~61~

328 25 2
                                    

Saate baktığımda saat 1.40'a gelmek üzereydi.Bu saatte taksi nerden bulucaktım.Ev ara sokaklardan birinde olduğu için burdan taksi geçiceğini hiç düşünmüyordum.Taksi numarasıda yoktu.Sanırım tek bir seçeneğim vardı.Çaresiz bir şekilde alt dudağımı ısırdım.Arda bu saatte en fazla 1 saat önce tanıştığım birinin kapısını çaldığımı duysa beni öldürürdü herhalde.Hatta çalmamam için ordan buraya gelip beni hastaneye bırabilirdi.Gelmesini isterdim ama zahmet etmesini istemiyordum.Yanımda olmasını her şeyden çok isterdim.Ona sarılmayı,o muhteşem kokusuyls ciğerlerimi doldurmayı.Dudaklarımızın birbirine karışmasını.Düşüncelerime gülümsedim.Acaba şu an ne yapıyordu?

Saat daha geç olamadan hastaneye gidebilmek için düşüncelerimi kafamdan attım ve apartmana girdim.Duman'ın 'benim evim' diye gösterdiği evin kapısına geldim.Açıkçası çekiniyordum kapıyı çalmaya hemde fazlasıyla.Dudağımı ısırıp kapıyı tıklattım.Bir süre sonra duyulan ayak sesiyle derin bir nefes aldım.Kapıyı açtığında kolunu kapıya yasladı ve gülümsedi."Şey bu saatte rahatsız ediyorum biliyorum özür dilerim ama bana taksi numarasını vermen mümkün mü?" diye sorduğumda gülümsedi ve "Önemli değil uyumuyordum zaten" dedi ve devam etti "Bu saatte tek başına taksiyle gitme.Ben bırakırım" dediğinde hemen kafamı sallayıp "Yok yok gerek yok.Sen bana numarayı versen yeter" dediğimde kolundaki saate baktı ve "Saat 1.45 İrem hem buralarıda bilmiyorsun başına bir şey falan gelir" dedi.Aslında bunu hiç istemiyordum ve oldukça tedirgindim ama Arda olsa o da bu saatte tek gitmemi istemezdi.Değil mi?İstemeye istemeye kabul ettiğimde üstüne bir ceket alıp ayakkabılarını giydi.

Birlikte arabaya bindiğimizde radyoyu açtı.Oldukça hareketli bir müzik çaldığında aklıma Ardayla dinlediğimiz şarkılar gelmişti.Arda'yı özlemiştim.Hemde çok.Her an yanımda olmasına o kadar alışmıştım ki.Bir gün bile yanımda olmayınca onu arıyordum.Kalbim adını aklımdan geçirdiğimde bile hızlanıyordu.Kendimi ona o kadar kaptırmıştım ki.Sanki hep hayatımdaymış gibi hissediyorum ve ondan önceki hayatımı pek hatırlamıyordun.Yani Arda olmadan neler yaptığımı hatırlayamıyordum.Arda'yı sevmeden ne yaptığımı bilmiyordum.Kendi kendime sırttığımda Duman'ın bakışlarını üzerimde hissettim.Güldü ve "Bu sırtışı tanırım" dedi.Bakışlarımı ona çevirdiğimde devam etti "Sevgilin mi yoksa platonik mi?" diye sorduğunda şaşkınca ve telaşla "Ne?" dedim.Güldü ve "Sırtmanı sağlayan kişi" dedi ve sonra bana bakıp göz kırparak "Zafer Amcaya söylemem merak etme" dediğinde güldüm."Sevgilim" diye mırıldandığımda "Şanslıymış" dedi kaşlarımı çatıp şaşkınca ona baktığımda telaşla "Yani çok kafa kızsın yanlış anlama" dediğinde kaşlarımı yumuşatıp gülümsedim ve "Yok canım yanlış anlamadım" dediğimde o da gülümsedi.Yolda bir süre daha sohbet etmiştik.Aslen Trabzonlu olduğunu ama Trabzona sadece bir kere gittiğini Eskişehirden önce Tekirdağ'da yaşadığından bahsetmişti.Bende kısaca ona Arda'dan bahsetmiştim.

