüdüğümüzde bizi kapıda duran iki mini etekli kadın karşıladı "Hoşgeldiniz Arda Bey" dediklerinde kaşlarımı çatıp kadınlara baktım.Arda kolunu omuzumdan çektiğinde bu sefer çatık kaşlarımı ona çevirdim."İstediklerinizi hazırlattık" dediklerinde Arda başıyla onayladı.Elimden tuttuğunda çatık kaşlarım gülümsemeye döndü.Bir asansöre geldiğimizde "Burası neresi?Bu kadınlar seni nerden tanıyor?Etekleride çok kısa değil mi ya?" dediğimde güldü ve "Lan bir sus" dediğinde gözlerimi devirdim ve dudaklarımı büzüp "Tamam be" diye çirkefleştim.
Asansör geldiğinde asansörün bizim evden daha şık ve gösterişli olduğunu fark ettim.Asansöre bindiğimizde 42 yani son katın tuşuna bastı.O kadar katı kaç dakikada çıkardık acaba?Telefonum çaldığında cebimden telefonumu çıkarttım ve kulağıma götürdüm."İrem nerdesin kızım sen?" dedi annem sinirli sesiyle.Asansörde neden telefon çekiyordu ki?Göz ucuyla Arda'ya baktım ve "Şey anne Arda'nın evindeki görevli abla bugün izinliymiş Arda'da aç kalmış şey olmasın yani aç kalmasın diye dedi birlikte yiyelim.Bende dedim yok ama çok ısrar etti kıramadım" dediğimde Arda gülmeye başladığında karnını cimcikledim ve işaret parmağımı dudağıma bastırıp susmasını işaret ettim.Annem imalı bir sesle "He Ardaylasın yani" dedi ve ekledi "İyi aranız düzeldi yani.Gelince bana her şeyi anl-" dediğinde "Aaa anne asansöre biniyorum telefon kesilicek.Kapattım!" dedim ve telefonu kapatıp cebime koydum.Arda'ya sinirli bakışlarımı yolladım.
Asansör sonunda durduğunda siyah ve loş ışıklı bir koridora geldik.Arda asansörden indiğinde hemen bende peşine takıldım.Koridorun sonunda 2 kapının önüne geldiğimizde yine kısa etekli bir kadın bir odanın kapısını açıp."Buyrun İrem Hanım" dediğinde anlamazca Arda'ya baktım.Ne oluyordu?Arda'a başıyla gitmemi işaret ettiğinde "Ne oluyor?" diye fısıldadım."Siktir git hadi" diyr geri fısıldadığında gözlerimi devirdim ve kapının peşinden odaya girdim.
Oda o kadar ışıklıydı ki o siyah koridordan sonra ışıklar gözümü almıştı.Burası bir otel odası gibiydi ama böylr otel odasının kral dairesi gibi bir yerdi.Odanın ortasında kocaman bir çift kişilik yatak,kocaman bir gardırop ve bir kapı daha vardı anladığım kadarıyla o da tuvalete gidiyordu.İçerde iki kadın daha vardı.İkiside makyaj masasının önünde bekliyordu.Makyaj masasının üstünde yığılmış makyaj malzemeleri ve maşa,düzleştirici,fön makinası gibi saç aletleri vardı.Ne oluyordu?"Neler oluyor?" diye sorduğumda birlikte odaya girdiğim kadın beni yatağa doğru götürdü ve yatağın üstündeki elbiseyi elime tutuşturup."Bunu giyin lütfen" dediğinde "Neden?" diye sordum sadece gülümsemekle yetindiğinde tuvalete gidip elbiseyi giydim.(Multide)
Hazırlıklarımı tamamladığımızda odadaki boy aynadında şöyle bir kendime baktım.Güzel gözüküyordum.Doğal bir makyaj yapmış,saçıma hafif bir dalga vermiştik.Pembeyi pek sevmesemde elbiselerde falan üzerime yakıştığını düşünüyordum.Gülümsedim.Birlikte odaya girdiğim kadın gülümsedi ve "Çok güzel oldunuz" dediğinde "Teşekkür ederim" diyip gülümsedim."Hadi Arda Beyi bekletmeyelim" dediğinde başımla onayladım ve onunla birlikte odanın çıkışına doğru yürüdük.
Kapıyı açtığımızda Arda duvara yaslanmış beni bekliyordu."Lan sanki kraliyet balosuna hazırlanıyorsun" diye söylenirken gözleri beni buldu.Şöyle bir baştan aşağı süzdü.O da üstünü değiştirmişti renklerinden kurtulup yine siyah bir tişört ve siyah bir kot giymişti ve üstünden çıkartmadığı deri ceketini.Hala bana bakıyordu anladığım kadarıyla beğenmişti gülümsedim.O da yutkundu ve "Elbise nerde?" diye sordu diğer kadına."Elbise giysin dedimde yani bu kadar açık mı olsun dedim" diye söylendiğinde gözlerimi devirdim.Ayı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNBOZAN #Wattys2021 (Tamamlandı)
Romance"Ben istediğin beyaz atlı prens olamam ama arabası olan bir ayı olabilirim" -- İrem en yakın arkadaşlarından birinin ona ve çocukluk arkadaşı Bahar'a attığı iftira yüzünden zorluklarla girdiği okulundan atılır ve okulunu değiştirmek zorunda kalır.Ye...