Sahip Çıkmak

5.2K 395 24
                                    

Yağmur daha da hızlandığından ve bende kaybolmuş bir köpek gibi evini aradığımdan ıslanmıştım ama umursamadan kapıyı çaldım.  Birkaç dakika sonra kapı açıldı. Siyah t-shirtü üstüne yapışmış ve ağzında da bir sigarayla duran Rüzgar beni görünce bir hayli şaşırmıştı.

-          Papatya.

Cidden mi? Hala mı papatya? Bu lakap konusunda ısrarcıydı ve ben aksini istedikce bu saçma sözcüğe daha da çok bağlanıyordu. Ve artık o kadar da rahatsız etmemeye başlamıştı. Gülümseyerk sordum.

-          İçeri gelebilir miyim?

-          Tabi gel.. sırılsıklam olmuşsun.

İçeriye geçp çantamı bir kenara attım ve peşinden yukarıdaki oturma odasına çıktım. Koltuğun en ucuna oturup güzelim koltuğuda sırılsıklam etmemeye çalışırken ona ne diyeceğimi hiç düşünmemiştim.

Odadan çıkıp bir beş dakika gelmedi. Geri geldiğinde elinde bir fincan çay vardı. Bana verip gülümserken çaprazıma oturdu.

-          Anlat.

-          Neyi?

-          Gecenin bir yarısında ıslak bir köpek gibi görünmene rağmen neden evime geldiğini?

-          Biraz..

-          Karışık mı?

Başımı sallayıp çayın içimi ısıtmasına izin verdim. Elmalı tarçınlı çay.. rüzgarın bunu içmediği kesindi. Bir sigara yakarken gülümsedi.

-          Anlayabileceğimden eminim.

-          Sana bahsettiğim sınav varya.. cumartesi yapılacak olan.

-          Evet.

-          O bir öğrenci değişim programının sınavı.

-          9. Sınıfta katıldığın mı?

-          Evet. ve kazanırsam son sınıfı orda okuyup direk sınavlara gireceğim ve üniversiteyide orda okuyacağım.. bu fırsatı kaçırmak istemiyorum. Başvurumu yaptım. Sınava girip şansımı deneyeceğim.

-          Ne yani olursa yurtdışına mı gideceksin?

-          Evet.. bu çok iyi bir fırsat.

-          Peki ne oldu?

Saçlarımı sıkıca bir topuz yapıp saçlarımdan damlayan suları zaten ıslak olan koluma sildim.

-          Annemler katıldığımı öğrenmiş. Baya kızdılar. Ama ikinci sınava kadar 18 yaşıma girmiş olacağım için izinlerine gerek kalmayacak. Sadece şimdi cumartesi sınava girmem lazım.

Hiçbir şey demeden sadece bana baktı. Ona muhtaç olduğumu anlamasını istemezdim ama çoktan anlamış gibi bir hali vardı.

-          Burda kalabilir miyim?

-          Kalabileceğini biliyorsun.

-          Teşekkür ederim.

Oturduğu yerden kalkıp içeriye gitti ve elinde kıyafetlerle geldi.

-          Bu sefer ikiletmeden al ve giy şunları.

Dediğini yapıp kıyafetleri aldım. Çıkıp kapıyı kapattı. Sweat-shirtü yine onun gibi kokuyordu. Buna alışabilirdim. Onun üstlerini giymeye. Fakat aynı şeyi altları için söyleyemeyeceğim. Verdiği eşofman baya bol olmuştu bu yüzden sıkıca bağladım.

ZakkumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin