Çünkü onu gördüğümde içimi kaplayan sıcaklığı hatta cevap veremediğim ve aklımdan atamadığım soruları bile seviyordum.
Yumurtayı tabağa koyarken bana bakınca kollarımdaki gücün çekildiğini hissettim. Neyseki elini tabağın altına koyup düşürmemi engelledi. Poyraz uzanıp elimdeki tabağı alırken güldü.
- Sen kahvaltımı dökmeden gitsem iyi olacak. Teşekkürler.
Poyraz , Rüzgara gülümseyerek el sallarken Rüzgar ellerini sildiği havluyu bir omzuna astı ve aynı şekilde Poyraza karşılık verdi. Tekrar bana dönerken kendimi gerçekten çok savunmasız ve ne diyeceğini bilmez hissediyordum.
- Kardeşin gerçekten çok kibar. Ve tatlı.
Hafifce gülümseyerek karşılık verdim. Hazal.. bir şey söylesene. Dilini mi yuttun? Ağzımı açtığım sırada omzundaki havluyla yeniden ellerini silerken konuştu.
- Şimdi sana gelelim.
- Bana mı?
- Takip etmemek konusunda anlaştığımızı sanıyordum.
- Ben. Seni. Takip. Etmiyorum.
Kaşlarını kaldırarak gülümseyince açıklama yapma gereği duydum.
- Burası Poyraz’ın en sevdiği yer. Babamda kahvaltı için buraya getirdi.
Pişirmekte olduğu yumurtalardan gözlerini kaldırıp masaya baktı. Babama bakışlarını takip ettim ve tepkisini merak ettim. Suratında ne bir gerilme ya da başka bir şey olmadı.
- Annen nerde?
Elinin köründe demek istesemde insanlara ters cevaplar verme huyumdan vazgeçmeye çalışıyordum. Kollarımı birbirine dolayıp konuştum.
- Annem ve babam ayrı. Biz haftasonları genelde babamla oluruz.
- O zaman sanırım her haftasonu buraya geleceksiniz.
- Aksine artık yeni yerler aramaya başlasam iyi olacak.
- Harika.. böylece beni takip ettiğin yerlerin sayısından bir eksiltiriz.
- Seni takip falan etmiyorum. Burda çalıştığını bile bilmiyordum ki!
Bana doğru eğildiği sırada bir adım geri atmaya ihtiyacım olduğunu hissettim. Neyseki önündeki ocak daha fazla yaklaşmasını engelliyordu. Gülümseyerek konuştu.
- Ne yani bilsen gelmeyecek miydin?
Yalan olduğunu bile bile suratıma en normal ifademi yerleştirip konuştum.
- Gelmeyecektim.
- Yalancı.
- Yalan söylemiyorum.
- Bence söylüyorsun.
- Neden?
- Çünkü göz kırpıyorsun.
- Bunun doğal bir refleks olacağı aklına gelmiyor mu?
- İnsan ve psikoloji üzerine çok kitap okudum. Bedenin söylediğin cümleyi reddedercesine göz kırpıyor.
İnsın vi psikiliji izirine kitip ıkıdım. Bok. Bu kadar bilgili ve ukala olması gerekmiyordu. Bir insan hem zeki hem de yakışıklı olunca işler tuhaf gelmeye başlıyordu. Ayrıca söylediği şeye verebilecek bir cevabım yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zakkum
Teen Fiction- Sana neden zakkum diyorlar? Yamuk sırıtışı beni kendi dünyasının dışına iterken '' fazla safsın'' der gibi haykırıyordu. - Biraz düşün belki anlarsın papatya. Gözlerimi devirip bana taktığı ve duyduğum en anlamsız lakabı inkar eder gibi...