Hastaneye geldiğimizde birlikte yoğun bakımın önüne gittik.Efe koltuğun üzerinde uyuyordu.Gülümsedim.Nil bizi gördüğünde ayaklandı.Sırtımdaki çantayı ona uzattığımda teşekkür edip çantayı aldı.Duman'a dönüp "Çok teşekkür ederim zahmet oldu sanada" dediğimde gülümsedi "Ne zahmeti zaten uyumuyordum" dedi gülümseyerek.

Duman bir süre daha durup evine gitmişti.Bende bütün geceyi koltukta geçirmiştim.Hatta bir ara uyuyakalmıştım ve kalktığımda her yerim tutulmuştu.Sabah Nil bizi kahvatı yapmaya hastanenin yakınlarındaki bir kafeye getirmişti.Efeyle birlikte sohbet ederlerken bende onlara fark ettirmeden gözümü devirerek ya da bana soru sorduklarında kısa cevaplar vererek geçirmiştim.Efe'nin niye bu kadar iyi davrandığınıda anlamıyordum zaten.Ne olursa olsun o kadın bizim ailemizi yıkmıştı.

Hastaneye döndüğümüzde bir kaç saati daha koltukta geçirdikten sonra Arda'yı aramaya karar verdim.Oturduğum koltuktan kalkıp Nillerden biraz uzaklaştım ve bir duvara yaslanıp Arda'nın numarasını çevirdim.Bir kaç çalıştan sonra "Güzelim" diyen uykulu sesini duyduğumda kalbimin atışı hızlanmıştı bile."Günaydın ayı" dediğimde "Bir şey olmadı iyisin değil mi?" dediğinde gülümsedim.Bu düşünceli hallerinide ayı halleri kadar seviyordum."İyiyim" dediğimde keyifli sesiyle "Hmm..Yoksa beni mi özledin?" dedi."Şımarmaya başladın" dediğimde gülüş sesini duydum.Şu an güldüğünü görebilmeyi o kadar çok isterdim ki.Çaktırmadan gülerken onu izlemeyi,gülerken kısılan o derin kahverengi gözlerine bakmayı."Utanmana gerek yok.Benimde böyle yakışıklı,tatlı romantik bir sevgilim olsa bende özl-" dediğinde gülüşümle sözünü kestim ve kahkahalarım arasından "Romantik?" diye sordum."Tabi lan" dediğinde "Yanlış hatırlamıyorsam en son beni bir mağazanın ortasında tek bırakıp gitmiştin" dediğimde "Orda teknik bir arıza çıkmıştı" dedi.Sırttım.Bana seslenen Nil'e kaşlarımı çatıp baktım ve "Seni sonra arayacağım Arda" diyip cevabını beklemeden telefonu kapattım.

Nillerin yanına gittiğimde ani bir hareketle bana sarıldı.Şaşkınlığımı attığımda pek istemesemde kollarımı ona doladım."Uyandırıcaklar!Durumu iyiymiş" dedi heycanla.Zaten Ardayla konuştuğun için hızlı atan kalbim şimdi dahada hızlanmıştı.Kollarımı Nil'e dahada sıkı doladım ve "Gerçekten mi?" dedim heycanla.Başını aşağı yukarı salladığında gülümsedim.Gözlerim dolmuştu.Bu sefer üzgün olduğum için ağlamıyordum.İlk defa mutlu olduğum için ağlıyordum.Babam iyiydi.Geri çekildiğimizde Nil'e ilk defa dolu gözlerimle gülümsedim.O da bana geri gülümsedi.

