6

7.9K 633 330
                                    

Arkasındaki kızlar şaşkınlıkla Özgen'e bakarken, birisi öndeki kız ağzını açmadan konuştu. "O Helin, bizim okul çiçeğimiz."

Özgen, arkasındaki kızın kolunu çimdikleyen kaşları çatılmış öndeki kıza tekrar bakarken anladığını belirterek başını salladı. "Ah, anlıyorum. Burada sen oturuyorsun, değil mi?"

Sıradan kalktı ve üstünü düzelterek Çağın'a döndü. "Sınıf arkadaşı, ben şimdi gidiyorum ancak okul çıkışı tekrar gelirim." Duraksayarak bir süre Çağın'ın ifadesiz yüzüne baktı. "Yine aynı otobüse bineceksin, değil mi?"

Çağın, başını testten kaldırıp Özgen'e bakarken bir an diyeceklerini düşündü, ancak daha sonra direkt aklındakini söylemeye karar verdi.

"Derslere girmeyecek misin?"

"Boşa zaman geçiriyorum." Diyerek elini salladı Çağın. "İnternet kafeye gidip abilerle birkaç oyun oynasam daha keyifli geçer."

"İlk hafta neredeyse hiç gelmedin, devamsızlık hakların bitmiyor mu?"

Çağın, bunu söylediğinde sustu. Okulun ikinci haftasından devamsızlığı bitirebilen bir öğrenci olarak Özgen kesinlikle takdir edilesiydi.

Özgen, Çağın'ın söylediklerine karşı bir şey söylemedi. Sadece "Bekle ve gör." dedi ve arka sıraya koyduğu kot ceketi aldı, omzuna attı ve tek elini kaldırarak sınıftan çıktı. Bu, onun görüşürüz deme şekliydi.

Helin, Özgen gittiğinde sırasına oturdu ve çantasından eşyalarını çıkarırken Çağın'a yandan gülümseyerek baktı.

"O senin tipin değil mi?"

Çağın, Helin'in arkadaşları gidene kadar cevap vermedi. Hepsi ayrılıp önü boşaldığında, bakışlarını test kitabına çevirdi ve derin bir nefes aldı.

"Evet, benim tipim."

"Peki kişiliği nasıl, tatlı mı yoksa asi mi? Söylentilerdeki gibi kabadayı falan mı yoksa?"

Helin, heyecanla yanına dönerken art arda sessizce sorular sordu. Mavi gözleri parıldayarak Çağın'a bakıyordu ve söylentilerdeki gibi Çağın'dan hoşlandığı söylenemezdi. Daha çok kardeşine bakan bir abla edasıydı onunki.

Çağın, bir süre Özgen'in davranışlarını düşündü ve istemeden gülümsedi. "O sevimli."

"Siktir." Helin eliyle ağzını kapatırken Çağın'a yaklaştı. "Sen bayağı sevmişsin okul zorbasını."

Helin, Çağın yanıt vermeden konuşmaya devam etti.

"Bak, çok fazla kitap okudum ve hepsinde biri diğerinin düz olduğunu düşündüğü için hep boka battılar. Bu yüzden sen sakın bekleyip salak salak hareketler sergileme. Erkek veya kızlarla da pek yakın olma yoksa ilk başta bir sevgilin olduğunu falan düşünürse kendisine eziyet eder. Zamanı geldiğinde kıskandırmak için yakınlaşman lazım, daha sonrası öpüşme vesaire oluyor zaten. Demek istediğim, onu sevdiğinden emin olduğunda sakın bırakma ve duygularını itiraf et."

Helin diyecekleri hakkında düşündü ve ister istemez ekledi. "Ve yakınlaştığınızda ne olur ne olmaz diye yanına kondom almayı unutma."

Çağın, Helin'in söylediklerine karşı dudaklarını birbirine bastırdı ve bir süre konuşmadı. Daha sonra, kısık bir sesle cevap verdi. "Bunları oldukça iyi biliyorsun."

Helin ciddiyetle yanıt verdi. "Senden daha fazla tecrübem olduğunu bile iddia edebilirim. Karşında smut kraliçesi duruyor ve deneyimlerime göre ortam uygun olduğunda nerede olduğunuz fark etmeksizin seks yapma potansiyeliniz %99."

başyapıt ≡ bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin