1/1 | üniversitede kıskançlık ile mücadele kurumu: özgen.

1.3K 118 29
                                    


Çağın'ın doğum gününe girdiği gece ve günün tamamı, Özgen için tam bir kaostu.

Öğrendiği en önemli şey, zaten duygusal olan bir Çağın'ı daha da duygusallaştırmaması gerektiğiydi. Sabah kalktığında yaptığı tüm o sporlara rağmen vücudu o kadar ağrıyordu ki, gün boyu yataktan kendi isteği ile sadece bir kez kalkmıştı ki o da kişisel ihtiyaçları yüzündendi. Onun dışında, Çağın'ın da evde olması fırsatını kullanarak ona hizmet edilmesini sağlamıştı. Özgen, Çağın ona her sıkıntıyla baktığında ona iş yığmaktan ve onun hiç reddetmeden her şeyi yapmasından memnundu.

Bu, günün tek artısı sayılabilirdi.

Bunun dışında, Çağın ilk başta kendi resmini oturma odasının en güzel köşesine asmak istemişti ancak bunun çok narsistçe görülebileceğini düşündüğünde sadece onun bir süre daha atölyede kalmasına izin verebilirdi. Yine de Özgen, onun ara sıra atölyeye girip yaptığı resme baktığını biliyordu. Bu kişi ne kadar belli etmese de, içten içe Özgen kadar narsist sayılabilirdi -Özgen buna emindi.

Ancak Çağın'ın içten içe narsist olduğu ve Özgen'in yatakta kalması gerektiği günler çok uzun sürmedi. Üniversite son hızla tekrar başladığında, Özgen ve Çağın tamamen meşgul olmaya başladı ve Çağın kafasını kaldırıp etrafa bakacak zamanı bile zor oldu. Özgen, hiç değilse Çağın'a kıyasla daha boştu ve Jay'in ayarladığı küçük çaplı buluşmalara katılma zamanına sahipti. Sırf bir gece arkadaşlarıyla bara gitti diye hayatsız gibi derslere gömülmüş olan Çağın'dan birkaç gün trip bile yemişti.

"Sevgilin kim ki zaten?" Çağın, Özgen'in alkol koktuğunu fark ederek yüzünü buruşturdu. Özgen'den uzaklaştı. "Sen anca arkadaşlarınla dolaş."

Özgen dışında Çağın'ın kalbini kazanmak için tam olarak neler yaptığını sadece Tanrı bilirdi, o da büyük ihtimalle kendilerine gülerek baktığı için Özgen o günler içinde sadece çaresizdi. Çağın'ın aylar geçtikçe duygularını daha çok belli etmesi ve içindeki çocuğu ortaya çıkarması Özgen'in hoşuna gitse de, bu tür durumlarda sadece onun ne yapacağını bilmez bir şekilde kalmasına neden oluyordu.

Neyse ki sonunda benimle konuşmaya başladı... Özgen düşündü, iç çekerken elini çenesine yaslayarak pencereden dışarı baktı. Buradan üniversitenin bahçesinin bir kısmı açıkça görülebiliyordu.

"Bugün bir şeyler mi yapsak?" Jay sessizce sordu, Özgen'in dışarı baktığını gördüğünde o da başını merakla Özgen'e yaklaştırıp dışarı baktı. Belli belirsiz siluetli insanların bahçede oturur, konuşur veya yürürkenki hâllerini inceledi. "Geçenlerde çok güzel bir bar buldum, sanırım gece olduktan sonra gay bar'a dönüşüyormuş. Ne dersin Özgen, gay olan başka insanları tanımak ister misin?"

"...bu ne saçma bir soru." Özgen yüzünü buruşturdu, eliyle Jay'in yüzünü uzağa iterken homurdandı. "Sanki ikinci bir sevgili arıyormuşum gibi konuşuyorsun."

"Ama bu önemli!" Jay sessizce bağırdı. Özgen'in omzunu ciddiyetle kavradı. "Erkek arkadaşını tam şu anda kıskandırman gerekiyor, yoksa dedikodulardaki gibi gerçekten de seni bırakıp o kıza gidebilir!"

Özgen: "..."

Bir an ne olduğunu anlayamadı, bu yüzden başını çevirip Jay'e baktı. Hafifçe tebessüm etti.

"Ne?" Diye sordu, sakince. "Ne demek istiyorsun?"

"Ah? Forumda yazılanları görmedin mi?" Jay şaşkınlıkla sordu, anında cebinden telefonunu çıkarırken ikisinin arasında sakladı, profesörün görmesini engelledi. "Bugünlerde erkek arkadaşın kızların gözdesi. Geçen gün birisi ona aşk itirafı bile yapmış ama o reddetmiş! Şimdi ise Sosyoloji bölümünün en güzel kızı seçilen Katherina Çağın'ın peşinde, kızlar tamamen çıldırmış durumda! Katherina, Çağın'ın yanına gittiği ve reddedilmediği gibi göründüğü için onun eşcinsel olmadığını ve seninle sadece arkadaş olduklarını iddia edenler bile var. Sonuçta, siz asla herkesin önünde öpüşmediniz ve sadece birbirinize yakın davrandınız. Bu zamanlarda çoğu insan böyle, bu yüzden zaman geçtikçe ve sizden ileri bir adım gelmedikçe bu görüş daha da yaygınlaştı."

başyapıt ≡ bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin