Patavatsız bir biçimde gördüğüm her bitki ve ağacı yemeye başladım. Her birisi ateş elementiyle doluydu. Lavların yanında ve lavların ışığında büyümüş bitki ve ağaçlar. Böyle bir yer bulduğum için çok şanslıyım.
Sonucunda rakibim bir ejderha olacak. Alabileceğim her silaha ihtiyacım var. Çoğu kişi ejderhaları yılanların üst türü olarak görüyor. Aynı aileden olduğumuz doğru ama üst tür muhabbeti yanlış. Antik ejderhaları tek hamlede yutan çook güçlü yılanlar hafızamda kayıtlı.
Elbette çook güçlü ejderhalarda var ama ikisi de çok nadir. Beni örnek gösterecek olursak bir kırma olduğum için üst türden gelen özellikleri tam olarak alamamışım.
Eğer tahminim doğruysa üst türlerimden tek avantajım midem. Boyutsal mide yardımıyla normalde sadece her şeyi yiyip enerjiye dönüştürürsün. Benim o yeteneğim bir evrim geçirmiş olmalı hafızama göre yediğinin yeteneklerini alma olayı boyutsal midede olamaması gereken bir özellik.
Aslında bunu önceden fark edememiştim. Acaba yinemi zeka seviyem arttı. Zekada ufak bir değişim bile çok önemli o özelliğimi daha hızlı arttırmanın bir yolu olsa keşke.
Bu sırada elbette yemeyi bırakmadım. Ama söylemeliyim ki oda dev boyutlarda.
Bir saniye burasının duvarları fazlasıyla dairesel. Doğal bir yapı bu kadar düzgün olamaz. Tavan bir kürenin içten görünüşü gibi. Buzda olduğum zamanlardaki küre bile bu kadar düzgün değildi.
Burası kesinlikle özel bir biçimde ayarlanmış. Şu ana kadar fark edilmememe bakılırsa bir kaç ihtimal var. Her neyse önce her şeyi yemeliyim, kalanını sonra düşünürüz.
Tam ortada bir lav gölü var. Onun çevresinde dairesel olarak dönerek Tüm bitkileri kökleri bile kalmayacak şekilde yedim. İsrafa gerek yok sonucunda.
Lav gölünü, gelen lav nehri besliyor. Ama bir gideri yok bu göl neden taşmıyor acaba.
Acaba altında bir delik falan mı var. Aşağıda bunun gibi bir oda varsa çok iyi olur. Onca yediğimden sonra acaba doluluğum kaç oldu.
---------------------------------------
Doluluk: %24
-------------------------------------
Yinemi büyüdü bu midem. ileride bunu doldurmak çok zor olacak. Umarım büyüme dönemine ait bir tüketim hızım vardır.
Her neyse konuya odaklanalım. Aşağıda bir delik var mı? Öğrenmek için ne yapabilirim. Lavı yesem sorun hallolur her halde. Bir ihtimal savunamam lava karşı savunacak kadar yüksek olabilir ama içimden denemek gelmiyor.
Burayı besleyen lav nehrini içmeye başlasam. Law bir yere gittiğine göre azalır herhalde.
Nehrin yanına geldim. Bu sefer farklı bir şey denemek istiyorum yemek yerken canımın yanması sinirimi bozmaya başladı.
Toprak kaplama.
Bu sefer sadece vücudumu kaplamadım, ağzımı da toprakla kapladım. Tat ve ısı algım alt üst oldu. Bunu gerçek bir çatışmada kullanmak gerçekten iyi olur mu? Tam yemeden önce ağzımı kaplamam yeterli olur. En azından öyle umuyorum. Bunu gerçek bir çatışmada denemeliyim. Ancak o zaman nasıl çalıştığını öğrenebilirim.
Nehrin yanına geldim ve yaklaştım. Boyutsal mide.
Hüpp..
Lavın yünü değişti ve ağzıma doğru akmaya başladı. Elbette hepsi bana doğru bir anda yönelmedi. Bu sebeple bir yandan içerken, bir yandan nehrin ortasına doğru yöneldim. En ortaya geldiğimde tüm lavı yiyebiliyor duruma geldim.
Bu sayede hem ateş elementine yatkınlığım gelişecek, hemde doyacağım. En iyi yanı ise göldeki lavın nereye gittiğini öğrenebileceğim.
...
Otuz dakika kadar geçti. Sonradan hatamı anladım. Arkam lav gölüne dönükken nasıl boşalıp boşalmadığını anlayabilirim ki. Acaba gölün ne kadarı dolu kaldı. Ahh sinir oldum en iyisi biraz daha devam edip arkamı dönmek.
Katırt...
Gouğğğğ...
Acıdı lanet olsun kuyruğum acıdı. Hızla lav nehrinin önünden çekilip kenara çekildim. Kuyruğum zar zor beni takip etti galiba bir bölümünü kaybettim.
Arkamı dönüp baktığımda onu gördüm. Bir ejderha. Doğru ya bunca çaba bir şey için olmalı. Bir ejderha yuvası. Bunca süre uyuyor muydu? Eğer öyleyse tüm bitkilerini yediğim için baya kızgın olmalı.
Guooooooo...
Guoğğğğ...
Normalde kaçardım ama beni ısırdın lanet olasıcaaaaa.
Dikkatlice bakıyorum da bu ejderha Önceki gördüğüm demir ejderhanın yarısı kadar. Ayrıca bir ateş ejderhası. Sanırım bir yavru. hatırlıyor musunuz? Yetişkin halimin yetişkin bir ateş ejderhasına eşit olması gerektiğini söylemiştim. Acaba yavruyken durumlar nasıl.
Kuyruğuma gelince gerçekten büyük bir ısırık izi var. Ama yinede koparamamış. Biraz sallanıyor olsa da yerinde. On metre uzunluğa ve beş metre kadar bir genişliğe sahip. Sanırım yakında yavruluk durumu bitecek.
Kuyruğumu kendi çevreme toplayıp Ejderhayla karşı karşıya geldim. Eğer bu ufaklığı yiyebilirsem demir ejdere karşı olan şansım artar. Ayrıca ejderhaların birkaç temel yeteneğini kazanma şansım var. Sonucunda aynı aileden geliyoruz. Belki bir ırksal yetenek bile alabilirim.
Bir anda bir açlık hissetmeye başladım. Bu açlık midemden gelmiyordu. Zihnimin içinden dışarıya doğru genişledi. Kafamı ejdercikten daha yükseğe çıkardım. Bu onu rahatsız etmiş gibi duruyor.
Tıssssss...
Bir anda öne doğru atıldım elbette ilk hamleyi onun yapmasını bekleyecek değilim ilk vuran kazanır. Ona doğru atıldığım da arkasını döndü ve kuyruğunu bana doğru yolladı. Hızla havadan yere indim ve atılma kuvvetimi kuyruğuma yönlendirdim.
Bommm...
Ters yönlerden gelen iki kuyruk havada çarpıştı.
Acıdıııı. Kuyruğumun yaralı olduğunu unutum. Her neyse çarpışmadan ben karlı çıktım. Dövüş tecrübesi fazla değil gibi duruyor. Kuyruğuna vurmama rağmen biraz daha kalçasına yakın tarafına vurdum. Çarpışmanın etkisiyle yana doğru döndü. Kuyruğunu savaşlarda daha önce kullanmış olsa bu tarz bir aptallık yapmazdı.
Elbette bu fırsatı kaçırmayıp üstüne atladım. Hızla çevresinde döndüm. İkinci turu yapamadan beni ısırmaya hazırdı. Bana doğru dönüp kuyruğumu ısırmadan önce ona tutunduğum yerden kuvvet alarak bana doğru gelen kafasını boyun kısmından ısırdım.
Çarpmanın etkisi yüzünden beni ısıramadı. Isırdığım yere kendimi sabitledim ve oradan güç alarak çevresinde dönmeye başladım. Ejderhaların sıkıntılı kısımlarından biriside pençeleri. İnsanlar gibi ayrıntılı bir biçimde pençelerini kontrol edebiliyorlar.
Döndüğüm turlar sayesinde ön pençelerini iki tarafından sardım. Önceden ejderhalar için hazırlık yapıp plan düşündüğüm için şanslıyım. Pençelerinin ucu boşta olsa da bana doğru döndüremediği sürece bir tehdit yok. Bunu düşünmeden ona dolanmış olsam pençeleriyle bir parçamı koparabilirdi.
Sonunda ağırlığım sebebiyle ön ayakları çökmek zorunda kaldı. Kuvvetimi kullanarak onu iyice sıktım. Ama hiçbir etki etmiyor. Lanet şeyin dış yüzeyi ve kemikleri kuvvetimle parçalayamayacağım kadar sağlam.
Elbette bunun içinde bir planım var. Aslında yeni oluşmuş bir tane.
Zehir...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yılan (Bilinmeyen mutasyon)
Fantasy''Senin için tohumlanmış bir galaksi, senin için seçilmiş bir gezegen... Git ufak yavru ve zamanı gelince ortaya çıkıp ne olduğunu göster. Diğer ırklar tarafından keşfedilip bir av mı olacaksın; yoksa diğer ırkların hepsini avlayan bir avcı mı?'' ...