Bir kaç saat sonra nihayetinde babamı odaya çıkartmışlardı.Verdikleri ilacın etkisinin geçip uyanmasını bekliyorduk.Koridor sandalyelerindense odadaki sandalyeler daha rahattı.Babam parmaklarını hafif kıpırdattığında heycanla oturduğum koltuktan ayağa kalktım ve yanına gittim.Babam gözünü hafifçe araladığında gözleri benimle buluştu.Gözlerim yine dolmaya başlamıştı.İçimden yükselenimin balık burcu olmasına küfürler ettim.Yatağın ucuna oturup elini tuttum.Kurumuş dudakları aralandığında "İrem..." dedi zar zor "Özür diler-" diycekti ki "Şhh" diyerek sözünü kestim ve gözümdeki yaşın sıcaklığını yanağımda hissettiğimde "Önemli değil.Geçti onlar sen iyi ol yeter" dediğimde diğer elini zorlukla elinin üstüne koyduğum elimin üstüne koydu.Gülümsedim.Bu sırada odaya kahve almaya gitmiş Nil ve Efede geldiğinde Nil heycanla kahvesini sehapaya bırakıp yanımıza geldi."Hayatım..." dediğimde içimde küçük bir kıskançlık hissettim ama babama çaktırmamak için gülümsedim.

Hemşire gelip babamı kontrol etti ve odadan çıktı.Nil babama "Korkuttun bizi" dediğinde "He valla" diye atladı Efe.Onlarda aralarında geçen tartışmadan sonra normal devam ettiği için mutluydum.Zaten insan babasıyla ne kadar küs kalabilirdi ki.Öfkeli,sinirli ve kırgın olabilirdim ama küsüp ondan nefret edemezdim.Kırgınlığım ve kızgınlığımda bizi babamız varken babasız bırakmasıydı.Belkide aşık mı olmuştur diye düşündüm.Ben aşık olsaydım çocuklarımı bırakıp gider miydim?Büyük konuşmak istemem ama yapmazdım,yapamazdım sanırım.Düşüncelerimden babamın "Okul nasıl İrem?" diye sormasıyla ayrıldım.Aşık olduğum için hiçbir dersi dinlemedim."İyi" dediğimde gülümsedi."İyi iyi bu yaşlarda erkekler falan dikkat dağıtır.Aman kızım dikkat et" dedi sesinde biraz ima var gibiydi.Sanırım Arda'dan şüphelenmişti.Kendi kendime sırttım."Yok babacığım hiç merak etme sen.İşim olmaz benim" dediğimde içtiği kahve Efe'nin boğazında kaldı ve öksürmeye başladı.Gerizekalı.Ayağa kalkıp sırtına yumruklarımı geçirirken "Helal Helal" dedim sertçe.Öksürükleri bittiğinde yutkundu ve "Tamam lan tamam vurma" dediğinde yapmacık bir şekilde gülümseyip yerime oturdum.

2 Gün Sonra

Babam dün taburcu edilmişti ve hastaneden çıkıp evlerine gelmiştik.Babam çok ısrar etti diye dün akşam burda kalmıştık ama bu akşam dönücektik.Babam bu gecede kalmamız için çok ısrar etmişti ama Efe yarın teslim etmesi gereken bir projesi olduğunu söylediği için razı olmuştu gitmemize.Aslında erken dönme planı hoşuma gitmişti.Ardalar daha 3-4 gün burda olduğucağımı düğündüğü için Arda'ya süpriz yapmak için mükemmel bir fırsat olurdu.Gülümsedim ve oturduğum koltuktan kalkıp bize kalmamız için verdikleri odaya gidip cebimdeki telefonu çıkartıp.Son aramalardaki 'Maymun' yazısına tıkladım.Bir kaç çalıştan sonra "Ne var lan?" diyen sesi duyduğumda kalbim hızlanmıştı bile."Ne var ne ayı!" diye tısladığında "Ne var lan güzelim?" dediğinde güldüm.

OYUNBOZAN #Wattys2021 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin